İyi Parti Ekonomi Politikaları Başkanı Bilge Yılmaz, "Bu yolda gidilirse Türkiye 1970’lerde yaşamış olduğu, 70 cent’e muhtaç kaldığı durumları yaşamak zorunda kalacak" dedi.
Bilge Yılmaz, Aposto'dan Abdullah Esin ve Emircan Yaman'a değerlendirmelerde bulundu. Yılmaz, Millet İttifakı'nın seçimleri kazanması durumunda ekonomiyle ilgili bakanlıklardan birini alabileceği yönündeki söylentilere ilişkin, "Sonuçta ben Türkiye’de ekonomi yönetiminde başarılı olacağımıza inanıyorum. O anlamda göreve talibim. Ama görevin bana verilip verilmeyeceği benim şahsi kararım değil. Ben ancak kabul ya da reddedebilirim bir görevi. Şu aşamada verilmiş kesin bir karar yok" ifadelerini kullandı.
Türkiye'de makroekonomik istikrarsızlık olduğunu belirten Yılmaz, şu ifadeleri kullandı:
"Bunun dışında da problemleri öteleyen, seçime kadar günü kurtarmaya çalışan bir iktidar inanılmaz bir tahribat yapıyor. İlk önce bizim istikrarı sağlayıp, bu tahribatı durdurup, tersine çevirmemiz lazım. Bu yolda gidilirse Türkiye 1970’lerde yaşamış olduğu, 70 cent’e muhtaç kaldığı durumları yaşamak zorunda kalacak. Çünkü Türkiye, şu an yılda 100 küsur milyar dolarlık bir ticaret açığına gidiyor. Sadece ocak ayında 14 milyar dolarlık ticaret açığı verdik. Turizmle falan kapatılabilecek bir gedik değil bu. Dışarıdan yatırım da gelmiyor ama sizin borç almanız lazım, yatırım almanız lazım. Bunlar da olmayınca siz sadece dışarıya taviz vererek kısa süreli yüzdürülmenize yetecek kadar para topluyorsunuz. Şu an Türkiye’nin yaptığı o. Suudi Arabistan’dan gelen para, Rusya’yla yapılan yan anlaşmaların hepsi o."
Yılmaz, "Onun dışında Türkiye’nin bilime tekrar geri dönmesi lazım hatta cumhuriyet tarihinde yapmadığı şeyleri yapması lazım. Mesela Türkiye dünyanın en bonkör ülkelerinden biri. Hangi konuda? Teşvik verme konusunda. Fakat Türkiye’deki teşvik ve destekler bilinçsizce, hiçbir etki analizi yapılmadan ve ne elde ettik, ne kaybettik araştırılmadan veriliyor" diye konuştu.
Yılmaz, kira fiyatları ve düşük ücretler nedeniyle genç kuşaklar için karamsar bir tablonun ortaya çıktığının hatırlatılması üzerine, şunları söyledi:
"Türkiye’de çok ciddi bir barınma krizi var. Barınma krizinin kısa vadeli çözümleri hemen uygulamaya konulursa anında etkili olur. Ama uzun vadede çok daha iyi olacak. Mesela Türkiye’de çok sayıda boş ev var. Devlet, doğru teşviklerle bu boş evleri insanların oturumuna açabilir. Özellikle yanlış para politikaları nedeniyle insanlar yatırım yapacak yer bulamayınca evlere yöneldiler. Biz evler satılsın, yabancılar alsın diye onlara vatandaşlık vermeye başladık. Bunlar gibi bir sürü yanlış iş var."
Yılmaz, Türkiye'nin asgari ücret cenneti haline geldiğini ve asgari ücretin düşük olduğunu sözlerine ekledi.