Bilgi Üniversitesi'nde 'porno tez' eylemi

Bilgi Üniversitesi'nde 'porno tez' eylemi
T24 - Bilgi Üniversitesi öğrencileri, "porno tez" skandalının ortaya çıkmasının ardından 3 öğretim görevlisinin okuldan atılmasını protesto etti. Üniversitenin Eyüp'teki yerleşkesinde eylem yapan öğrenciler, "Akademik özgürlük" sloganları atarak işlerine son verilen akademisyenlerin geri alınmasını istedi.Eylemden fotoğraflar için tıklayınGörsel İletişim Tasarımı (VCD) bölümünden bir öğrencinin geçtiğimiz bahar döneminde bitirme projesi olarak porno içerikli bir tez sunmasının 1 Ocak’ta basına yansımasının ardından, tez jürisinde yer alan üç öğretim görevlisinin üniversiteyle ilişiği 3 Ocak’ta kesilmiş ve söz konusu bölümün de bulunduğu E1 binasındaki ofis ve stüdyoların kilitleri, 2 Ocak akşamı değiştirilmişti.Habervesaire.com'un haberine göre, Bilgi Üniversitesi öğrencileri, mezunları ve çalışanları “görevi kötüye kullandıkları” gerekçesiyle, savunmaları alınmadan işten uzaklaştırılan öğretim elemanlarına destek için örgütlendi. Bilgi mezunları ve e-posta hesapları geçici süreyle erişime kapatılan Fotoğraf ve Video (POV), Görsel İletişim Tasarımı (VCD) ve Sinema ve Televizyon (FTV) bölümü çalışanları, tepkisini sosyal ağlar ve üniversite dışındaki internet sitelerinden dile getirirken, Bilgi’de çalışan öğretim elemanları üniversitenin iç yazışma sistemini kullandı. Bu ikinci gruba eylem çağrısını ilk Matematik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ali Nesin yaptı.300'e yakın eylemci, saat 10:00 civarında santral yerleşkesinin “cami girişi” tabir edilen arka kapısında toplandı. İstanbul Bilgi Üniversitesi Rektörlüğü gelişmelerle ilgili açıklama yapmazken üniversiteden uzaklaştırılan öğretim elemanları adına ilk konuşmayı, Görsel İletişim Tasarımı Bölümü Öğretim Görevlisi Mustafa Ercan Zırh yaptı. Zırh, işten çıkarmalarla ilgili süreci şöyle aktardı:“Üniversite yönetimi 2 Ocak Pazar günü POV, VCD ve FTV bölümlerinin bulunduğu E1 binasına akşam saatlerinde baskın yaparak, güvenlik görevlileri eşliğinde hiçbir açıklama yapmadan içerideki tüm öğrenci ve öğretim görevlilerini dışarı çıkarmıştır… Tüm kapı kilitleri, üniversitenin teknik ekibi tarafından, emniyet görevlilerinin refakati olmaksızın, istisnasız değiştirilmiştir. İletişim Fakültesi Dekanlığı aynı gece ilerleyen saatlerde, ‘görülen lüzum üzerine’ ifadesiyle başlayan, ertesi gün işe gelmemiz gerekmediğini belirten, fakat öğretim görevlilerinin ofislerine girilmesine dair herhangi bir bilgi içermeyen bir duyuruyu biz VCD öğretim görevlilerine iletmiştir. Eşzamanlı olarak, öğrenciler için hayati önem taşıyan proje sunucusu da dâhil, bölüme ait tüm web siteleri erişime engellenmiştir. 3 Ocak günü de binadaki burslu öğrencilere ait bilgisayarların sabit diskleri kopyalanmıştır. Öğlen saatlerinde ise üç hocamızın üniversite ile ilişiğinin kesildiği ve haklarında suç duyurusunda bulunulduğu, kendilerinden önce Rektörlük tarafından akademik kadro e–posta grubunda duyurulmuştur.”İşten çıkarılan hocalara savunma hakkı tanınmadığı gibi, ilgili bölümlerin akademik kadrosundan kimseyle hiçbir konuda iletişime geçilmediğini belirten Zırh, “porno tezi” konusunda ise şunları söyledi:“Pornografi diğer akademik disiplinler çerçevesinde tüm dünyada yapılan metinsel çalışmalarda nasıl ele alınabiliyor ise, VCD ve POV bölümlerinin projelerinde de benzer bir araştırma konusu edilebilir… Buna karşılık akademik danışmanın görevi, çalışma konusunu sansürlemek olamaz. Ancak ve ancak, konuyu araştırma yapılan disiplin çerçevesinde değerlendirmek ve bağlamına oturtmak üzere öğrenciye yol gösterebilir.” İletişim Fakültesi Dekanlığı’nı, bu kararları uygulama üslubu nedeniyle görevi bırakmaya davet ettiklerini belirten Zırh, konuşmasını üç öğretim elemanının iş haklarının iade edilmesi talebiyle sonlandırdı.Bu yıl yeni kontenjan verilmeyen Bilgi Üniversitesi Bilgisayar Bilimleri Bölümü öğrencileri adına konuşan Mehmet Hakkı Dere ise “Bir vakıf üniversitesi olan Bilgi Üniversitesi’nin, Vakıflar Kanunu’na göre kâr amacı gütmeyen bir kurum olması gerekirken, adeta bir şirket havasında yönetilmeye başlanmıştır” dedi.Nesin: Üniversiteyi bakkal gibi yönetiyorlarMatematik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali Nesin ise konuşmasına, “D alan öğrenciye bizden kocaman bir A” diyerek başladı. Üniversitelerin başta öğrencilere ait olduğunu vurgulayan Nesin, “Yıllardır bu üniversiteye emek veriyoruz, birileri geliyor birkaç milyon dolarla emeğimize el koyuyor” dedi. Üniversitenin yönetimdeki tavrını tasvip etmeyen Nesin, “Şirket olsa razıyız, bakkal dükkânı gibi yönetiyorlar. Bakkal bile çırağını kovmadan önce iki kelime laf eder. Bu üniversite bizimdir, böyle biline!” diyerek tepkisini gösterdi.Eyleme katılan öğrenciler, daha sonra ünivertenin öğrenci işlerine giderek “akademik özgürlüğün sınırları nedir” sorusunun cevabını talep eden dilekçelerini teslim ettiler.Dilekçe teslimlerinin ardından tüm katılımcılar tekrar, VCD bölümünün bulunduğu E1 binasına yöneldi. Katılımcılar, geçen hafta burada yaşananları protesto etmek amacıyla binanın etrafına “güvenlik şeridi” çektiler. Binaya pankartlar asan katılımcılar, alkışlı protestoyla eylemlerini sona erdirdi.Bedri Baykam: Güç bizde anlayışıProtestoya katılanlar arasında ressam Bedri Baykam da vardı. Baykam olayı trajikomik olarak nitelerken “Bir sene önce yapılmış bir proje bir anda olay yaratıyor, sanki beş yaşındaki çocuklara izletilecekmiş gibi davranılıyor” dedi. Yaptırımların demokratik bir ülkedeki üniversitelerin rolüne aykırı olduğunu düşünen Baykam Rektörlük’ü de Hükumet yandaşı olmakla itham etti. “Bunlar hükümetin görüşüne göz kırpan yönetimin keyfi kararları. Nasıl olsa güç bizde, polis bizde, hükümet arkamızda diyorlar. ‘Öğrenci kim oluyor’ diyen bir anlayış.” Baykam yaşananları kınarken “Sanki terör örgütüne baskın yaparmış gibi, bilgisayarlara el koyuyorlar, öğretim görevlilerini işten atıyorlar. Yaşananlar “Sky is the limit” gibi bir slogan kullanan bu üniversite için, yönetimin kifayetsiz olduğunun bir kanıtıdır” dedi.