“Bilgisayarınız başkasının silahı olabilir”

“Bilgisayarınız başkasının silahı olabilir”

İSTANBUL, (DHA)- TOPLUMDA güvenli internet kullanımı farkındalığının oluşturulması gerektiğini söyleyen Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) Siber Güvenlik Merkezi Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Naci Ünal, cep telefonlarına indirilen uygulamalardan, evde WI-FI kulanımına ve robotlara karşı yapabilecek siber saldırılara karşı birçok konuda uyarılarda bulundu.

 “UCUZ PROGRAMLAR, VİRÜSLÜ OLABİLİR”

Bilgisayarlar için orijinal programların satın alınması gerektiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Naci Ünal, korsan yazılımların arkasında virüs ya da kötü yazılım olma ihtimalinin bulunduğunu söyledi. Siber güvenlik konusunda da toplumsal bilincin oluşturulması gerektiğini belirten Ünal, “En üst seviye toplumsal yapıyı oluşturan devlet kuruluşlarında siber güvenlik politikası oluşturulmalı ve bu politikalar uygulanmalıdır. İnternette açtığımız sayfalar güvenli mi, değil mi? veya herhangi bir şey başımıza geldiğinde nereye başvurmalıyız? Bunları bilmemiz gerekir. Orijinal programlar kullanmak önemli. Çünkü 50-60 lira olan bir programı, 5-10 liraya alıyorsunuz ve insanlar genellikle ucuz olanı tercih ediyor ama bu doğru bir yaklaşım değil. Bunun arkasında mutlaka bir virüs, kötücül bir yazılım olma riski var. Siz bunu bilgisayarınıza kurduğunuzda bu virüsü yayabiliyorsunuz. Bir anda sizin bilgisayarınız, bir başkasının elinde silaha dönüşebilir ve bundan sizin haberiniz olmaz. Modemlerimizin hemen hepsi kablosuz internete giriyor şu anda. Wireless modemini evden çıkarken kimse kapatmıyor, şifresini değiştirmiyor. Şifrenizi belirlerken harfleri büyüklü, küçüklü şekilde organize etmeniz gerekiyor. Mutlaka rakamlar olmalı. Bunun yanında da değişik şekiller kullanmalıyız. Olabildiğince de şifrelerinizi uzun tutmanızda fayda var. Çünkü bizim bilgisayarlarımıza saldıracak olanlar genellikle bizim seviyemizdeki bilgisayarlara sahip olan insanlar. Zaten üst seviye bir saldırı olduysa, ona karşı bireyin yapabileceği pek bir şey yok. Bilgisayarlarımızın zombi bilgisayar haline getirilmesini en azından bu sayede engelleyebiliriz. Böylelikle farkında olmadan bizim bilgi sistemlerimizden başka yere atakları engellemiş oluruz” diye konuştu.

“İNDİRİLEN UYGULAMALARA DİKKAT”

Cep telefonuna indirilen uygulamalara da dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizen Ünal, “Artık hemen hemen herkeste akıllı telefonlar var. İnternete doğrudan bağlanabiliyoruz, çeşitli uygulamalar indirebiliyoruz. Bu uygulamalarda da dikkat etmemiz gereken husus, güvenli kaynaklara ait programları indirmek ve uygulamanın hangi bilgilerimizi, nerelerle paylaşacak bunlara dikkat etmemiz gerekiyor. Kısacası kendimize şu soruları sormamız gerekiyor; ‘Halka açık yerlerde herkesin girdiği kablosuz internet ağları yerine güvenli ağları tercih ediyor musunuz?’, ‘Evinizde kullandığınız kablosuz ağ bağlantınızı evden çıkarken kapatıyor musunuz?, ‘Siber uzaya girerken kullandığınız şifreleri belirlerken, büyük/küçük harfler, rakamlar ?,+* gibi işaretler kullanarak ve olabildiğince uzun tutuyor musunuz?’, ‘Akıllı telefonlarınıza uygulama indirirken tüm açıklamaları okuyor musunuz?’, ‘Güncel anti-virüs yazılımınız var mı?’ Eğer bu sorulara cevabınız “Evet” ise bireysel olarak siber güvenlik farkındalığınız yüksektir diyebiliriz” ifadelerinde bulundu.  

“SİBER SALDIRILAR SONUCU ROBOTLARA ERİŞİM SAĞLANABİLİR”

Siber saldırılara karşı robotların ciddi bir şekilde korunması gerektiğini belirten Ahmet Naci Ünal, “Bugün özellikle teknolojik dönüşümünü devam ettiren ülkelere baktığımızda üretim hatlarının çoğunda iş robotları kullanılıyor. Bunların hepsi de doğal olarak yazılımlarla kontrol ediliyor. Bu yazılımların bir kısmı ise yapay zeka bileşenlerinden oluşuyor. Bunlar her ne kadar, internetten bağımsız kapalı sistemler olsa da kendi içlerinde bir döngüye sahipler. Bu sistemlerin çoğunda da gömülü sistemler kullanılıyor. Yani belli amaçla tasarlanmış elektronik devreler programlanıyor ve robotik üretim yapacak makinelere takılıyor. İşte bu aşamada siber güvenlik devreye giriyor. Yani o gömülü teknolojiler dediğimiz parçaların içerdikleri yazılımlar ne kadar güvenli? Acaba bu sistemlerin programlanmaları esnasında kötücül yazılımlar da eklenmiş olabilir mi? Eğer varsa bu kötücül yazılımlar dışarıdan bir şekilde aktif hale getirilebilir mi? Bakın sadece sistemi tasarlarken kısa sürede aklımıza gelen siber güvenlik soruları bunlar. Kötücül senaryonun gerçekleştiğini ve mevcut üretim robotlarının etkilendiğini düşünün. Öncelikle son derece kısıtlı alanda ve uyum içinde çalışmakta olan robot aksamları durabilecek, çalışma sıralamalarında farklılıklar olabilecek ve robotların birbirlerine hasar vermeleri gerçekleşebilecektir. Üretim bandında yaşanacak kaos ortamının sonucunda üretim durabilecek, robotlar hasar görebilecek ve üretim süreci sekteye uğrayabilecektir” diyerek sözlerini noktaladı.

(FOTOĞRAF)