Şırnak'ın Silopi ilçesinde geçen 4 Mayıs gecesi polis panzerinin bir evin duvarını yıkarak içeri girmesi sonucu 2 çocuğun ölümüyle ilgili olayda bilirkişi raporu hazırlandı. Bilirkişi raporunda, panzerin fren ve hidrolik sisteminin sağlam olduğu belirtildi. Tutuklu panzer sürücü Ö.Y.'nin panzerin frenlerinin tutmadığı yönünde ifade vermişti.
Silopi İlçesi Karşıyaka Mahallesi’nde geçen 4 Mayıs’ta polis panzerinin evlerine girmesi sonucu yaşamını yitiren Muhammet (7) ve Furkan Yıldırım (6) kardeşlerin ölümüne ilişkin Silopi Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma sürüyor. Polis ve jandarma bilirkişi uzmanlarının yaptığı inceleme sonucu hazırlanan rapor da soruşturma dosyasına konuldu.
Olay yerine intikal eden nöbetçi savcı tarafından imza altına alınan tutanakta, "Kazaya karışan 73 A 0133 plakalı sayılı panzer tipi zırhlı aracın olay yerinden Cumhuriyet Savcısı'nın talimatı alınmaksızın kaldırılıp TOKİ Polis Lojmanları'nın bahcesine götürüldüğünün öğrenildiği" belirtildi.
Panzerin savcılık talimatı olmadan olay yerinden alınmasıyla ilgili tanık polislerden H.T. ise, kazayı telsizden öğrendiğini belirtti. Telsiz anonslarında İlçe Emniyet Müdürünün olay yerine acil olarak çekici gitmesini istemesi üzerine, kullandığı panzerle olay yerine geçtiğini belirten H.T. "Duvarın göçtüğünü gördüm. Panzerin ön lastiklere kadar olan kısmının tamamen duvarı yıkarak evin içinde bulunduğunu gördüm. Olay yerinde bulunan İlçe Emniyet Müdürümüz, aracın altında başka bir yaralı olabileceği ve araç içerisinde çok sayıda mühimmatın bulunması ve yaralı çocukların yakınlarının gerginliği nedeniyle panzeri olay yerinden çekme talimatı vermesi üzerine ben de panzeri çalıştırarak MHP İlçe Binası önüne parkettim, daha sonra koruma bürodan sorumlu olan başpolis T.T.'nin talimatı üzerine aracı TOKİ lojlanlarına parkettim" diye ifade verdi.
Panzer sürücüsü polis memuru Ö.Y. ile birlikte MHP binası önünde nöbet tutan tanık polis F.T. de verdiği ifadede olay gecesini şöyle anlattı:
"Ö.Y., devriye atacağını söyledi. Daha sonra 52. Caddeden önce aşağıya doğru, sonra yukarıya doğru devriye attı ve aracı binanın önüne her zamanki gibi aracın burnu yokuş aşağıya gelecek şekilde park etmeye çalışıyordu. Bu sırada araç motoru birden stop etti, sesi kesildi ve egzozundan duman gelmemeye başladı. Sonrasında yokuş aşağıya gittikçe hızlanan bir şekilde araç gitmeye başladı. Bir süre aracın sesi gelmedi, aracın gelmemesi üzerine ben de o tarafa doğru yöneldim bir çarpma sesi geldi, hemen ardından bağrışmaları duydum ve telefonla 155'i arayıp bilgi verdim. MHP önünde nöbette olduğum için nöbet yerini tekederek kaza yerine gidemedim."
Panzer üzerinde inceleme yapan ve bilirkişi olarak araçla ilgili rapor hazırlayan Trafik Bilirkişi Polis Memuru H.A., panzer üzerinde yaptığı inceleme ile ilgili hazırladığı raporda, panzerin kusurlu olmadığı yönünde rapor verdi. Aynı şekilde Teknik Araç Teknisyeni, Bakım Astsubap Kıdemli Çavuş Y.B.'nin de bilirkişi olarak incelediği panzerle ilgili hazırladığı raporda şu görüşlere yer verdi:
"Araçta yaptığım inceleme sonucunda aracın herhangi bir yerinde fren, hidrolik kaçağının bulunmadığını, fren hidrolik seviyesinin kontrolüm sonucu tam olarak uygun seviyesinde bulunduğu tespit edilmiştir. Kaza sonrası TOKİ polis lojmanları bölgesinde aracı tecrübe ettiğimde araç çalıştırılmamış halde frene basıldığına aracın fren pedalının sert olduğu, aracın ana güç anahtarı açıldığında fren pedalının yumuşadığı ve daha rahat frene basıldığı gözlemlenmiştir. Araç çalıştırılıp hareket ettirilerek fren kontrolü yapıldığında ve aracın feren sisteminin işlevini yerine getirdiği tespit edilmiştir. Ancak aracın el freninin olmadığı ve yerine vites konumlarından park konumuna getirildiğinde frenlerin tuttuğu tespit edilmiş olup, aracın park konumuna geçişi zor olduğu tespit edilmiştir. Bu söz konusu durum değerlendirildiğinde frenlerin tutabilmesi için şoförün öncelikli olarak ana güç anahtarını açması gerekmektedir. Bu işlemi yapmadığı sürece faal olan fren sistemi şişer ve frenler tutmaz. Ancak TSK envanterinde panzer aracı bulunmadığından, yukarıda belirttiğim hususlar genel bir bilgi olup, kesin karara varılabilmesi için aracın teknik servis tarafından bu durumun incelenmesinin daha uygun olacağını değerlendiriyorum."
2 çocuğun ölümüne neden olmaktan tutuklanan panzer sürücüsü polis memuru Ö.Y. ise hastanede tedavi gördükten sonra verdiği ifadesinde, aynı gece yaşadıklarını şöyle anlattı: "Park etmeye çalıştığım sırada araç birden stop etmesiyle birlikte rampa aşağı öne doğru 52’nci caddenin devamı 715’inci sokağa doğru gitmeye başladı. Aracın freninde ayağımı sürekli basılı tuttum. Fakat araç stop ettiği için fren sistemi çalışmadı. Araç sonra hızlandı. Bu sırada aracın farlarının söndüğünü görmem üzerine ana güç kaynağı olan şarteli kapatıp yeniden açtım. Motoru çalıştırmak için tekrardan düğmeye bastım. Fakat motoru çalıştıramadım. Lambalar tekrardan söndü. Aracı park konumuna getirdim fakat o da devreye girmedi. Aracın stop etmesiyle birlikte çarpma noktasına kadar yaklaşık 70 metrelik mesafede bu işlemleri tekrarladım. Fakat araç çalışmadı. Bu süre zarfında da aracın direksiyonu kilitlendi. Fren tertibatı işlemedi. Araç kontrolüm dışında eve çarptı. Araç içindeki telsizle merkeze kaza olduğunu, yaralıların olabileceğini belirterek, verdiğim adrese ambulans ve ekiplerin sevkedilmesini istedim."
Olayla ilgili soruşturma Silopi Cumhuriyet Başsavcılığı'nca sürdürülüyor.