2001 yılında ABD’ye yönelik kanlı 11 Eylül saldırılarıyla adını tüm dünyaya duyuran ve “mağaralardan yönetilmesine rağmen” hala çökertilemeyen Usame bin Ladin önderliğindeki El Kaide terör örgütünün geçmişi aslında 1980'li yıllara kadar uzanıyor. Örgüt, 1989’da Sovyet güçlerinin Afganistan’dan çekilmesi üzerine, milyarder bir Suudi müteahhidin oğlu olan Usame bin Ladin ve adamları tarafından bu bölgede kuruldu. 1980’li yıllarda “İslam bayrağı” altında Sovyet komünizmine karşı savaşmak üzere Afganistan’a sızan Arap gönüllülerin oluşturduğu El Kaide, Sovyetlerin çekilmesinin ardından, yeni cihat saldırıları düzenlemek fikriyle ortaya çıktı. AMAÇ İSRAİL'İ YOK ETMEK VE HİLAFETSovyetler Birliği'nin Afganistan işgali sırasında ABD destekli olarak Afgan topraklarını koruyan ancak Soğuk Savaş sonrasında ellerindeki bol miktarda silah ve adamla denetimsiz kalan El Kaide, terörist faaliyetlere girişerek kendisine ana felsefe olarak İsrail'in yok olması ve Müslüman ülkelerde hilafet inancı altında büyük bir devlet kurma amacını benimsedi.Şu anda başta ABD ve İsrail olmak üzere, “hedef” konumundaki diğer büyük ülkelerin gelişmiş istihbarat ağ ve teknolojilerine rağmen, El Kaide hala bütün dünya üzerinde tedirginlik yaratabiliyor. Örgüt, sivil, diplomatik ve askeri hedeflere yönelik saldırılarının yanı sıra, giderek profesyonelleşen 'El Sahab' adlı yayın organının hazırladığı cihatçı propaganda yayınlarla da, internet üzerinden dünyaya yeni tehditler savuruyor. KİMİNE GÖRE 'HAYALET ÖRGÜT'Ortadoğu, Asya, Kuzey Amerika ve Avrupa dahil olmak üzere yaklaşık 100 ülkede binlerce militanla faaliyet gösterdiği tahmin edilen El Kaide, gerek hiyerarşik bir yapısı bulunmaması, gerek ideolojisinin çok geniş bir yelpazeye dağılması, gerekse stratejik bir bütünlüğe sahip olmaması nedeniyle somut olarak bir “örgüt” olarak bile nitelendirilemiyor. Hatta El Kaide birçok uzman tarafından “hayalet bir örgüt” olarak da tanımlanıyor.Dünyanın dört bir yanından terör hücre ve örgütlerini bir zemine oturttuğu, yani bir şemsiye altında birleştirdiği düşünülen El Kaide'nin tam olarak çökertilememesinin nedenlerinden biri de, örgütün bu “dağınık” yapısına dayanıyor. ABD Savunma Bakanlığı da (Pentagon) bu nedenle El Kaide’yi, “Afgan mücahitlerin saflarına genç Müslümanlar çekmek amacıyla oluşturulan; dünya çapında İslam ülkeleri kurup, İslami olmayan rejimleri yıkmayı, Körfez’deki Amerikan askerlerini buradan çıkarıp, Batı nüfuzunu bu bölgede yenilgiye uğratmayı ve Kudüs’ü ele geçirip burayı bir Müslüman kenti haline getirmeyi amaçlayan bir şemsiye örgüt” olarak tanımlıyor.MAHİR KAYNAK: BÖYLE BİR ÖRGÜT YOK10 yıl Milli İstihbarat Teşkilatı’nda (MİT) görev yapan iktisat profesörü, eski istihbaratçı Mahir Kaynak ise 1 Ağustos 2005 tarihli Radikal gazetesinde yayımlanan röportajında şu yorumu yapıyor: "El Kaide diye bir örgüt yok. Eğer bir örgütten bahsediyorsanız, bu örgütün siyasal bir hedefi olması gerekir. El Kaide'nin hedefi nedir sorusunun daha cevabı yok. Kimse El Kaide'nin hangi somut hedefe ulaşmak istediğini bilmiyor. Oysa IRA, ETA gibi terör örgütlerinin somut hedefleri ve somut coğrafi alanları vardır. Ayrıca bunların bir kadrosu ve bir örgüt yapısı da vardır. El Kaide'de bu unsurların hiçbiri yok. Ne kadrosu var, ne de coğrafi bir alanı. Bütün dünya eylem alanları bunların… El Kaide operasyonunu CIA yürütür ve (eski Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin yönetimi de bunun farkındadır ya da ortağıdır. Diğer ülkelerin gizli servisleri ise operasyonu sadece anlamakla kalırlar. Amerika'ya karşı bir şey yapmak kolay mı? Zaten devlet operasyonlarında da gerçek hiçbir zaman ortaya çıkmaz. "ABD İSTİHBARATININ KULLANDIĞI ADAMLAR"Kennedy'nin devlet tarafından öldürüldüğüne dair neredeyse kesin kanaat var ama bunun kanıtı asla ortaya çıkmaz. Burada da Amerikan istihbaratının kullandığı adamların adına El Kaide demişler. Yapılacak eyleme göre üç-beş kişi temin ediliyor ve o eylem yaptırılıyor. Bunlar örgüt falan değil. CIA tarafından kullanılan adamlar bunlar. Bu terörü devletler yapıyor. Bunları intihar saldırılarına falan sürüyor. Kendi ikiz kulelerini vuruyor. Buna, Amerikan siyaset yapımcıları karar vermiştir. Bush da bilmeyebilir. CIA da büyük bir gücün içerisinde sadece uygulayıcı organdır… Bugün, dünya savaşının sonucuna benzer sonuçlar yaratılıyor. Bunu bir avuç militanın yaptığını kabul etmek mümkün değil. Yani öyle bir güç var ki, yaptıklarıyla dünya yeniden şekilleniyor, ama bu örgütün içinden hiçbir ihanet çıkmıyor, ona para hiç tesir etmiyor, hiçbir bilgi sızmıyor. Niye? Çünkü El Kaide diye bir örgüt yok. "MİLİTAN BİLE, MİLİTAN OLDUĞUNU BİLMEYEBİLİR"Operasyonlarda projeye uygun olarak üç-beş Müslüman kullanılıyor. Ellerinde de zaten Afganistan ve Pakistan'da daha önce Sovyetler'e karşı yetiştirdikleri adamlar var. Militanlar çok kısa süreli istihdam ediliyor ve hatta eylemi yapanlar da ölüyor. Bilgi sızmaması için bütün tedbirleri alırlar. Mesela bazen militanın kendisi bile militan olduğunu bilmeyebilir. Adamı gizli servis için angaje edersiniz, al şu çantayı götür dersiniz. Uzaktan kumandayla çantayı patlatırsınız. Alın size bir intihar bombacısı işte. Bir kamyoncuya 'şu sütleri götür' dersiniz. Yoldan geçerken de patlatırsınız.” EL KAİDE KRONOLOJİSİ1988 – El Kaide, Usame bin Ladin tarafından Afganistan’da kuruldu.
1991 – Bin Ladin, Afrika ülkesi Sudan’a gidip eğitim kampları kurdu ve cihat hazırlıkları yapmaya başladı. Buradan, Batılı hedeflere yönelik bir dizi saldırının sorumlusu ilan edildi. 5 yıl bu ülkede kaldı. Bu süre içinde nükleer malzeme arayışları içine girdiği öne sürüldü.
1993, 26 Şubat – New York’taki Dünya Ticaret Merkezi’nde patlayan 500 kiloluk bir bomba, 6 kişinin ölümüne, 1000 kişinin de yaralanmasına neden oldu. Bazı uzmanlara göre El Kaide, bu saldırının ardından, eylemin planlayıcısı olan Remzi Yusuf’u arayıp ona para teklif etti. Yakalanan Remzi Yusuf’a müebbet hapis cezası verildi. Amcası Halid Şeyh Muhammed ise 11 Eylül saldırılarında planlamaya yardımcı olduğu gerekçesiyle tutuklu bulunuyor.
1993, 4 Ekim – Somalili milisler Mogadişu’da ABD’ye ait bir Kara Şahin helikopteri düşürdü. ABD’nin, helikopteri düşürenlerin El Kaide tarafından eğitildiğini savunduğu olayda 18 Amerikan askeri öldü.
1996, Mayıs – 1990’ların ortalarında Sudan Bin Ladin’i sınırdışı etmesi yönünde yoğun bir uluslararası baskıya maruz kaldı. Bir zorlama sonucu mu kendisinin bu kararı aldığı hala bilinmiyor ama Bin Ladin 1996’da Sudan’dan ayrılıp Afganistan’a geçti.
1996, 25 Haziran – Suudi Arabistan’ın Dahran kenti yakınlarındaki bir Amerikan askeri lojmanına düzenlenen bombalı saldırıda 19 Amerikalı öldü. ABD, Hizbullah milislerinin sorumlu tutulduğu bu olayda El Kaide parmağı olabileceğini de düşünüyor.
1998, 22 Şubat – Bin Ladin ve 4 işbirlikçisi tarafından imzalanan bir “fetva”da, “Mümkün olan her ülkede, Amerikalıları öldürmek her Müslüman’ın şahsi görevidir” ifadesi kullanıldı.
1998, 7 Ağustos – Kenya ve Tanzanya’daki Amerikan büyükelçilikleri bombalı saldırıya uğradı. Toplam 220 kişinin öldüğü saldırının ardından Amerikan ordusu El Kaide’nin Sudan ve Afganistan’da olduğu iddia edilen eğitim kamplarını vurdu. Bin Ladin daha sonra bir Amerikan mahkemesinde, elçilik bombalarının sorumlusu olmakla suçlandı.
2000, 12 Ekim – Yemen’in Aden limanında iki intihar bombacısı, patlayıcı yüklü bir botla Amerikan savaş gemisi USS Cole’a saldırı düzenledi. Saldırıyla bağlantılı bulunan El Kaide militanı 4 kişi, Yemen’de bir mahkemede olayın sorumlusu sayıldı.
2001, 11 Eylül – El Kaide üyesi 19 kişi, 4 uçak kaçırarak bunlardan ikisini New York’taki Dünya Ticaret Merkezi’nin İkiz Kuleleri’ne, birini de ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) binasının sınır duvarına çarptırdı. Diğeri ise Pennsylvania’da açık araziye çakıldı. Yaklaşık 3 bin kişinin can verdiği bu eşzamanlı saldırılardan 6 hafta sonra ABD, Usame Bin Ladin’in faaliyetlerini sürdürdüğü Afganistan’a operasyon düzenledi. Taliban rejiminin çökertilip, El Kaide eğitim kamplarının imha edildiği savaşın ardından, El Kaide militanı olduğu sanılan yüzlerce kişi ABD’nin Küba’daki Guantanamo Üssü’ne götürülerek burada ABD’nin tutsağı oldu.
2001, 12 Aralık – 9/11 olarak anılmaya başlanan 11 Eylül saldırılarıyla ilgili olarak ilk El Kaide zanlısı mahkeme önüne çıktı. Fas asıllı Fransız vatandaşı Zekeriya Musavi, çıkarıldığı Amerikan mahkemesinde, bu saldırıları Usame Bin Ladin ile birlikte planlamakla suçlandı. Musavi, Minnesota’daki bir havacılık okulunda uçuş eğitimi almasıyla dikkat çektikten sonra göçmenlikle ilgili suçlamalar öne sürülerek gözaltına alınmıştı.
2001, 14 Aralık - ABD hükümeti, “11 Eylül saldırılarının planlayıcısının Usame bin Ladin olduğunu kanıtlıyor” dediği bir Bin Ladin videosu yayınladı. Batı dünyasında bu videonun yayınlanması, Bin Ladin’e karşı cephe geliştirilmesinin bir yolu olarak algılanırken, İslam dünyasında da videonun gerçekliğine ilişkin büyük kuşkular uyandı.
2001, 23 Aralık - Daha sonra “ayakkabı bombacısı” olarak anılacak İngiliz vatandaşı Richard Reid, Paris-Miami seferi yapan bir yolcu uçağında, ayakkabısına yerleştirdiği bombayı patlatmaya çalışırken yakalandı. Reid, çıkarıldığı mahkemede Bin Ladin’e bağlılık yemini etti. Şu an müebbet hapis cezasını çekiyor.
2002, 22 Mart - Bin Ladin’in arazideki üst düzey komutanlarından biri olan ve örgüte adam çekme faaliyetlerinin başında bulunan Ebu Zübeyde, Pakistan’daki bir eve yapılan baskında yakalandı. Amerikan hükümetinin en çok arananlar listesinde Usame bin Ladin ve sağ kolu Eyman El Zevahiri’den sonra üçüncü sırada yer alan Ebu Zübeyde, Pakistanlı yetkililer tarafından ABD’ye teslim edildi.
2002, 11 Nisan - Tunus’un Cerba adasındayakıt yüklü bir tankerin bir sinagog önünde havaya uçurulması sonucu, 14’ü Alman turist olmak üzere 19 kişi öldü. Olayın sorumluluğunu El Kaide üstlendi.
2002, 11 Haziran - Amerikalı yetkililer, radyoaktif malzemeden yapılmış bir bomba imal edip bununla saldırı düzenlemeyi planladığı belirtilen Jose Padilla adlı Amerikan vatandaşının, Pakistan dönüşünde Chicago’da yakalandığını duyurdu.
2002, 11 Eylül - ABD’ye yönelik kanlı saldırıların yıldönümünde, bu eylemin kilit isimlerinden olduğu söylenen Remzi Binalşib, Karaçi’de yakalandı.
2002, 12 Ekim - Bali’deki kalabalık bir gece kulübünü hedef alan iki bombanın patlaması sonucu, çoğu yabancı turistler olmak üzere 202 kişi öldü. Endonezyalı yetkililer, bu saldırıların Güneydoğu Asya’da faaliyet gösteren ve El Kaide ile bağlantılı olduğu belirtilen İslam Cemaati adlı örgüt tarafından düzenlendiğini sandıklarını kaydettiler.
2002, 22 Ekim - İlk 11 Eylül davası Almanya’da başladı. Bir terör hücresine üye olmak ve 11 Eylül saldırılarına yardımcı olmakla suçlanan Fas vatandaşı Münir El Mutasadık Hamburg’da mahkemeye çıkarıldı. Ancak bu konuda hiçbir bilgisi bulunmadığını söyledi. 2003 yılında, 11 Eylül’ü düzenleyen hava korsanlarına yardımcı olmaktan suçlu bulundu ve 12 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
2002, 28 Kasım - İsrail hedeflerine saldırılar düzenlendi. Mombasa’da bir İsrailliye at otelde meydana gelen patlamada, 3’ü intihar bombacısı olmak üzere 16 kişi öldü. Bir İsrail uçağına atılan füze şans eseri ıskaladı. Usame bin Ladin’in yazdığı söylenen ve internette yayımlanan bir mektupta, saldırının El Kaide tarafından düzenlendiği iddia edildi.
2003, 1 Mart - El Kaide’nin en üst düzey liderlerinden biri olduğu düşünülen Halid Şeyh Muhammed, İslamabad yakınlarında düzenlenen Pakistan-CIA ortaklığındaki bir operasyonla yakalandı. ABD, fanilalı ve saçları dağılmış haldeki fotoğrafları dünya medyasına dağıtılan Muhammed’in 11 Eylül saldırıları planlarına yardımcı olduğunu savunuyor.
2003, 12 Mayıs - Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da, aralarında yabancıların kaldığı lüks lojmanların ve bir de Amerikan ofisinin bulunduğu hedeflere yönelik bir dizi bombalı saldırıda 34 kişi öldü. Washington ve Riyad, El Kaide’nin sorumlu olduğunu söyledi. Bu saldırılar, ilerleyen aylarda Suudi Arabistan’da düzenlenecek diğer saldırıların ilk halkası oldu.
2003, 16 Mayıs - Fas bombalı saldırılarla sarsıldı. Kazablanka’daki bir İspanyol restoranı, 5 yıldızlı bir otel, bir Yahudi merkezi ve Belçika Konsolosluğu’na yönelik saldırılarda 12’si saldırgan olmak üzere 45 kişi öldü. Olaylarla ilgili olarak, El Kaide ile bağlantılı olduğu düşünülen Salafi Cihadı adlı örgütün 4 üyesine ölüm cezası verildi.
2003, 27 Haziran - Riyad saldırılarının planlayıcısı olarak nitelendirilen Adil Abdulrahman el Hamdi (Ebu Bekir El Azdi ismiyle de biliniyor) Suudi Arabistan’da tutuklandı. El Azdi’nin tutuklanması, “Suudi Arabistan’daki El Kaide faaliyetlerine indirilmiş en büyük darbe” olarak lanse edildi.
2003, 15 Aralık - İstanbul’da iki sinagoga yönelik bombalı intihar saldırılarında 23 kişi öldü 300’den fazla kişi de yaralandı. Olayın sorumlusunun El Kaide olduğu belirtildi.
2003, 20 Aralık - İstanbul’da İngiliz Konsolosluğu ve HSBC’ye yönelik saldırılarda 27 kişi öldü, 450 kişi yaralandı. Bu saldırıların altından yine El Kaide çıktı.
2004, 9 Şubat - Amerikalı yetkililer, El Kaide bağlantılı militan Ebu Musab El Zarkavi’nin Irak’ta mezhep çatışması çıkarmak için planlar yaptığını ve bu planların ele geçirildiğini söyledi.
2004, 11 Mart - Madrid’de sabah yoğunluğu yaşanan saatlerde banliyö trenlerine yönelik saldırılarda 10 bomba patladı. 191 kişinin öldüğü kanlı eylemde bin 800 kişi de yaralandı. İspanyol yetkililer incelemelerini, Batı ile savaşında El Kaide’ye destek sağladığı belirtilen Faslı İslami Muharebe Grubu üzerinde yoğunlaştırdığını açıkladı.
2004, 15 Nisan - Usame bin Ladin, yayınladığı yeni ses kasetinde “Müslümanlara saldırmayı durdurmaları” ve Müslüman ülkelerden bütün askerlerini çekmeleri halinde Avrupa ile barış yapabileceğini söyledi.
2004, 17 Mayıs - Bağdat’ta bir intihar bombacısının, kendisini Amerikan önderliğindeki koalisyonun merkezi yakınlarında havaya uçurması sonucu Irak Yönetim Konseyi’nin başkanı İzzeddin Salim hayatını kaybetti. El Kaideli Ebu Musab El Zarkavi’ye bağlı bir grup, saldırının kendileri tarafından düzenlendiğini söyledi. Amerikalı yetkililer, Zarkavi’nin Irak’taki bir dizi saldırıdan ve bir Amerikalı rehinenin kafasının kesilmesinden sorumlu tutuyor.
2005, 7 Temmuz - İngiltere'nin başkenti Londra'da toplu taşıma sistemine yönelik eşzamanlı bombalı saldırılarda, 4'ü intihar bombacısı olmak üzere 57 kişi öldü. Saldırıda El Kaide'nin parmağı olduğuna inanılıyor. 2005, 9 Kasım - Ürdün'ün başkenti Amman'da Radisson SAS, Grand Hyatt, Days Inn adlı, Amerikan menşeili 3 lüks otelin eşzamanlı bombalanması sonucu 57 kişi öldü 120 kişi yaralandı. 2007, 11 Nisan - İslami Mağrib El Kaide Örgütü tarafından Cezayir'in başkenti Cezayir'de düzenlenen eşzamanlı iki bombalama olayında 33 kişi öldü. Hedefteki binalardan biri başbakanlık ofisi, diğeri ise bir polis karakoluydu.