Resmi olmayan sonuçlara göre İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini kaybeden Binali Yıldırım, "Oylar sandıkta iç edilmiştir" dedi. "Biz eminiz ki bu ayların tamamı sayılabilmiş olsaydı, CHP buna rıza gösterseydi mutlaka bu seçimin sonucu böyle olmayacaktı" diyen İmamoğlu, "Bu fark kapanacak ve tersine dönecekti. Bunu rahatlıkla söyleyebiliriz" diye konuştu.
Büyükçekmece'de AKP'nin gündeme getirdiği 'organize usulsüzlükler'e ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yıldırım, "Kepazeliklerin geldiği boyutu görüyorsunuz" ifadesini kullandı.
CHP'nin Ankara adayı Mansur Yavaş ile İstanbul adayı Ekrem İmamoğlu'nu karşılaştıran Yıldırım, "Bu seçimler, bu şekle gelmesini körükleyen rakip aday açıkçası. Yoksa bu itiraz süreçleri her dönemde olmuştur. Bakın iki tane örnek var önümüzde. Bir tanesi Mansur Yavaş, bir tanesi Ekrem İmamoğlu. Hiçbir şekilde belediye başkanıyım diye ortalığa düşmemiz, soy adı gibi Yavaş hareket etmiştir. Anıtkabir'e ilan edildikten sonra gitmiş, haklı olarak imzasını kullanmış. Keşke İmamoğlu da bunu yapmış" dedi. Konuşmasının devamında, "Tribün tribün, meydan meydan dolaşacağına sakin, oturup benim gibi sonuçları bekleseydi" diyen Yıldırım, "Bu seçim başlı başına murdar olmuş bir seçim" sözünü kaydetti.
Binali Yıldırım'ın açıklamasından satır başları şöyle:
"Seçim esnasında seçim tamamlandıktan sonra ortaya çıkan anormallikler, şaibeler, yolsuzluklar gibi anormalliklerin de gündeme geldiğini hep beraber gördük. Bu seçimleri ikiye ayırmalı. Biri seçim günü yapılanlar, idari işlemler; ikincisi sonrasında seçim sonuçlarına yönelik itirazların değerlendirildiği yargısal süre. Yargısal süreç devam ediyor. Burada gerek Ak Parti, gerek CHP ve MHP, çeşitli yerlerde itirazlarda bulundu.
"2019 yılı seçimlerine yani 31 Aralık’a geldiğimizde toplam 522 itiraz var. 485’i itiraz görmüş, 13’ü kabul edilmiş. 24’ü de kısmen kabul edilmiş.
"Şu anki durum itiraz sürecinde, itirazlar sonucu geldiğimiz nokta nedir Abdullah Bey. Hemen söyleyin de; ...
AKP İstanbul Milletvekili Abdullah Güler: Maltepe ile beraber 22. Maddesi gereğince kamuoyunda farklı bir algılama var, 2. Fıkra çok açık. BB başkanlığının belirlenebilmesi için 39 ilçenin tamamında ilçe seçim birleştirme tutanaklarının tamamının il seçim kuruluna gelmesi gerekiyor. Şu anda Maltepe ilçemizde sayım devam ettiği için tutanak henüz gelmemiştir. İstanbul da tutanağını hazırlayamadığı için mazbata denen tutanak açıklanamıyor."
"İlk itiraz seçimlere 1946’da olmuştur.46 seçimlerine de CHP itirazı yapmıştır. İtiraz kültürü CHP’ye yabancı değildir. İtirazlara tahammülsüzlük anlaşılır değildir. Biz vatandaşlarımızın verdiği oyun sandıkta iç edilmesinin önüne geçmeye çalışıyoruz.
"Neden aradaki fark benim lehime artmaktadır? Bu sorunun cevabını bekliyorum.
"Oylar sandıkta iç edilmiştir. Bizim oylarımız karşı adaya yazılmıştır. Bu güne kadar oyların sadece yüzde 10’u sayılabilmiştir. Biz eminiz ki bu ayların tamamı sayılabilmiş olsaydı, CHP buna rıza gösterseydi mutlaka bu seçimin sonucu böyle olmayacaktı. Bu fark kapanacak ve tersine dönecekti. Bunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Seçimin bu tarza dönüşmüş olması tatsız bir şey. İstanbul'u yönetecek kişinin şaibeler ve sakatlanmış seçim sonuçlarıyla başkan olması doğrusu pek hoş olmaz. Başkanın güçlü bir şekilde görev yapması ve beklenen hizmetleri yerine getirmesi bütün İstanbullunun arzusudur.
"Maltepe'deki sayım da tamamlandığında bu süreçler tamamen bitmiş olacak. Böylece YSK bir karar varmış olacak. Yani ben bu noktada şunu doğrusu anlayabilmiş değilim. Bir tahammülsüzlük var ortada. 'Seçimi kazandık, verin mazbatayı.' Yahu kardeşim seçimi kazandığın kararını sen mi vereceksin? Bugün böyle verilmiş bir karar var mı? Belediye Başkanıyım diye kart bastırırsan, Anıtkabir defterine bu unvanla imza atarsan, sokakta dolaşıp mitingler yaparsan, YSK'nın vereceği kararı etkilemekten başka ne iş yaparsın? Karar vericileri etkilemek mümkün değildir. Hakimler hukuka göre karar verir, kararlarıyla konuşur. Hepimize düşen sonucu sükûnetle beklemektir.
"Dış ülkelere mesajlar göndermek, Türkiye'ye baskı yapmasını sağlamak bunlar bizim milletimizin canını sıkmaktır Türkiye'yi dünyaya şikâyet etmek Türk demokrasisine yapılabilecek en büyük kötülüktür. Ben değerli rakibimi bu gibi tecrübesi davranışlara son vermesini ve sükûnetle beklemesini bir kez daha tavsiye ediyorum.
"Büyükçekmece'de ne olduğunu tam İstanbullu halkı ne olduğunu anlayamadı.
AKP İstanbul Milletvekili Abdullah Güler: Usulsüz ve sahte seçmen işlemlerinin gerçekleştirilmiş olması. Malum bütün Türkiye'de 57 milyon 88 bin olarak kesinleşmiş, oradaki Büyükçekmece'de muhtarlık listesi asli listesinde teşkilatımızın da yapmış olduğu incelemeler sonucunda 717 seçmenin usulsüz şekilde Büyükçekmece'de yer aldığı tespit edilmiştir.Bu işlere karışan 13 şüpheli hakkında işlem yapılmış; iki tanesi kuvvetli suç şüphesiyle tutuklanmıştır. Bu iki kişi 2017'nin Nisan ayında Büyükçekmece'de çalışmakta olan işçinin Büyükçekmece belediyesinde işe başlamasıyla meydana gelmiştir. 7 bin 853 işlem tesis ettiği, bunlar karşısında 24 Haziran seçimlerinde listede yer alan 3 bin 155 kişinin seçmen sıfatının düşürüldüğü... Büyükçekmece'de oturmamakla birlikte, belediyenin imkanları doğrultusunda sahte.... Yaklaşık 11 bin kişinin Büyükçekmece listesinde yer alması mümkün değildir. Cumhuriyet başsavcılığının soruşturmasında yer alıyor bunlar. O seçmenlerin 31 Mart'ta oy kullandığı ortaya çıkar ise bu olay tamamen sandık, seçim sonuçlarını doğrudan etkileyen usulsüz bir müesirdir, olaydır.
Siz öncelikle yetkiyi ve görev tanımını çok iyi yapmalısınız. Usule uygun olmayan kamu görevlisinin art niyetli olup olmadığı tartışmalıdır. Oy sayım işlemlerinde gerekli dikkati, adil sayımı beklemek herhalde biraz tuhaf kaçar. Çok geniş bir şekilde YSK ileri sürdüğümüz bu iddiaları araştıracak.
"Başka ilçelerde de bunlar var. Toplam 6 binden fazla sandıkta böyle bir durum var. Arkadaşlar, şimdi Büyükçekmece olayında deniyor ki; seçmen nakli herkes yapıyor. Siz de yaptınız.'Bu sahtekarlık. kendi iradenizle seçmen kaydı yapmıyorsunuz, bilgisayar başından, belediyenin iş yaptığı mütteahitlerin TC.'lerini alarak bu seçmen girişlerini yapıyorsunuz. Kepazeliklerin geldiği boyutu görüyorsunuz arkadaşlar. Bu arkadaş kim? CHP'nin Büyükçekmece belediyesinden nüfusa geçici görevlendirilen kişi. İş bir yıl önceden planlanmış.
"Bu seçimler, bu şekle gelmesini körükleyen rakip aday açıkçası. Yoksa bu itiraz süreçleri her dönemde olmuştur. Bakın iki tane örnek var önümüzde. Bir tanesi Mansur Yavaş, bir tanesi Ekrem İmamoğlu. Hiçbir şekilde belediye başkanıyım diye ortalığa düşmemiz, soy adı gibi Yavaş hareket etmiştir. Anıtkabir'e ilan edildikten sonra gitmiş, haklı olarak imzasını kullanmış. Keşke İmamoğlu da bunu yapmış. tribün tribün, meydan meydan dolaşacağına sakin, oturup benim gibi sonuçları bekleseydi. Bu benim ikinci toplantım 15 gün içerisinde. İlk gün seçim değerlendirmesini yaptım ve bu ikinci toplantım. Dolayısıyla bir itiraz süreci varsa bizim yapmamız gereken buna akıyla riayet etmek ve sonucu beklemek. Fazla gürültü yapan sonuç alır. Hukuk devletinde böyle bir şey olmaz. Parmak sallamayla hiçbir hukuk adamına karar verdiremezsiniz.
"Bu seçim başlı başına murdar olmuş bir seçim.
AKP İstanbul Milletvekili Abdullah Güler: Bakın ben size burada, bir belge göstermek istiyorum. 298 sayılı seçim kanunun 18. Maddesi bir ilçede ilçe seçim kurulunun nasıl kurulacağını, kaç kişiden ibaret olacağına dair kanun maddesidir. 20. Madde de yetki ye kuralları anlatır. Bir ilçede gereken bütün tedbirleri almak ve denetlemek ilçe seçim kurumlarına verilmiştir. 4 tane siyasi parti temsilcisi var. İlçe hâkimi kendi bireysel tasarrufuyla, diğer ilçe seçim kurulunun hakimiyle beraber bir karar veriyorlar. Oldu bittiyle, kargaşa çıkartarak bir işlem süreci yaşıyorlar. Bir kurul ancak karar verebilir. Bir ihtiyaç varsa sayım tasvip ekipleriyle karar verebilirsiniz. YSK da evet böyle bir işlem tesis edilemez dedi. Kendisi de YSK çok net bir karar verdi ve dedi ki; ayrı ayrı değerlendirilerek karar verilmesi gerekmektedir.’ CHP’lilere sormak lazım. Tek imzayla 5 taneyse 5 tane. CHP istediği için kaldır, ekle. Sonra diyorlar ki kargaşa çıkarıyorlar. Bu güne kadar yapılan bizim oy sayımlarımızla ilgili her türlü itirazı eden CHP’dir. Bir oy çok önemlidir.
İki kişiyle sayım yaptılar. CHP'lilerin ve diğer bazı partilerin üyeleri olmaksızın bu torbalara müdahalede bulundular. Evet bu 400 torba yeniden sayılacak. Bu aceleyle ne yapmaya çalışmaktadırlar anlamış değilim.
"Değerli arkadaşlar olay çok basit. Eşeledikçe bir şeyler çıkıyor. Biz bir oyun peşindeyiz. Biz İstanbullunun verdiği oyun iç edilmemesi için mücadele veriyoruz. Başka bir amacımız yok. Oylarının istediği şekilde yerine gidip gitmediğinden emin olmaları lazım. Bunun takipçisi olmaya da sonuna kadar devam edeceğiz. Kararı YSK verecektir. YSK'nın kararı da herkesi bağlayan bir karar olacaktır. İmamoğlu ilk günlerdeki konuşmasında, 'Tek güvendiğim kurum YSK'dır'^demişti. bu günlerde o ifadesini de bakıyorum değiştirmeye başlıyor. Sayımlar kasten uzatılıyor lafının da maksatlı olduğunu gördük. İstanbullular şunu bilmelidir ki; seçim heyetinin sayısı sandık sayısı kadardır. 8.5 milyon oyu saydılar. 8-9 saatte. Şimdi heyet sayısı 3-5 olsa 150'yi geçmez. 150 heyetin bu kadar oyu ne kadar zamanda sayacağı ortada.
"Siz gözünüzü dört açsaydınız da hileler olmasaydı deniyor. Buna itirazım yok ama bu yapılan yolsuzlukları haklı gösterir mi? Biz itiraz etmesek 29 binden 13 bine inen oylar gitmişti. Bunu yapmaya hakkımız yok. Biz bize verilen ya da rakip adaya verilen oyların yerli yerine gitmesinden mesulüz. Bir türlü izah edilemeyen konu; tamam rakibe de çıkıyor bana da çıkıyor. Normal mi arkadaşlar soruyorum; aşağı yukarı eşit oy almışız. bir benden bir ondan bitmesi ya da gelmesi lazım. Bu bile balkı başına burada ciddi şüpheler, organize bir kötülüğün olduğunu ortaya koyuyor. Bu seçimde organize bir kötülük yaşanmıştır. Sandıklarda dört tane pusula verilmesi gerekirken üç tane verilmiş. Vatandaşlar diyor bunu. Burada üzerinde durulması gereken önemli bir konudur. Bu da bu işin baştan organize edildiğini, planlandığını ortaya koyan bir şüphedir. Bunun da dikkate alınması gerekir. Onlarca delilden, usulsüzlükten bahsedebiliriz. Bunların örnekleri de var. Numuneler de elimizde var.
"Bağırarak çağırarak haklı pozisyona geçeceğini düşünen arkadalar varsa yanıldığını söylemeliyim.
Soru: İstanbul'daki seçimler iptal edilirse yeniden aday olacak mısınız?
Arkadaşlar, tekrar şunu bilmenizde yarar var. Süreci YSK yönetiyor. Dolayısıyla YSK'nın vereceği kararlar ortada yokken, bu şekilde bir öngörüde bulunmak anlam ifade etmez. Bekleyelim. YSK'nın vereceği karar ne ise ona göre herkes durumunu değerlendirecek.
Soru: Büyükçekmece’de inceleme sonucu mu o işlemler yapıldı? Bize gelen bazı vatandaşlar var, çocuklarının seçmen kaydında isminin görüldüğü ve oy kullandığı konusunda. Emniyetten size bilgi veriyor mu?
Soruşturma süreci devam ediyor. Bir idari ve adli soruşturma devam ediyor. Detayları Abdullah Bey takip ediyor.
AKP İstanbul Milletvekili Abdullah Güler: Bu ilgili kişi kendisine verilen şifre ile beraber, iş birliği halinde olduğu kişilerle aldığı talimatlarla mesken oluşturuyorsunuz ve sahte bir şekilde seçmen taşıyorsunuz. Kamu görevini kötüye kullanma, resmi evrakta sahtecilikle süreç yürütülüyor.
Soru: Bu süreçte Erdoğan ile görüştünüz mü? Seçimden sonra bizi yüzlerce insan aradı, bize eksik pusula verdiler dediniz. Ak Partili'ler de vardı sandık başında bu konuda bir özeleştiriniz olur mu? Acaba itirazda geç mi kalındı?
Her seçimden sonra parti olarak değerlendirmelerimizi yaparız, öz eleştirilerimizi yaparız. Sayın Cumhurbaşkanı ile görüştüm. Bunlar bir daha ki seçimler için durumumuzu gözden geçirip eksik olduğumuz yerleri tamamlamak konusundaki hususlardır. Sandıkların başında görevler var; ben kimseyi suçlamak niyetinde değilim. Cumhur İttifakı olarak Beşiktaş, Silivri ve Maltepe dışında MHP girmediği için seçimlerde genellikle üye veren, üyeler iki tane memurdan oluştu. İttifak çerçevesinde düşündüğünüz zaman ağırlık diğer üyelerde görünüyor. Bunu itirazlarda görüyorsunuz. Oy mührü yuvarlağa basmamış, Ak Parti'nin üstüne basılmış . Bunun normalde Ak Parti adına geçerli sayılması lazım. Bu öyle mi oluyor? Olmuyor. Biz dikkat etmeliydik. Sandıklar genelde güven esasına dayanır. Dikkat etmesi gereken daha çok müşahitler.Yani baştan söylediğimi tekrar edeyim, bizim gözden kaçırdığımız veya fark edemediğimiz şeyi bu bir hileyse, usulsüzlük, organize kötülükse bunu masum göstermek. Esas olan işi düzgün yapmaktır. Maalesef iş düzgün yapılmamıştır. Sandık günü ve sonraki sayım sürecindeki 20’den fazla kanunlar uymayan yanlışlar tespit edilmiş ve tutanak altına alınmıştır.
Soru: Devlet Bahçeli'nin de tepki gösterdiği iki karşılaşmaya gitmesi siyaset gündeminde de yer aldı. Ne diyorsunuz bu konuda?
Amigolukla başkanlık olmak. Başkanlığı verecek olan YSK'dır. Seçimden sonraki sürecin sonuçlanmamasını sukûnetle beklemesidir. Benim tavsiyem odur. Bunun dışında yapılacak her türlü taşkınlık, toplumsal gerginlik sürece zarar verir.
Soru: Telefonla YSK'nın arandığı iddiası hakkında ne dersiniz?
Bizim Cumhurbaşkanı ve bakanlarla görüştüğümüz için YSK'yı aramışlar iddia o mu? İçişleri bakanı bu iddiayı ortaya koyanlarla ilgili suç duyurusunda bulundu. Ben bu ülkede başbakanlık yaptım, partimin kuruluşunda yer aldım. Bakanlarımla da görüşürüz, YSK'yı etkileme gibi bir ithamda bulunmak akla ziyan bir iştir.
Soru: Sayın AK Parti'nin kalelerinden biriydi. Fakat geçen seçimde Kadir Topbaş Mustafa Sarıgül'e 600 bin fark attı. Bu seçimde fark sıfıra indi. İzmir il başkanı başarısız gördü kendisini itiraz etti. istanbul il başkanı böyle bir şey düşünüyor mu?İmamoğlu'na mazbatası verilseydi ondan sonra olağanüstü itiraz hakkı verilseydi daha doğru olmaz mıydı?
"Büyükçekmece ile yapıldı o da karar bağlanmış değil. Onun hukuki cevabını Abdullah Bey daha iyi verir. Doğacak hukuki sonuç nedir?
AKP İstanbul Milletvekili Abdullah Güler: Bir ilçede siz mazbata diye adını öyle koyduk, mazbata kavramı kanunda geçmez. Geleneksel bir ifadedir. 22. madde çok açıktır. Büyükçekmece'de mevcut sandıkların tamamı geldi, ilçe seçim tutanakları açık, kim fazla oy aldıysa CHP adaylığı da verildi. Büyükşehir'de ne oldu? Tutanak hazırlanamazsa İmamoğlu'na mazbatayı nasıl vereceksiniz? Duyumlara göre mi vereceksiniz. Maltepe'de oy sayımı devam ediyor. Esenyurt'ta, Küçükçekmece'de devam ediyordu. Maltepe de bitince il birleştirme tutanağı oluşturulacak sonra mazbata kendisine verilecektir.
Soru: Maltepe'de sayımların durdurulması kararı şu an kaldırıldı. Yorumlarınızı alabilir miyiz?
AKP İstanbul Milletvekili Abdullah Güler: İlçe seçim kurulunun aldığı tedbir kararı YSK tarafından ortadan kaldırılamaz.
Soru: Şenocak ile aranızda sorunlar olduğu dillendiriliyor.
Görüyorsun işte yan yana oturuyoruz.
"Halka en fazla temas kuran benim. 90 günlük kampanyada bunun en büyük şahitleri de sizlersiniz. Sokağı hareketlendirme, alışkanlığı yeni değil. Bu alışkanlığın geçmişte de örneklerini gördük. Bunun hukuk devletinde yeri olmadığının herkesin bilmesi lazım. Muhalefetteki parti daha sorumlu hareket etmeli. Ve hukuka saygı göstermelidir. İstanbullunun da vatandaşlarımızın da beklentisi bu yöndedir.
"Dakika başı çıkıp her şeye açıklama yapmadım. İstanbullular söyleyeceğini söylemiştir. Bundan sonra seçimin itiraz süreci devam etmektedir. Hukuk içerisinde YSK, il ve ilçe seçim kurullarında yürütülmektedir. Bizim görevimiz onların işini zorlaştırmak ve baskı altına almak değildir.
Soru: Seçimler iptal ettirilebilir diyebilir misiniz?
Uzmanlarımız, arkadaşlarımız, il başkanlarımız bu çalışmayı yaptı. Tam kanunsuzluk olduğu gerekçesiyle müracaatı yapılacak. Şu aşamada söyleyebileceğim bundan ibaret.
Soru: Herhangi bir operasyon var mı?
Savcılıklar bu konuda bazı çalışmalar yapıyorlar. Büyükçekmece'de iki tutuklu var. Ama bu seçim sonrası gelişmelerle ilgili de hem Anadolu hem de İstanbul Başsavcılığı bir tahkikat yapıyor.
Ne York Times muhabiri: Bu seçimin her kim kazanmış olur sa olsun aradaki fark çok az olacak. Neden çok daha açık bir farkla kazanmadınız seçimi?
2014 seçiminde Ak Parti adayının oyundan daha fazla oy aldım. Bunun bilinmesini isterim. Biz düşük oy almış değiliz. Karşı adayın daha fazla oy almasının sebebi ittifakların oluşmasından kaynaklanıyor. En yakın 24 Haziran milletvekili seçimlerde partimizin aldığı oydan 278 bin oy daha fazla aldım. Demek ki daha düşük oy aldığımız meselesi gerçeği yansıtmıyor.
Soru: Böyle bir usulsüzlük nasıl yol bulabildi? HDP'nin aday göstermemesi, HDP'nin konsolide ettiği seçmenin İmamoğlu'na destek vermesi, İstanbul'daki Kürt seçmenle arzuladığınız temas kuramamanızın sebebi nedir? Arzuladığınız sonucu alabildiniz mi İstanbul'daki Kürt seçmenle?
Oylar atıldıktan sonraki sayımıyla ilgili süreçte polis gelip başında duracak değil. Sandık durumlarında asayiş durumu çıkarsa davet -üzerine gelir. İki şeyi birbirinden ayırmak lazım. Güvenlik sağlamada bir sorunumuz yok. Sorun sayım esnasındaki yolsuzluklar, usulsüzlükler. Ben bunların tamamına organize usulsüzlükler. Tabii seçim murdar olmuştur. Bu dolayısıyla beni de bağlıyor. Bu seçimlerde kim kazanırsa kazansın neticede, bu seçim çok konuşulacak. Onu söylemek istiyorum. Diğer bir konu da HDP. Biliyorsunuz Millet İttifakı ile beraber hareket etti. Biz baştan sona kadar projelere koştuk. İstanbullularla ilgili düşüncelerimizi konuştuk. Aldığımız sonuç bu kadar. Sadece bunu söyleyebilirim.
İstanbul teşkilatı yeni bir seçime hazır mı?
Demek ki CHP de Ekrem bey'in korosuna katılmış halde. İstiyorlarsa dağa taşa da yazsınlar. Kararı YSK verdikten sonra o unvanın bir anlamı vardır. YSK bu kararı vermeden bunu yazmak görmemişliktir. Teşkilatlar her zaman her şeye hazırdır. Teşkilatlarımızla ilgili bir sorun yoktur.
Partiler, Ak Parti de dahil seçimlerle ilgili değerlendirmelerini parti görevlilerini sandıklardan getirdiği sandık sonuç bilgisine göre partiler veri girişini daha hızlı yaparlar. Kamuoyuna bilgi vermeden partiler zaten aşağı yukarı soncunu ne olduğunu bilirler. AA bizim seçimleri idare eden bir ajans değildir. YSK da açıklamıştır, kendi kendine habercilikte bir mesafe katedebilmek saikiyle yaptığı bir çalışmadır. Neden kesinti olmuştur bunun cevabını veren ben değil Anadolu Ajansı olmuştu.
"Bunu ortaya çıkarmak işçin biz olağanüstü bir gayret gösteriyoruz. Yoksa mesele başkanlık değil. Birisi kazanacak. Diğerine düşen görev de onu takdir etmek, tebrik etmekten ibarettir. Ben de bunu yapacağımı söyledim. Keşke bu organize kötülüklerle anılan bir seçim olmasaydı."