Binali Yıldırım: Canlı bomba cenazesine katılanlar hesabını burunlarından lime lime gelene kadar verecekler

Binali Yıldırım: Canlı bomba cenazesine katılanlar hesabını burunlarından lime lime gelene kadar verecekler

Başbakan Binali Yıldırım, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile İzmir Valiliği’nin şehit aileleri için düzenlediği iftar programına katıldı. Yıldırım, HDP’li belediye başkanlarının canlı bomba cenazesine katılmasına atıf yaparak, “İnsanları canlı bomba olarak öldürenlerin cenazesine katılıp adeta Türkiye'ye meydan okumaya çalışanlar da bunun hesabını elbette lime lime burunlarından gelinceye kadar vereceklerdir” dedi.

Yıldırım, ”Herkes sunu bimelidir ki 79 milyon vatandaşıyla her türlü ihaneti şiddeti, terörü bertaraf edecek, her türlü tuzağı bozacak kudrete sahiptir Türkiye Cumhuriyeti. Şehitlerimizin aziz hatıraları her zaman bağımsızlığımızın, onurumuzun güvencesi olmaya devam edecektir. Onların aziz hatırası bize yüklediği sorumluluğu daha da arttıracaktır." dedi.

İftar sonrası yaptığı konuşmada Yıldırım, şehit yakınları ve gazilerle olmaktan büyük bahtiyarlık duyduğunu belirtti. 

 

"Türk milletini bu mukaddes yolundan asla döndürmeyecektir"

 

Şehitlerin tam huzura kavuşmasının bu topraklardan terörün kökünün kazınmasına bağlı olduğuna dikkati çeken Yıldırım, şöyle konuştu:

"Herkes emin, rahat olsun ki terör Türkiye'nin gündeminden çıkacaktır. 32 yıldır bizi meşgul eden bu anlamsız terör belası artık Türkiye'nin gündeminde kalmamalıdır. Barış ve huzur ülkemizin her köşesinde egemen oluncaya kadar bu operasyonlar da sürmeye devam edecek. Her vatandaşımızın yüzünün güleceği, doğuyla batının, kuzeyle güneyin kucaklaşacağı günleri inşallah hep birlikte göreceğiz. Bu milletin onurlu yürüyüşüne kasteden hiçbir plan Türkiye'yi, Türk milletini bu mukaddes yolundan asla döndürmeyecektir. Suç işleyen, cinayete ortak olan herkes mutlaka adalet önüne çıkarılacaktır.

 

"Terör örgütlerini taşeron olarak kullanan ülkelere mesajım var”

 

Şehitlerin tam huzura kavuşmasının bu topraklardan terörün kökünün kazınmasına bağlı olduğuna dikkat çeken Yıldırım, şöyle konuştu:

"Herkes emin, rahat olsun ki terör Türkiye'nin gündeminden çıkacaktır. 32 yıldır bizi meşgul eden bu anlamsız terör belası artık Türkiye'nin gündeminde kalmamalıdır. Barış ve huzur ülkemizin her köşesinde egemen oluncaya kadar bu operasyonlar da sürmeye devam edecek. Her vatandaşımızın yüzünün güleceği, doğuyla batının, kuzeyle güneyin kucaklaşacağı günleri inşallah hep birlikte göreceğiz. Bu milletin onurlu yürüyüşüne kasteden hiçbir plan Türkiye'yi, Türk milletini bu mukaddes yolundan asla döndürmeyecektir. Suç işleyen, cinayete ortak olan herkes mutlaka adalet önüne çıkarılacaktır.

Bu vesileyle belirtmek isterim ki çok yönlü yürüttüğümüz çalışmalar her geçen gün netice almaya başlamıştır. Terörü, terör örgütlerini taşeron olarak kullanan ülkelere de buradan bir mesajım var. Biz bu terörü halledeceğiz ama siz bunlara destek verdiğiniz için bir gün bu büyük milletin yüzüne bakamayacak hale geleceksiniz."

 

"Hesabı lime lime burunlarından gelinceye kadar verecekler"

 

Ankara Kızılay'da otobüs bekleyen masum insanları, İstanbul Vezneciler'de dükkanını açmaya başlayan güzel insanları canlı bombalarla katleden teröristlerin hiçbir insani değerin savunucusu olamayacağını vurgulayan Başbakan Yıldırım, "Onlar unutmasın ki insanları canlı bomba olarak öldürenlerin cenazesine katılıp adeta Türkiye'ye meydan okumaya çalışanlar da bunun hesabını elbette lime lime burunlarından gelinceye kadar vereceklerdir. Milletimiz, vatandaşlarımız en kısa zamanda hiçbir değer gözetmeyen bu cinayet şebekelerinin bertaraf edildiğini mutlaka görecek." diye konuştu.

Teröre verilecek en güzel cevabın İzmir'de bir araya gelen bu birlik, kardeşlik iklimi olduğunu dile getiren Yıldırım, "Türkiye 78 milyon vatandaşıyla, tek vatan, tek millet, tek devlet ve tek bayrak altında ilelebet yaşamaya devam edecektir. Aziz şehitlerimize buradan söz veriyoruz, 81 vilayetimizle 79 milyon insanımızla daima bir olacağız, daima birlikte Türkiye olacağız. Türkiye demokrasiden, hukutan, birlik ve beraberlikten, medeniyet yürüyüşünden asla vazgeçmeyecek. Bu bizim ecdadımıza, şehitlerimize, sizlerin şahsında milletimize olan sözümüzdür." ifadelerini kullandı.

 

"Şehitler ve yakınları gündemde olduğunda mevzuat teferruattır”

 

Türk bayrağının hilalinin bağımsızlığı, renginin ise şehitlerin kanını sembolize ettiğini, her bir şehidin de kalplerde yıldız gibi parladığını ifade eden Yıldırım, şöyle konuştu:

"Onun için şehitlerimizin hatırasını sonsuza kadar yaşatmak hepimizin en büyük vatandaşlık borcu olduğu gibi Türkiye Cumhuriyeti devletinin de en önemli görevidir. Şehitlerimizin acılarını hafifletmek, hayatlarını kolaylaştırmak için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bünyesinde Şehit Yakınları Dairesini kurduk. Hak sahiplerinin atamaları, özellikle son 2 yılda çok daha kısa sürede gerçekleşmeye başladı. Yılda 2 sefer atama yapılırken bundan böyle bakanımıza verdiğimiz talimatla şehit yakınlarımızın atamalarında bu kural değişti. Hiç beklemeden, hemen atamaları gerekleşecek. Şehitler ve yakınları gündemde olduğunda mevzuat teferruattır, asla ve asla mevzuatın arkasına sığınmayacağız, sığınanlara da müsamaha göstermeyeceğiz. Bugüne kadar 30 binin üzerinde şehit yakınının atamasını gerçekleştirdik, onlara sahip çıkmanın gayreti içinde olduk."

 

Anayasal güvence

 

Şehitlerin ana, babaları, eşleri, çocukları ve yakınlarının Türkiye Cumhuriyeti'nin teminatı altında olduğunu belirten Binali Yıldırım, bu konuda hükümet olarak devletin büyük imkanlarını kullanmaktan kaçınmadıklarını, kaçınmayacaklarını dile getirdi.

Devletin şefkat ve himayesinden gazi ve şehit yakınlarının emin olmasını isteyen Yıldırım, şöyle devam etti:

"Son 14 yılda çok önemli çalışmaları hayata geçirdik. 2010 yılında gerçekleşen halk oylamasıyla bir anayasa değiştirdiğimizi biliyorsunuz. Bu değişiklikle getirdiğimiz bir madde çok önemlidir. Şehit yakınları ve gaziler için alınacak tedbirlerin, eşitlik ilkesine asla aykırı sayılamayacağını anayasal güvenceye aldık. Şehitlerimize yapılacak her şey, bir ülke, bir memleket vazifesidir, bir vefa görevidir. Şehit yakınlarımızın, gazilerimizin durumlarını kademe kademe daha da iyileştirmeyi hedefliyoruz ve bunun gayreti içindeyiz."