Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, 1-30 Ocak 2014 tarihleri arasında ceza infaz kurumlarında tutuklu olarak bulunan 100 kişiye toplam 114 hücre cezasının verildiğini açıkladı. Bozdağ, “Hücre cezasının, hangi eylemler nedeniyle verildiğine ilişkin verinin bulunmadığı anlaşılmıştır” dedi.
Bakan Bozdağ, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu'nun Balıkesir Kepsut Cezaevi'nde mahpus Devrim Erdem'le ilgili işkence gördüğü, tecrit uygulandığı ve parmaklarının kırıldığı iddialarına ilişkin yazılı soru önergesini yanıtladı.
Bakanın, bakanlıktan gelen bilgilerle verdiği yanıta göre, Devrim Erdem adlı hükümlü, olay günü görevli personeli tehdit ediyor ve hakaret ediyor. Koğuşun yakılması için arkadaşlarını kışkırtıyor. Agresif davranışlar sergileyince koğuştan çıkarılıyor. Tekrar koğuşuna getirilmek istendiğinde ise görevli personele saldırıyor ve kafasını sağa ve sola vuruyor.
Bakan Bozdağ, Kendisine zarar vermesini engellemek amacıyla ellerinin kelepçelendiği, bu sırada kafasını odanın demir kapısına vurmaya başlaması nedeniyle görevli personelce zor kullanma yetkisi kullanılarak rizikosuz bireysel yaşam odasına yerleştirildiğini" söyledi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın, CHP'li Tanrıkulu'nun soru önergesine verdiği yanıtın bazı bölümleri şöyle:
- Süngerli oda olarak tabir edilen odalar tavan, taban ve duvarları sünger ile kaplı, branda ile muhafaza altına alınan; burada bulunan hükümlü ve tutukluların kapalı devre kamera sistemiyle takip ve kontrol edilebildiği, aynı zamanda bu görüntülerin kayıt altına alındığı; hükümlü ve tutukluların insani ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için temiz su tesisatı, kirli su tesisatı ve havalandırma tesisatı bulunan; hükümlü ve tutukluların kendilerine, arkadaşlarına veya kurum personeline zarar vermelerini engellemek amacıyla geçici olarak alındıkları odalardır.
Hükümlü ve tutuklular, kendilerine ve başkalarına zarar vermemeleri amacıyla, sakinleşinceye kadar, tedbir amaçlı ve geçici süreyle bu tür odalara alınabilmektedir. Süngerli odaya alınma işlemi bir ceza olmayıp, geçici süreli bir tedbir şeklidir.
- Balıkesir Cumhuriyet Başsavcılığıyla yapılan yazışmaya verilen cevapta; Soru önergesinde adı geçen hükümlünün; olay tarihinde görevli personeli tehdit ve hakaret etmesi, koğuşta kalan diğer hükümlü ve tutukluları koğuşu yakmaları yönünde kışkırtması, görevli personelce yapılan tüm uyarı ve telkinlere kayıtsız kalarak agresif davranışlar sergilemeye devam etmesi nedenleriyle kendisiyle görüşülmek üzere koğuştan çıkarıldığı, gerekli görüşme yapılarak uyarı ve telkinlerde bulunulduğu ve tekrar koğuşuna götürülmek istenildiğinde görevli personele saldırmaya ve kafasını sağa sola vurmaya başlaması üzerine kendisine zarar vermesini engellemek amacıyla ellerinin kelepçelendiği, bu sırada kafasını odanın demir kapısına vurmaya başlaması nedeniyle görevli personelce zor kullanma yetkisi kullanılarak rizikosuz bireysel yaşam odasına yerleştirildiği,
- Bahsedilen hükümlünün, sakinleşmesinden sonra aynı gün içinde kolundaki kelepçenin çıkarılarak oda ve koğuş yerleştirilmesinin yapılabilmesi için rizikosuz bireysel yaşam odasından çıkarıldığı, ancak başka hiçbir koğuşta kalmayacağını belirterek ısrarla eski kaldığı bölüme gitmek istemesi ve tüm uyarı ve telkinlere kayıtsız kalarak agresif davranışlar sergilemeye başlaması nedeniyle tekrar rizikosuz bireysel yaşam odasına alındığı, daha sonra İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığının kararıyla suç türüne uygun koğuşa yerleştirildiği,
- Adı geçenin aile hekimi tarafından muayene edilerek hakkında genel adlî muayene raporu düzenlendiği, parmaklarının kırık olması ile ilgili herhangi bir tespite rastlanılmadığının bildirildiği,
- Ayrıca, hükümlünün 10/01/2014 tarihinde sağ el bileğinde hassasiyet ve ağrı şikâyetine istinaden 112 acil servisin çağrıldığı, âcil tıp teknisyeni tarafından Kep sut Devlet Hastanesine şevkinin sağlanarak muayenesinin yapıldığı, durumunun acil olmadığı ve miyalji tanısı ile reçete düzenlendiği, rizikosuz bireysel yasam odasında bulunduğu esnada revire çılana talebinin olmadığı ve soru önergesinde yer alan iddialarının gerçeği yansıtmadığı,
- Adı geçenin 21/01/2014 tarihinde 10 dakika ailesi ile haftalık telefon görüşmesi yaptığının tespit edildiği,
- Hükümlü ve yakınlarının şikâyet dilekçeleri gereğince yapılan disiplin soruşturması sonucunda, ceza infaz kurumu görevlileri hakkında 14/02/2014 tarihli kararla disiplin soruşturması açılmasına yer olmadığına dair karar verildiği, adlî yönden ise görevli personel ve hükümlü hakkında Kepsut Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğu, bildirilmiştir.
- Bakanlığımız kayıtlarının incelenmesinden, 01-30 Ocak 2014 tarihleri arasında ceza infaz kurumlarında tutuklu olarak bulunan 100 kişiye toplam 114 hücre cezasının verildiği, hücre cezasının, hangi eylemler nedeniyle verildiğine ilişkin verinin bulunmadığı anlaşılmıştır.