Başbakan Erdoğan'ın Avusturya'nın başkenti Viyana'da Türk vatandaşlarına hitap ettiği konuşmasında, Türkiye'nin Gezi süreci, 17 ve 25 Aralık'ı yaşadığını belirterek, "Ne diyordu “hala anlamıyor musun mesele ağaç değil” bunu diyen neydi? Sözde sanatçı, sevsinler sizin gibi sanatçıyı, ne sanatçısı" diye konuştu.
Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle: “77 milyon sizlerle her zaman iftihar ettik. Rabbim sizlerden razı olsun. Rabbim helal rızk peşinde gurbette verdiğiniz mücadelede her zaman yar ve yardımcınız olsun. Allah kardeşliğimizi muhabbetimizi daim eylesin. Burada şunu özellikle ifade etmek istiyorum. Bizler Kanuni Sultan Süleyman’ın torunlarıyız. Bizler Dördüncü Mehmet gibi kahramanların mirasçılarıyız. Biz bugün Viyana’ya gönüller kazanmak için geldik. Bizden hiç kimsenin korkmasına çekinmesine tedirgin olmasına gerek yok. Biz Avusturya’da Almanya’da, Avrupa’nın tüm ülkelerinde emeğiyle barış ve dostluk mesajlarıyla var olan bir milletiz. Şurada Viyana’nın ortasından geçen Tuna Nehri tarih boyunca İstanbul’a akmıştır. Bugün de İstanbul Boğazı’na akıyor. Bizler aynı nehrin Tuna Nehri’nin etrafında büyümüş dost milletleriz, dost ülkeleriz.”
“Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı’nın Avusturya’ya gelip buradaki vatandaşlarıyla kucaklaşmasından muhabbet etmesinden kimse farklı manalar çıkarmasın. Bundan yaklaşık 1 ay önce 24 Mayıs’ta Almanya’nın Köln şehrine gittik. Köln Arena’da on binlerce vatandaşımızla hasret giderdik. Aylar öncesinden çok çirkin bir kampanya başlattılar. Kardeşlerim şunu unutmayın. Kim olursanız olun, kim olursak olalım. Sevenlerimiz olduğu kadar sevmeyenlerimiz de olacaktır. Herkesin bizi sevme mecburiyeti yoktur, saygı duyma mecburiyeti de yoktur. Ama biz icraatlarımızla en güzel cevabı vermek zorundayız.”
“Alman medyası üzerinden çirkin münasebetsiz üstelik de ırkçı manşetlerle mesajlar verdiler. Peki ne oldu? 24 Mayıs’ta gittik, salon toplantımızı büyük bir coşkuyla yaptık. Biz ülkemize döndük, oradaki vatandaşlarımız da evlerine döndüler. En küçük bir gerginlik olmadı, itişme kakışma olmadı. Anadolu Trakya insanına yakışan biçimde vakarla sağduyuyla, Almanya’daki gurbetçilerimiz başbakanlarını bağırlarına bastılar. Olay bu.”
“Türkiye’de Gezi olayları yaşadık değil mi? 17 Aralık olaylarında yaşadıklarımızı biliyorsunuz, 25 Aralık’ı biliyorsunuz. Ne diyordu “hala anlamıyor musun mesele ağaç değil” bunu diyen neydi? Sözde sanatçı, sevsinler sizin gibi sanatçıyı, ne sanatçısı. Mesele ağaç değil diyordu, çünkü bunu diyemez ki, 12-13 ağacı alıyorsun başka yere dikiyorsun. Biz iktidarımızda 3 milyar fidan ve ağaç dikmiş bir iktidarız. Kardeşlerim biz çevreci bir iktidarız bunu böyle biliniz.”
“Geçen gün bir Başbakan ziyaretimizdeydi. Bana aynen şu ifadeyi kullandı. ‘Uzun yıllar oldu’ dedi, ‘İlk defa geliyorum. Ankara’nın ne kadar yeşillendiğini gördüm’ dedi. Tanıyamamış. ‘Her şeyin değiştiğini gördüm’ dedi.”
"İşte şimdi Irak. Şu anda Irak yanıyor. İnsanlık dramı yaşıyor. İnsanlar bir kez daha evlerini şehirlerini terk ediyor. Çocuklar ölüyor, kadınlar ölüyor, masum siviller hayatını kaybediyor. Dünya, Avrupa yine seyrediyor. Biz o ateşi söndürmek için, ateşin üzerine gidiyor, Irak’taki herkese durun siz kardeşsiniz diye uyarılarımızı yapıyoruz. Ne demek Sünni, ne demek Şia? Yahu siz Müslüman değil misiniz? Bir insan Şii olduğu için öldürülmez, Sünni olduğu için öldürülmez, kefenler giyip yollara çıkılmaz. Kim sizi vatanınızdan kovuyor? Kimse. Peki sizin yaptığınız nedir? Yakışıyor mu? Biz hakkın tarafında her zaman mazlumun tarafında olduk, olmaya devam edeceğiz."
"Biz Ortadoğu'ya baktığında petrol görenlerden değiliz ve asla olamayız. Biz Ortadoğu'ya baktığımızda insan görüyoruz, kardeşlerimizi görüyoruz. Biz Ortadoğu'ya baktığımızda bir medeniyetin izlerini, ilmin, irfanın, hikmetin iklimini görüyoruz. Biz Ortadoğu'ya baktığımızda birileri gibi petrol değil Hz. Ali'nin, Hz. Hüseyin'in, Hasan'ın hatırasını görüyoruz"