Bloomberg haber ajansı, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) talimatıyla son iki yıl içerisinde Türkiye'deki özel bankalarda görev yapan en az 11 üst düzey yöneticinin görevine son verildiğini öne sürdü. BDDK, yazılı bir açıklama yaparak haberi yalanladı.
Ajans, "Türkiye'de üst düzey bankacılar düzenleyici kurumun talimatıyla kovulduklarını söylüyor" başlıklı haberi için, halka açık özel bankaların Kamuoyu Aydınlatma Platformu'na (KAP) son iki yıl içerisinde yaptıkları görev değişikliklerini incelediğini yazdı.
Ajans, görevinden ayrıldığı tespit edilen 11 üst düzey yönetici ile görüştüklerini ve bu isimlerden biri hariç tamamının adını vermeden konuşmayı tercih ettiğini belirtti.
Haberde adının açıkça yer almasını kabul eden tek isim olan Akbank'ın Hazineden Sorumlu eski Genel Müdür Yardımcısı Kerim Rota, adının yazılmasını kabul etme gerekçesini, "Benim için konuşma vakti geldi" dedi.
2017 yılında Akbank'taki görevinden ayrılan Rota, geçen hafta eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun liderliğinde kurulan Gelecek Partisi'nin kurucu üyeleri arasında yer alıyor.
Bloomberg, konuştukları bankacıların hükümetin ekonomik programını hayata geçirmek için baskı taktikleri ve hukuki tehditlerin yanı sıra kendisine yakın isimleri kullandığını söylediklerini aktardı.
Bankacılar, özel sektörün artık herhangi bir müdahale ile karşılaşmadan iş yapamaz hale geldiğini ve bono ile döviz piyaslarının da devlet müdahalesiyle zayıfladığını öne sürdü.
Bloomberg'in araştırmasına göre, Rota'nın ardından 2018 başında liranın dolar karşısında tüm zamanların en düşük düzeylerine indiği çalkantıların yaşandığı Ağustos ile Ekim 2018 döneminde de altı üst düzey banka yöneticisi görevden ayrıldı. 2019 yılında ise görevden alınan üst düzey yöneticisi sayısı üç oldu.
Haberde, son olarak kısa bir süre önce görevden alınan bir genel müdür yardımcısının da Eylül ayında hükümetten bir temsilcinin de bulunduğu, Uluslararası Para Fonu'ndan (IMF) gelen bir heyetle yapılan toplantıda BDDK'nin sorunlu alacaklara ilişkin tahminlerinin çok düşük olduğu yönündeki değerlendirmesinin ardından BDDK'nın talimatıyla görevden alındığı iddia edildi.
Bir başka üst düzey yönetici de ajansa yaptığı açıklamada, Ağustos 2018'deki kur krizinin ardından herhangi bir neden gösterilmeden işten çıkartıldığını söyledi. Yönetici, çalıştığı bankanın CEO'su tarafından bir pastaneye davet edildiğini, burada kendisine işine son verilmesi konusunda BDDK'dan talimat geldiğini ve e-posta hesabının da hemen kapatıldığını aktrdı.
Aynı yönetici, kendisinin işten çıkartılmasının ardından hükümete yakın şirketlere krediler verilmeye başlandığnı da sözlerine ekledi.
Bir başka yönetici de, "istifa" ettiğinin açıklanmasının ardından kariyerinin zirvesinde olduğu için birçok iş arkadaşının şaşırdığını ancak kendisinin BDDK'nın bankanın sahibine verdiği talimatla işten çıkartıldığını ifade etti.
Bloomberg'e konuşan bankacılar, özel bankalarda yalnızca üst düzey isimlerin değil, daha alt pozisyonlarda görev yapan kişilerin de BDDK talimatıyla işten çıkartıldığını ancak bunların KAP'a bildirim zorunluluğu olmadığı için kamuoyuna duyurulmadığını da söyledi.
BDDK, haberin dün Bloomberg tarafından yayınlanmasının ardından yazılı bir açıklama yaparak, haberi yalanladı. BDDK, Bloomberg'in "kurumumuzu itham eden dedikodu mahiyetinde yalan ifadelerle asılsız haberler" yayımladığını belirtti.
Açıklamada "Kurumumuzun konu edildiği, herhangi bir somut bilgi ve belgeye dayanmayan dedikodu ve yalanlar hiçbir şekilde kabul edilemez. Zira Banka Genel Müdür ve Yardımcılarının banka üst yönetiminde üstlendikleri görev ve yetkilerin hassasiyeti nedeniyle 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun (Kanun) 25 inci maddesinde Basel standartlarına uyumlu diğer ülke uygulamalarına benzer şekilde Bankaların Genel Müdür ve Yardımcıları için özel öğrenim ve mesleki deneyim şartı aranmış ve genel müdürlüğe ve yardımcılıklarına atanacakların, bu şartları taşıdıklarını gösteren belgelerle birlikte Kuruma bildirilmesi gerektiği ifade edilerek söz konusu bildirimden itibaren yedi iş günü içinde Kurumumuzca olumsuz görüş bildirilmemesi durumunda ilgili kişilerin atamalarının yapılabileceği hükme bağlanmıştır" denildi ve şunlar eklendi:
"Bu bağlamda, bahse konu asılsız habere ilişkin olarak tüm yasal haklarımız sonuna kadar kullanılacaktır. Zira söz konusu habere konu kişinin kendi kişisel menfaatleri için ortaya attığı dedikoduların ana dayanak yapılarak haberleştirilmesinin gazetecilikle uzaktan yakından ilgisi bulunmamaktadır.
"Kurumumuzu itham edici mahiyette, gerçeğe aykırı ve dedikodu niteliğindeki ifadelere ilişkin olarak bankalarımızın ve ekonomimizin itibarını kırabilecek veya sektörümüze zarar verebilecek nitelikteki benzer yayınlar ve şahsi meseleleri için kurumumuzu itham eden kişi ve/veya kişiler hakkında bundan sonra da gerekli yasal yollara başvurulacağı tabiidir."