Bodrum Milas’ta kadınları ünlü bir şirketin adını kullanarak seks işçiliğine zorlayan, cinsel saldırıda bulunan ve darp eden çeteyle ilgili yargıya başvuran çetenin mağduru Sibel Y., Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığı'nın soruşturma dosyasında yapılması gereken hiçbir şeyin yapılmadığını tespit ettiğini, çetenin korunduğuna ilişkin şüpheleri olduğunu söyledi.
Bianet’e konuşan Sibel Y.’nin ifadelerine göre yarı zamanlı iş bulmak için form bıraktığı bir internet sitesinde 29 Şubat tarihinde Mutlu E. isminde bir erkek kendisine gece saatlerinde iş bulma sitesinden ısrarlı mesajlar göndermeye başladı.
Mutlu E. yaptıkları işi ‘’balık yemi satışı’’ olarak ifade edince Sibel Y. iş görüşmesini kabul etti. Sibel Y. ailesinin de çetenin sahibi olduklarını iddia ettikleri şirketi araştırdığını ve çok büyük ve önemli bir şirket olduklarını öğrendikten sonra iş görüşmesine gitmeye ikna olduğunu belirtti. İlk iş görüşmesini, şirketinin dayısına ait olduğunu ve iş görüşmelerini kendisinin yaptığını söyleyen Mutlu E. ile yapan Sibel Y. işe başlaması hakkında ailesine danışacağını Mutlu E.’ye söyledi. Görüşmenin ardından aramaların kesilmediğini ve sürekli ‘’Boydan fotoğraflarını at, Facebook fotoğraflarını herkese açık yap’’ gibi taleplerin olduğunu belirten Sibel Y. Mutlu E.’nin taleplerinden hiçbirini yerine getirmediğini söylüyor. Olayın ardından rahatsız olan Sibel Y. abilerinin “Sağlam bir firma, güzel bir firma, çok da büyük bir holding, git” demesi üzerine ikinci görüşmeye gitmeye ikna oluyor.
İkinci görüşmede Mutlu E. ‘’şirketi sahibi’’ olan dayısıyla Sibel Y.’yi görüştürmek istediğini söylüyor ve Sibel Y.’den arabaya binmesini istiyor. İlk başta teklifi reddeden Sibel Y. arabada sonradan ‘’şirketin yöneticisi’’ olarak tanıtılan bir kadının daha olduğunu söyleyen Mutlu E.’nin ısrarı üzerine araca biniyor. Yolda farklı yöne gidildiğini fark eden Sibel Y. nereye gittiklerini soruyor. Mutlu E. “Dayım çiftliğe geçmiş, seninle orada görüşecek” cevabını alıyor.
Çiftliğe vardıklarında alkollü bir sofranın kurulmuş olduğunu gören Sibel Y., Murat E.’ye durumdan rahatsız olduğunu belirtiyor fakat Murat E. dayısının alkolü çok sevdiğini söylüyor. Eve gitmek istediğini söyleyen Sibel Y.’yi kolunu sıkarak ‘’Artık buradan çıkamazsın’’ diye tehdit eden Mutlu E. Sibel Y.’yi zorla tutuyor.
Alkol almadığını ve hiçbir şey yiyip içmediğini söyleyen Sibel Y. eve gitmek istediğini ısrarla söylüyor fakat Mutlu E. 50 bin TL para teklif ediyor, para istemediğini ve gitmek istediğini ısrarla belirten Sibel Y. zorla tutulmaya devam ediyor. Mutlu E., ‘’Bu saatten sonra buradan dışarı çıkamazsın ancak benim istediklerimi yaparsan çıkarsın’’ dedikten sonra Sibel Y.’yi darp ediyor.Ailesini arayarak yardım çağırmaya çalışan Sibel Y.’nin iki telefonu da elinden zorla alınıyor. Sibel Y. cinsel saldırıya maruz kalacağını düşünerek üç kere kaçmaya çalışıyor. Darp edildiği sırada bayılan Sibel Y. ayıldıktan sonra Mutlu E.’nin “Kalk üstünü giyin. Seni şimdi bir adama teslim edeceğim, senin tüm hayatın gidecek, n bana çok pahalıya mal oldun” dediğini duyuyor. Kıyafetleri yırtık ve yaralar içinde dışarıda koşmaya başlayan Sibel Y. bir benzinliğe sığınıyor ve ailesinin avukatını arıyor.
Karakola giderek olayı anlatan Sibel Y. suçlu muamelesi gördüğünü ifade ediyor. Vücudundaki darp izleri ve tüm raporlara rağmen Mutlu E.’nin gözaltına alınmasının ardından serbest bırakıldığını söylüyor. Sibel Y. çiftlikte bulunan diğer kişilerin de isimlerini veriyor fakat onlar da gözaltına alınıp ifade verdikten sonra serbest bırakılıyor. Verdiği ifadede Sibel Y. ''“Siz beni bir fuhuş operasyonu sırasında yakalasaydınız, ben suçlu olacaktım. Çünkü fuhuş yapıyorum. Nasıl düştün, kimler düşürdü zerre sorgulamayacaktınız" ifadelerini kullanıyor.
Olayın ardından üç hafta kekeme kalan ve hafızasının yüzde kırkını kaybeden Sibel Y.’nin ifadesine göre dosyada hala bir ilerleme yok. Abileriyle birlikte çeteyi araştırmaya başlayan Sibel Y. Milas’taki kayıp kız çocuklarının ve kadınların da bu çete tarafından kaçırıldığını ve başka illere satıldığını öğrendiğini söylüyor. Başka kadınları bu çetenin elinden kurtarmak istediğini söyleyen Sibel Y. savcılığın dosyaya ek olarak bir şey koymadığını ve dosyadaki her delilin kendisi tarafından toplandığının altını çiziyor. Süreç içerisinde hala tehditler aldığını söyleyen Sibel Y. hala kimsenin tutuklanmadığını belirtiyor.
Sibel Y.’nin avukatı Eren Keskin konuyla ilgili ‘’Maalesef bu çete içinde devlet görevlileri de var. O yüzden kapatılıyor diye düşünüyorum. "Bodrum Savcısı’nın 'Yetkisizlik Kararı' var. Tekrar Milas’a göndermiş. Aslında "Araştırmanı yap, dosyayı bana öyle gönder" diyor. Güzel bir şey yapmış. Savcının tespitleri doğru. Dosyada çok ciddi eksiklikler var. Milas gibi bir yerde böyle bir çete var, bana göre suç örgütü. Bizim başvurucumuz dışında başka mağdurlar da var. Bu kişilere kendisi ulaşmış. İstanbul Sözleşmesi’ne göre mağdurun açısından bakılmalı. Ama böyle bir durum yok. Özellikle Milas Savcılığı’nın bağımlı bir davranış tarzını görüyoruz. Dosyada çok ciddi bir şiddet var. Şiddete rağmen tutuklanmıyor, inanılır gibi değil. Üstelik her şiddet, başka şiddetin habercisidir. Başka kadınların hayatları da tehlikede. Biz acilen tutuklanması için başvuru yapacağız. Gördüğünüz gibi olayda mağdur kadın savcı gibi çalışıyor. Biz herkesi göreve davet ediyoruz" dedi.
Sürekli travma yaşadığını belirten Sibey Y. yaşadığı yerden ayrılıyor. Şu anda Aile , Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na bağlı Şiddet Önleme Merkezi’nde (ŞÖNİM) kaldığını söylüyor.