Boğazı kesilerek öldürülen 15 yaşındaki Çağla'nın davasında zaman aşımına bir gün kaldı: Mahşere kalmasın!
Türk Kadınlar Konseyi Derneği (TKKD) Adana Şube Başkanı avukat Meryem Türktekin, İstanbul'un Şişli ilçesindeki evinde, 20 yıl önce, boğazı kesilerek öldürülmüş halde bulunan 15 yaşındaki Çağla Tuğaltay'ın katil zanlısı ya da zanlılarının halen bulunamadığını bildirerek, zaman aşımı süresinin 5 Haziran'da, yarın dolacağını belirtti.
Türktekin, "Tecavüz ve taciz sonucu vahşice katledilmiş kız çocuklarımızın faili meçhul dosyalarının aydınlığa kavuşturulmasını, zaman aşımına uğratılmamasını istiyoruz" dedi.
Çağla Tuğaltay, 5 Haziran 2000'de, okulundan geldiği İstanbul Şişli'deki evinde, yalnız olduğu sırada kimliği belirlenemeyen kişi ya da kişilerce boğazı kesilerek öldürüldü. Yapılan tüm araştırmalara rağmen liseli Çağla'nın katil zanlısı ya da zanlıları bulunamadı. 20 yıldır faili meçhul kalan cinayet dosyası, 5 Haziran günü yani yarın zaman aşımına uğrayacak.
"Zaman aşımı suçlu için kaçıştır"
Türk Kadınlar Konseyi Derneği (TKKD) Adana Şube Başkanı avukat Meryem Türktekin, bu tür dosyaların zaman aşımına uğramasının vicdanları rahatsız ettiğini ve suçlular için bir kaçış noktası olduğunu söyledi. Çağla Tuğaltay gibi öldürülen Hande Çinkitaş (12),Gizem Sel (10),Damla Çelik (12) ve Nigar Kevser Şahin'in (12) de faillerinin bulunamadığını kaydeden Türktekin, "Bu çocuklarımızın da ölümünden sorumlu kişiler henüz bulunamadı" dedi.
"Bu durum vicdanları sızlatır"
Çağla Tuğaltay cinayetinde yarın, zaman aşımı süresinin dolacağını belirten avukat Meryem Türktekin, "Bu tür dosyalarda şüpheli olabileceği düşünülen herkesin, Cumhuriyet savcıları huzurunda ifade vermesi gerekiyor. Bu şekilde dosyaların zaman aşımı süresi, 20 yıldan 30 yıla çıkabilir. Bu dosyalarda zamanaşımı nedeniyle takipsizlik kararı verilmesi kamu vicdanını sızlatır. Bu dosyalar toplumsal travmalara ve davranış değişikliklerine neden olmuş önemli dosyalardır, zamanaşımına uğratılmaması gerekir" diye konuştu.
Dosyanın kapatılmaması çağrısı
Olayla ilgili tüm delillerin günümüz teknolojisi ile yeniden incelenmesi gerektiğini ifade eden Türktekin, konunun aydınlatılması ve dosyanın kapatılmaması çağrısında bulundu.