Bosna Hersek'in başkenti Saraybosna'da, Yüksek Temsilci Christian Schmidt'in, "dayatma" ile seçim yasasında değişiklik yapacağı iddiası üzerine gösteri düzenlendi.
Bosna Hersek Yüksek Temsilcisi Schmidt'in "Bonn yetkilerini" kullanarak, uzun zamandır tartışmalara sebep olan seçim yasasını, dayatma yoluyla değiştireceğine yönelik haberler üzerine başkent Saraybosna'daki Yüksek Temsilcilik Ofisi (OHR) önünde binlerce kişi toplandı.
Protestoya, Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Sefik Dzaferovic ve birçok siyasi partinin lideri de katıldı.
Gösteride, "OHR'nin rolü Bosna'yı yok etmeye değil, inşa etmeye ve korumaya yardımcı olmaktır" yazılı pankartlar açıldı.
Ülke basınında, Schmidt'in 2 Ekim'de yapılacak seçim öncesi Bosna Hersek'te gerçekleşemeyen seçim yasası reformunu kendi üzerine aldığı ve sahip olduğu "Bonn yetkileri" sayesinde de söz konusu yasayı "dayatacağı" iddia edildi.
Yeni seçim yasasının içeriğine ilişkin net bir bilgi paylaşılmazken, Schmidt ve OHR konuya ilişkin resmi bir açıklama yapmadı.
Yerel medyada ayrıca, Bosna Hersek'te yeni bir krizin oluşmasına neden olan seçim yasasına ilişkin resmi açıklamanın yarın Schmidt tarafından yapılacağı belirtiliyor.
Bosna Hersek'te 1992-1995'te yaşanan savaşı sonlandıran Dayton Barış Antlaşması gereği ülkede Boşnak, Hırvat ve Sırp üç kurucu halk bulunuyor.
Cumhurbaşkanlığının biri Boşnak diğeri Hırvat halkından olmak üzere iki üyesi, ülkenin iki entitesinden biri olan Bosna Hersek Federasyonu'ndaki vatandaşlar tarafından, üçüncü üye ise Sırp Cumhuriyeti entitesinde yaşayan vatandaşlar tarafından seçiliyor.
Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Hırvat Üyesi Zeljko Komsic'e karşı kaybeden Hırvat Demokrat Birliği Bosna Hersek (HDZ BIH) lideri Dragan Covic, Komsic'in Bosna Hersek Federasyonu'ndaki Boşnakların oylarıyla seçildiğini iddia ederek ülkede yeni bir seçim yasası reformu talebinde bulunmuştu.
Bosna Hersek'in başkenti Saraybosna'da, Avrupa Birliği (AB) delegasyonu eşliğinde başlatılan seçim yasası reformu müzakereleri, Boşnak ve Hırvat partileri arasında uzlaşı sağlanamadığı için sonuç alınamadan sona ermişti.