İngiltere'de ana muhalefetteki İşçi Partisi'nin etkili siyasetçilerinden Sir Keir Starmer, önümüzdeki hafta Parlamento'nun tatilden dönmesiyle birlikte, İngiltere'nin AB'den anlaşmasız bir şekilde ayrılmasının önüne geçmek için bir yasa çıkarmayı planladıklarını açıkladı.
Kabinede yer alan bakan Michael Gove ise, çıkması durumunda bu yasaya uyacakları konusunda bir garanti vermedi ve "Önce yasada ne olacağına bakalım" dedi.
Gove, hükümetin İngiltere'nin AB'den anlaşmasız bir şekilde ayrılmasına yönelik çabalarının olmadığını, amaçlarının bir anlaşmaya varmak olduğunu söyledi.
İşçi Partisi'nin Brexit politikalarından sorumlu olan Sir Keir, yasada AB'den ne uzunlukta bir erteleme talep edileceği konusunun ikincil öneme sahip olduğunu, önceliklerinin bu tarihi ertelemek olduğunu belirtti.
Başbakan Boris Johnson ise bu yasaya destek olmayı düşünen Muhafazakar milletvekillerine "Ya benim yanımda olmayı tercih edeceksiniz ya da İşçi Partisi lideri Jeremy Corbyn'in" uyarısında bulundu.
İngiltere'de yayımlanan The Sun gazetesinde, Başbakan Johnson'ın bu yasaya destek verecek vekilleri bir sonraki seçimde aday yapmayacağına dair bir haber de yer aldı.
Eski Maliye Bakanı ve Muhafazakar Parti içindeki etkili siyasetçilerden Philip Hammond ise bu gelişmeyi "iki yüzlülük" olarak değerlendirdi.
Hammond, şu an kabinede bulunan sekiz bakanın bir önceki başbakan Theresa May'in ayrılık anlaşmasına karşı çıkan siyasetçiler olduğunu hatırlattı.
Mevcut anlaşmalara göre İngiltere AB'den 31 Ekim'de ayrılacak. Tarafların bu tarihe kadar ayrılık sonrası ilişkilerini düzenleyecek bir anlaşmaya varması gerekiyor.
Eski Başbakan Theresa May'in AB ile vardığı anlaşma, İngiltere'de Parlamento tarafından üç kere reddedilmişti.
İngiltere bu nedenle 29 Mart olarak planlanan ayrılık tarihini ertelemesi için AB'ye başvurmuş ve AB ayrılığı 31 Ekim'e ertelemişti.
The Daily Telegraph gazetesi, hafta sonu sayısında 2007-10 yılları arasında başbakanlık koltuğunda oturan İşçi Partili Gordon Brown'ın "Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron 31 Ekim'deki ayrılık tarihini ertelemeye hazır" sözlerine yer verdi.
Başbakan Johnson bu hafta, 31 Ekim'e kadar Parlamento'nun açık kalacağı süreyi azaltarak Parlamento'yu beş haftalığına askıya alma kararı vermişti. Genelde her yıl 1-2 haftalığına askıya alınan Parlamento, 1945'ten bu yana 5 haftalığına askıya alınmamıştı.
Ülke genelinde protesto edilen bu karara karşı, İskoçya mahkemelerinde dava açıldı.
Öte yandan İngiltere Merkez Bankası, Brexit referandumundan bu yana ülkeye gelen yatırımların azaldığını ve Brexit'in ülke ekonomisindeki verimliliğin yüzde 2 ile 5 arasında bir oranda azalmasından doğrudan sorumlu olduğunu açıkladı.
Financial Times gazetesinde yer alan habere göre belirsizliğin sürmesi, ekonomiye zarar vermeye devam ediyor.