İnternet ve akıllı cep kullanımının yaygınlaşmasıyla sosyal medya abone sayısı da rekor seviyede arttı. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), günlük konuşma dilinin sosyal medyaya yansıdığını, bunun da Türkçeyi bozduğunu bildirdi.,
Konuşma dilinin yazı diline evrildiğine dikkati çekilen BTK açıklamasında, "Şaşkın olmuş 'şapşik', en yakın arkadaş olmuş 'pampa', merhaba olmuş 'mrb', selam olmuş 'slm', Allah razı olsun olmuş 'aro', tamam olmuş 'tmm' ya da 'ok', canım olmuş 'cnm', kendine iyi bak olmuş 'kib', aşkım olmuş 'aşkitom', güle güle olmuş 'bye'. Şaka gibi ama Türkçeyi ciddi manada olumsuz etkileyen gerçek bir durum var ortada" dendi.
Mobil internet abonesinin 80 milyonu aştığı Türkiye’de; Twitter, Instagram, Facebook gibi sosyal medya kullanıcısı arttı. Milyonlarca insan yaşadıklarını, düşündüklerini, yediği yemeği, gezdiği yerleri sosyal medyada paylaşıyor, yazıyor ve kendince sosyalleşiyor. Sosyal medyadaki Türkçe kullanımının yanlışlığına dikkat çeken BTK, şu uyarıda bulundu:
"Özellikle gençler başta olmak üzere çoğu kişinin kullandığı bu ortamda kullanılan kısaltmalar, simgeler, yabancı kelimeler, yabancı kelimelerle Türkçe kelimelerin birleşiminden oluşan ifadeler ve kavramlar ne yazık ki bir milletin varlık sebebi olan dili olumsuz etkileyebiliyor. Dili sadece bir iletişim aracı olarak değil kültürümüzün ve milli kimliğimizin bir sembolü olarak görmek gerekir. Dilin zarar görmesi kültürümüzün ve milli kimliğimizin de zarar görmesi anlamına geliyor. Dil zarar gördüğünde millet hafızası da zarar görüyor."
İnternet ve özellikle sosyal medya kullanımının yayınlaşmasıyla dilin kullanımında ciddi değişiklikler yaşandığının vurgulandığı açıklamada şöyle denildi: "Özellikle gençler, yalnızca birbirlerinin anlayabileceği bir dil oluşturmuş durumda. Öyle bir dil ki gençlerin yazıp da anne-babaların anlayamadığı bir dil. Öyle ki bir kişi yöresel ağzıyla yazı yazsa bunu garipseriz konuştuğu şekilde yazıyor diye. Halbuki bugün sosyal medyada ve mesajlaşılan diğer ortamlarda, garipsediğimiz yöresel ağızla konuşulan dilden bile oldukça uzak bir iletişim dilinin kuşatması altındayız. Öyle bir dil ki içinde yabancı kelimeler, simgeler, yarı Türkçe yarı yabancı aralara serpiştirilen kelimeler, jargon ifadeler, anlamsız kısaltmalar, mesajlarda ve sosyal medyada cirit atıyor. Bırakın dilin zarar görmesini düşünmeyi, bunun çok havalı bir şey olduğunu bile düşünenler olabiliyor. Biz farkına varmasak da tüm bunlar dilimizi, yani öz kültürümüzü ve milli kimliğimizi bir virüs gibi kemiriyor."
Konuşma dilinin yazı diline evrildiğine dikkat çekilen BTK açıklamasında, "Şaşkın olmuş şapşik, en yakın arkadaş olmuş 'pampa', merhaba olmuş 'mrb', selam olmuş 'slm', Allah razı olsun olmuş 'aro', tamam olmuş 'tmm' ya da 'ok', canım olmuş 'cnm', kendine iyi bak olmuş 'kib', aşkım olmuş 'aşkitom', güle güle olmuş 'bye'. Şaka gibi ama Türkçeyi ciddi manada olumsuz etkileyen gerçek bir durum var ortada. Hayatınızı kolaylaştıran bir telefon, bir buzdolabı veya herhangi bir teknolojik alet bozulduğunda yenisini hatta daha gelişmişini alabilirsiniz lakin dil bozulduğunda bunu düzeltmek oldukça zordur. Dil bozulduğunda milleti millet yapan bir değer bozulmuş, bir millet zarar görmüş olur. Bunu ve yaşanan bu durumu hafife almak hem kendimize hem de gelecek nesillere haksızlıktır. Onun için sorumlu davranarak, bu konuda farkındalık ve bilinçlendirme çalışmaları yaparak hem gerçek hayatta hem de sanal ortamda Türkçenin doğru kullanımı konusundaki olumsuz gidişatın tersine çevrilmesi gerekmektedir. Bilinçli bir internet kullanıcısı; sosyal medya hesabım kişiseldir, yazdıklarım beni bağlar mantığıyla hareket etmemeli, yazdıklarının başkaları tarafından okunduğunu ve yanlış örnek olabileceğini göz önünde bulundurmalıdır" ifadeleri kullanıldı.