T24 - TÜSİAD’ın Kürt sorununun çözümüne yönelik radikal önerilerine CHP Genel Başkan Yardımcısı Okay sert tepki gösterdi: Bu PKK’nın söylemidir, bölünmeye alet olmaktır TÜSİAD’ın önceki gün yapılan toplantısında işadamı Sedat Aloğlu tarafından dile getirilen “Kürt sorununun çözümü aşamasında İmralı’nın görüşmelere katılması”, “Anayasa’ya ‘bu ülkeyi Türkler ve Kürtler kurdu’ maddesinin eklenmesi” ve “Bölgesel özerklik” önerileri CHP’den tepki gördü. Aloğlu’nun önerilerini Taraf‘a değerlendiren CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hakkı Süha Okay, “Bu söylem bir PKK söylemidir” dedi. Aloğlu’nun görüşlerini benimsemelerinin mümkün olmadığını kaydeden Okay, “Bu görüşler terörün siyasi ve bölünme politikalarına alet olmaktır. CHP olarak bunlara katılmamız söz konusu değil” dedi.AKP’den destek geldiCHP’nin sert tepkisine karşın AKP ve BDP’den patronlar kulübüne destek geldi. AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Sedat Aloğlu’nun milletvekili olduğu dönemde de Meclis’te benzer çıkışlar ve açıklamalar yaptığını anımsattı. Çelik, şunları söyledi: “İşadamları ve sivil toplum örgütlerinin bu soruna sahip çıkmalarını ve sahiplenmelerini çok önemsiyoruz. Akan kanın durdurulması sadece devletin veya hükümetin görevi değil. Sonuçta bu herkesi ilgilendiren bir şeydir. Mademki bu gemide hep birlikteyiz. Gemideki görevlerimiz, fonksiyonlarımız farklı farklı olsa da, bu gemi su aldığında hepimizi etkiler.” Milletin diliyle konuşmakAçıklamanın resmî söylemin dışında olmasının çok önemli olduğuna dikkat çeken Çelik, “İçeriği konusuna girmiyorum ama eğer Sayın Sedat Aloğlu böyle bir şey demişse, bunlar eğer doğruysa, TÜSİAD’ın genel olarak milletin diliyle konuşuyor olması önemsenmesi gereken şeylerdir” dedi. Keşke daha önce konuşsalardıAKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ ise şunları söyledi: “Rahmetli Özal çok radikal açılım adımları atmıştı. Bugün açılıma karşı olanlar o gün de Özal’ı kıyasıya eleştirmişlerdi. Sayın Başbakan açılımın başladığı günlerde herkesle konuştu. Siyasi partiler, sendikalar, TOBB, TÜSİAD... O zaman desteklerini net bir biçimde ortaya koymamışlardı. O gün kamuoyu önüne çıkıp desteklerini açık biçimde açıklasalardı belki daha ileri bir noktada olabilirdik. TÜSİAD’ın 1999 yılındaki açıklamalarına ve raporlarına bakın. Bugün kesinlikle daha geri bir konumdadırlar. Yapmamız gereken, demokrasimizi çoğaltmak, hukukun üstünlüğünü güçlendirmek, demokrasimizi ve insan haklarımızı geliştirmektir.”Patronlar umut verdiBDP Grup Başkanvekili Bengi Yıldız da siyasetçilerin göstermesi gereken cesareti, TÜSİAD’ın yönetimindekilerin göstermiş olmasını umut verici olduğunu söyledi. Yıldız, “Siyasetçiler ve aydınlar da bu yönde çağrılar yaparsa sonuç alınabilir” dedi. Tartışma yaratan üç öneriTÜSİAD’ın önceki gün yaptığı toplantının basına kapalı bölümünde eski DYP milletvekili, işadamı Sedat Aloğlu’nun “alışmamız gerekiyor” dediği öneriler dün Milliyet gazetesinde yayımlandı. Aloğlu şunları önerdi: » Çözüm aşamasında İmralı’nın görüşmelere katılması » Anayasa’ya ‘bu ülkeyi Türkler ve Kürtler kurdu’ ifadesinin eklenmesi » Bölgesel özerklik Kulaklarınızı tıkamayınTÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) toplantısının kapalı bölümünde dile getirdiği görüşleriyle kamuoyunun dikkatini çeken Sedat Aloğlu, bazı kişisel görüşlerinin nüansla kamuoyuna aktarılmış olduğunu söyledi. ANKA’ya konuşan Aloğlu şunları kaydetti: “Ben teröre çare ararken, terör örgütünü lanetlemiş de olsak, terör örgütünün kullandığı gerekçeleri bilerek hareket edilmesi gerektiğini söyledim. Terörün kullandığı gerekçeler olan İmralı dahil olmak üzere, Anayasa’ya Kürtlerin de varlığının girmesi, bölgeye yönelik daha özerk bir yapının oluşturulması gibi gerekçelerin bilinmesi gerektiğini ifade ettim. Ben, ‘yetkililer bu çare arayışları içerisinde, bu gerekçeleri bilerek çözüm arayışı içinde olmalılar’ diyorum. Ben bunları bir öneri olarak getirmedim. Bu benim konum değil. Sadece bunlara kulaklarımızı tıkayarak, gözlerimize kapatarak bakmamalıyız.” ‘Şiddet şiddetle çözülmez’Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, PKK saldırılarını değerlendirmek amacıyla çeşitli sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle biraraya geldi.Tarabya’daki Huber Köşkü’ndeki görüşme 2,5 saat sürdü. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, tespit ettikleri iki ortak noktayı paylaşmak istediklerini kaydetti. Bunlardan ilkini, “teröre şiddetle karşı olmak” diye açıklayan Hisarcıklıoğlu, şunları söyledi: “Terörün memleketin, hiçbir kurum ve kuruluşun, hiç kimsenin sorununu çözemeyeceği noktasında, şiddetin şiddetle çözülemeyeceği noktasında hemfikir olduğumuz ortaya çıktı. İkinci hemfikir olduğumuz nokta, 17 sivil toplum, meslek örgütü olarak Türkiye’nin demokratikleşme yönünde atacağı adımlardan kesinlikle vazgeçmemesi, insan hak ve hürriyetleri konusunda geride kalmaması noktasında mutabık kaldık.”Görüşmeye, TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner, Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu, Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Memur- Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu, TİSK Başkan Vekili Hakkı Matraş, KESK Başkan Vekili Adnan Gölpunar, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TÜGİK Genel Başkanı Hazım Sesli, MÜSİAD Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan, TUSKON Başkanı Rızanur Meral, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, TESK Başkanı Bendevi Palandöken, Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkan Vekili Nuri Sorman, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Başkanı Mehmet Soğancı ve Türkiye Barolar Birliği Başkan Vekili Talay Şenol katıldı.