Bugün, Dünya Mülteciler Günü. Son verilere göre, dünya genelinde zorla yerinden edilen, evini terk etmek zorunda kalan kişi sayısı 68.5 milyona ulaştı. UNICEF de bugün yaptığı açıklamayla, 30 milyon çocuk ve gencin çatışmalardan kaçtığını, bunun İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana en yüksek sayı olduğunu duyurdu.
Güneydoğusunda devam eden savaşlar nedeniyle dünyanın en çok mülteci ağırlayan ülkelerinden biri olan Türkiye’de ise gündem seçimler. 24 Haziran seçimlerine birkaç gün kaldı. Siyasilerin ‘Suriye meselesi’ gibi hassas konulara dair yaptıkları açıklamalar, kuşkusuz ki seçmenlerin karar vermelerinde önemli rol oynuyor. Cumhurbaşkanı adayları Recep Tayyip Erdoğan, Muharrem İnce, Meral Akşener, Selahattin Demirtaş, Temel Karamollaoğlu ve Doğu Perinçek'in Suriye sorununa dair yaptıkları açıklamalar şu şekilde...
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Van’da düzenlediği mitingde, ‘Suriye’de emperyal amaçları olan ülkelerin altına girip kantonculuk oynayanların birer birer derslerini aldıklarını’ söyledi ve ekledi: "Suriye halkına zulmederek kendilerine bir terör koridoru kurmaya kalkanlara dün Fırat Kalkanı'nda, bu yılın başında Afrin'de derslerini vermiştik. Şimdi de Münbiç'te veriyoruz."
Dünya Mülteciler Günü için yayınladığı mesajında Erdoğan, Türkiye’nin 3.5 milyonu Suriyeli olmak üzere 4 milyon sığınmacı için ‘güvenli bir liman’ olduğunu söyledi ve devam etti: "Suriye ve Irak’ta yaşanan krizler karşısında ülkemizin sergilediği vicdani tavır, milletimizin alicenaplığını, yardımseverliğini ve insani değerlere bağlılığını bir kez daha tüm dünyaya göstermiştir."
Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Türkiye, tarih boyunca hiçbir ayrım yapmadan, zulüm, baskı ve şiddetten kaçan mazlumlara sahip çıkmış bir ülkedir.” #DünyaMültecilerGünü pic.twitter.com/RV9wUs6YGa
— T.C.Cumhurbaşkanlığı (@tcbestepe) June 20, 2018Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ordu’da düzenlediği mitingde Münbiç'in teröristlerden temizlenmesiyle, bu bölgeden kaçıp Türkiye'ye gelen Suriyelilerin geri dönüşlerinin başlayacağını bildirdi. Şu an itibarıyla Afrin ve Cerablus'a 200 bin geri dönüş olduğunu, bunun devam ettiğini ve edeceğini kaydetti.
18 Haziran 2018’de, Gaziantep’te düzenlenen mitingde konuşan CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, kazandığı takdirde Türkiye’nin dış politikasını ‘barışçıl’ hale getireceğini söyledi. Şam’a büyükelçi atayacağını da ifade eden İnce, Suriyelilerin evlerine ‘güle oynaya’ döneceklerini ekledi.
20 Mayıs’ta, Osmaniye’de, miting düzenleyen CHP’nin cumhurbaşkanı adayı, Suriye politikalarının ‘net’ olduğunu ifade etti. İnce, dört milyon Suriyelinin Türkiye’de yaşadığının, ancak şu anda Türkiye’nin Suriye’de büyükelçisinin olmadığının altını çizdi ve ekledi: ‘’Suriye’nin toprak bütünlüğünü sağlayacağız. Suriye dışında ve Suriye içinde yaşayan herkese BM gözetiminde bir seçim isteyeceğiz. Suriye’de yeni bir anayasa yapılmalı ve bu konuda destek olacağız. Bunlar sağlandıktan sonra burada zaten kalmazlar, davulla zurnayla giderler Suriye’ye.”
Kilis’te düzenlenen mitinginde de Suriye meselesine değinen İnce, ‘’Kilis’te Kilisli mi çok Suriyeli mi çok; böyle bir devlet olur mu?’’ diye sordu, cumhurbaşkanı seçildiği takdirde Şam’a büyükelçi atayacağını tekrar etti: ‘’Suriyeli de memleketinde olmak ister. Suriye politikası sırf inat uğruna bu noktaya geldi.’’
27 Mayıs’ta İzmir’in Rahmet Boğazı Meydanı'nda vatandaşlara hitap eden İnce, “Türkiye bugün Esad’a küstü, sırf küstü diye 67 senedir Suriye’de büyükelçimiz yok’’ demişti.
İyi Parti Genel Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Meral Akşener, partisinin Nevşehir İl Başkanlığı tarafından Diriliş Meydanı'nda düzenlenen mitingde, cumhurbaşkanı seçildiği takdirde ilk işinin Suriye ile ilişkileri düzeltip 4 milyon Suriyeli’yi ülkelerine göndermek olacağını söyledi. Suriyeli mülteciler için 150 milyar Türk Lirası harcandığını da ekleyen Akşener, mültecileri evlerine gönderdiği zaman devletin 150 milyar lirayı ‘cebine koyacağını’ ifade etti: ”Kaynak soruyorlar, 4 milyon Suriyeli Türkiye'ye geldi. 150 milyar Türk lirası para harcadılar. Ben cumhurbaşkanı seçilince ilk işim Suriye ile ilişkilerimizi düzeltip Suriyeli kardeşlerimizi memleketlerine göndermek olacak, koyun 150 milyar lirayı cebe.’’
Partisinin Karabük Kent Meydanı'nda düzenlediği mitingde de Türkiye'de 4 milyon Suriyeli olduğunun altını çizen Akşener, ‘herkesin vatanında mutlu ve özgür olduğunu’ söyledi. Seçilir seçilmez Suriye politikasını değiştireceğini belirten İyi Parti lideri şöyle devam etti: ‘’Suriyeli arkadaşlarımızı, göçmeleri, mültecileri hemen sağlıklı, sıhhatli, düzgün bir şekilde ülkelerine göndereceğiz ve seneye 2019’da inşallah ben Halep'te Türkiye’den memleketine, vatanına gitmiş Suriyeli mültecilerle iftar edeceğim.’’
HDP’nin eski Eş Genel Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş ise, İtalyan La Stampa gazetesine avukatı aracılığıyla verdiği mülakatta, ‘’Türkiye, Rusya ve İran ile birlikte Suriye'nin geleceğini yeniden tanımlamakla meşgul. Ankara'nın tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz’’ sorusuna cevap verdi. ‘Türkiye’nin Suriye’deki iç savaş süresince cihatçı hareketleri desteklemekle büyük hata ettiğini’ söyleyen Demirtaş, Suriye’deki trajediye Avrupa Birliği, ABD, Rusya ve İran’ın da katkıda bulunduğunu söyledi: ‘’Mülteci dramına Avrupa'da kalıcı bir çözüm bulunması savaşın da sona ermesini kolaylaştırabilir. Ancak Brüksel bunun yerine Kürtleri görmezden geldi, bunu tüm dünya gördü; Suriye'ye barış götürmeyi de, çatışmanın yol açtığı göç krizine çözüm bulmayı da beceremedi.”
2016’da partisinin grup toplantısında konuşan Demirtaş, Suriyelilere vatandaşlık verilmesi konusuna değindi: "Öncelikle Suriye'den gelen insanlara mülteci hakkını vermemiz lazım. Mülteci statüsü demek çalışma, oturma, eğitim, sağlık hakkının kazanılması demek. Bundan sonra arzu eden, koşulları taşıyan herkes Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olabilmelidir Suriyeli, Iraklı, Afganistan, Pakistan, Somalili, kim gelmişse ülkemize. Ülkemiz onların da vatanıdır.’’
Aynı konuşmasında halka seslenen Demirtaş, sokakta kalan dilencilere ırkçı gözle bakılmaması gerektiğini vurguladı ve ekledi: ‘’Onların en yoksul evi, bizim kaldırımlarımızdan, taşlarımızdan daha değerlidir.’’
Saadet Partisi Genel Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu, ABD’nin Suriye’ye yönelik operasyonu ile ilgili yaptığı açıklamada, hedefin yalnızca Suriye değil, bütün İslam dünyası olduğunu ifade etti. ABD’nin operasyonunu bir ‘emperyalist müdahale’ olarak tanımlayan Karamollaoğlu, bu tür eylemlerin kan ve gözyaşından başka hiçbir şey getirmeyeceğini söyledi ve ekledi: "Şüphe yok ki coğrafyamızda yaşanan bu tür saldırıların tamamı, İsrail'in işine yaramakta ve Büyük İsrail hedefine hizmet etmektedir. Bu gerçekler ortadayken bütün İslam alemini ve aziz milletimizi üzen bir gelişme de Dışişleri Bakanlığı'nın yaptığı açıklama olmuştur: ‘Saldırıyı memnuniyetle karşılıyoruz.’ ifadesi müslümanların yüreğini sızlatmıştır."
SP lideri, 17 Haziran 2018’de TRT ekranlarından yayınlanan propaganda konuşmasında, Türkiye’nin ‘emperyalistlerin Ortadoğu Projesi’ne hizmet ettiğini belirtti. İç ve dış politikada yaşananların, yapılan hataların ülkeyi parçalanmanın eşiğine getirdiğini ifade etti.
Vatan Partisi Genel Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Doğu Perinçek, Afrin operasyonu öncesi Türkiye’nin Suriye hükümeti ile ortak hareket etmesi gerektiğini belirmiş, ‘’Suriye ile eşgüdüm, ABD’yi dizginleyen belirleyici eylemdir. O zaman ABD, öfkesini denetim altına almak zorunda kalır. Yok bu yapılmazsa, ABD’ye şiddet uygulaması için alan açılır. Türkiye’nin Suriye’ye dostluk elini uzatmaması, en çok PKK/PYD’yi sevindiriyor’’ demişti.
Aydınlık gazetesinde Türkiye’nin sorunlarına yönelik çözüm önerilerini yayınlayan Perinçek, ‘’Suriye’nin ve Irak’ın kuzeyinde ‘Kürt Koridoru’ adı altında, bir Amerikan- İsrail Koridoru açma planını bozacak yeteneğimiz ve gücümüz vardır. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekâtlarını kesin sonuca ulaştıracağız. Bu amaçla Suriye Irak ve İran ile askerî işbirliği dâhil her alanda işbirliği yaparak PKK/YPG/YPD adı altındaki Bölücü Terör örgütünü sınır boylarımızdan temizleyeceğiz’’ dedi.