Bülent Arınç’ın seçimlerin ertelenmesi açıklaması ve Diyanet’in "evlatlık" fetvası yargıya taşındı

Bülent Arınç’ın seçimlerin ertelenmesi açıklaması ve Diyanet’in "evlatlık" fetvası yargıya taşındı

Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın seçimlerin tarihinin ertelenmesi ile Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, “evlatlık çocukla evliliğe engelin olmadığı” yönündeki fetvası yargıya taşındı. Avukat İsmail Çakmak, Arınç ile başta Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş olmak üzere sorumlular hakkında ayrı ayrı suç duyurusunda bulundu. Arınç’a yönelik “anayasayı ihlal” suçundan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptığı suç duyurusunda, “Çağrı, Yüksek Seçim Kurulu’nu (YSK) tahrike ve yönlendirmeye yönelik” diyen Avukat Çakmak, Erbaş’a yönelik dilekçede de, “En baş sorun evlilik mi? Bu konu Diyanet’in üzerine vazife mi?’ ifadelerini kullandı.

“Arınç’ın çağrısı, YSK’yı tahrik ve yönlendirme amaçlı”

Cumhuriyet’te yer alan habere göre, anayasaya göre seçimlerin yalnızca savaş nedeniyle 1 yıl geri bırakılabileceğini vurgulayan Çakmak, AKP üyesi olan Arınç’ın, “parti disiplini gereği kendiliğinden ‘seçimlerin ertelenmesi’ çağrısında bulunamayacağına” işaret etti. Çakmak, “Arınç’ın gerek bir hukukçu olduğu gerek geçmişte atama yoluyla getirildiği görev ve sorumluluklar göz önüne alındığında, yüklenen suçları bilinçli bir şekilde bilerek ve isteyerek işlediği açık” dedi. Arınç’ın çağrısının, YSK’yı tahrik ve yönlendirme amaçlı olduğunu kaydeden Çakmak, “Bu çağrı, ‘suç işlemeye tahrik’ ve ‘kanunlara uymamaya tahrik’ suçlarını oluşturmaktadır. Arınç’ın ‘Savaş hali dışında seçim ertelenmezmiş. Ayeti kerime mi var? Allah’tan korkun’ savunması da Türkiye’nin demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğunun inkarıdır” diye konuştu.

“Diyanet’in üstüne vazife mi?”

Diyanet’in de anayasaya göre görevlerini, “laiklik doğrultusunda yerine getirmek” zorunda olduğunu vurgulayan Çakmak, “Diyanet ve başkanı, varlık sebebiyle bağdaşmayan, Türkiye’nin demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğunu hiçe sayan, anayasaya ve yasalara aykırı davranışlar sergilemektedir. Şeyhülislammış gibi davranmaktadır” dedi.

Çakmak, deprem bölgesindeki çadırlarda açılan Kur'an kursları ile eğitimde birlik ve bütünlüğün bozulduğunu, laikliğin hiçe sayıldığını da kaydederken, fetvaya da değinerek, şunları kaydetti:

“Diyanet’in fetvaları, ‘akıllarının, fikirlerinin küçük çocukların nasıl istismar edileceğinde olduğunu’ çağrıştırmaktadır. Bunca sorun ortadayken, en baş sorun ‘evlatlıkla evlenmek’ mi? Bu konu Diyanet’in üstüne vazife mi?”