Bülent Arınç: Suriye'ye müdahale imkânı maalesef ortadan kalktı

Bülent Arınç: Suriye'ye müdahale imkânı maalesef ortadan kalktı

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Suriye'ye müdahale konusundaki belirsizliğe ilişkin, "Türkiye'nin bir saldırıya uğraması durumunda NATO'nun Türkiye'yi koruyacağını söyleyebiliriz. Kerry'nin kimyasal silahların teslimiyle ilgili sözü maalesef müdahale imkanını ortadan kaldırdı." ifadelerini kullandı.

NTV canlı yayınında Oğuz Haksever'in sorularını yanıtlayan Arınç, çözüm sürecinde gelinen nokta, cami-cemevi meselesi ve Suriye'ye müdahalenin askıya alınmasına varıncaya kadar gündemdeki bir çok konu hakkında açıklamalarda bulundu.

İşte Arınç'ın açıklamalarından satır arası başlıklar:

Demokratikleşme paketinin gecikmesiyle ilgili BDP ve Kandil'den ciddi eleştiriler vardı. Bu paket ne zaman kamuoyuna açıklanacak ve içeriğine dair ipuçları neler?

Çalışmalarımız bittiğinde içeriği Sayın Başbakanımız açıklayacak. Farklı düşüncelerin bir arada yaşayabilmesi için tedbirler almamız gerekiyor. Hrant Dink ile ilgili cinayet aklıma geliyor. Kasten öldürme suçu, nefretle işlenmişse daha büyük ceza verilecek. Ekim ayı içerisinde yasalaştırmış olacağız. Özgürlüklerin alanının genişletilmesi anlamında yaptık. Şartlar oluştuğunda zamanı geldiğinde demokratikleşme noktasında hükümetimiz elinden geleni gösterecek. 

Ruhban okulu açılacak mı?

"Heybeliada Ruhban Okulu'nun açılmasını isteyenler vardır. İç ve dış bazı şartların oluşması gerekiyor, bu gerçekleşince adım atarız."

 Anadilde eğitim olur mu?

"Anadilde eğitim dili olması konusunda itirazlar var, konu gündemimizde değil."

 

Aynı bahçede cami-cemevi

"Alevi yurttaşlarımız da toplumumuzun bir parçası. Alevilerin haklı talepleriyle ilgili bazı gelişmeler olacağını söyleyebilirim. Projeye karşı çıktığı için sokak gösterisi yapanlar Alevileri ne kadar temsil ediyor?"

 PKK'nın çekilmeyi durdurma kararını nasıl değerlendiriyorsunuz?

"Cemil Bayık bir örgütün belli noktasındaki bir insandır. Onun sözüne karşı bana ne düşündüğüm soruluyor. Bunu ben kabul edemem. Duran Kalkan şöyle demiş falan böyle demiş. Cevap vermeye istekli değiliz. Bizim başlattığımız bir çözüm süreci var. Bu örgüt liderini dinler mi dinlemez mi? Bunlar ayrı bir konu."

"Nevruz'da mektubu okunan kişi kendi örgütü üzerinde söz sahibiyse bunun sonuçlarını görmemiz lazım. Biz işimizin başındayız. Talimat örgüt üyelerine verildi. Haziran ve Temmuz'da militanların çıkması gerekirdi, çıkmadı. Niye siz hala 600 kişi çıktınız? Biz gözümüzü mü bağladık? Nerede bulunduğunuzu bilecek bir yapıya sahibiz."

 

İmralı'nın süreç talepleri

"Kandil'den de gelsin onlar da görüşsünler. Bu mümkün değil. Kandil'dekilerin İmralı ile görüşmesini konuşmak bile abes. Kardeşi, ablası gidebilir. Her gün turlar düzenleyecek halimiz yok."

Suriye'de bir operasyon ihtimali oldukça zayıflamış görünüyor. Suriye yönetimi kimyasal silahların uluslararası denetime bırakılmasını kabul etti. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? Suriye'de çözüm nasıl olacak?

"BM Güvenlik Konseyi'nden Rusya ve Çin yüzünden bir karar çıkmıyor. Gönüllüler koalisyonu için ABD, Fransa ve Almanya'nın ön alması gerekirdi. Türkiye'nin bir saldırıya uğraması durumunda NATO'nun Türkiye'yi koruyacağını söyleyebiliriz. Kerry'nin kimyasal silahların teslimiyle ilgili sözü maalesef müdahale imkânını ortadan kaldırdı."