Adıyaman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Talha Gönüllü, Facebook hesabından kadın-erkek ilişkilerine dair mesaj paylaştı. Gönüllü, "Resûl-i Ekrem Efendimiz, yabancı bir kadının elini tokalaşmak için tutmanın, ateş tutmaktan daha korkunç olduğunu haber vermiştir" dedi.
Duvar'da yer alan habere göre, “Nikahsız kadınla erkeğin el ele tutuşması caiz mi?” diye soran Gönüllü, “Bir erkek ve kadının, nikahsız olarak ellerinin birbirine değmesi ve yalnız kalmaları caiz değildir” dedi.
Rektör Gönüllü’nün Facebook paylaşımının tam metni şöyle:
“Nikahsız kadınla erkeğin el ele tutuşması caiz midir?"
Cevap: Değerli kardeşimiz, Bir erkek ve kadının, NİKAHSIZ OLARAK ELLERİNİN BİRBİRİNE DEĞMESİ VE YALNIZ KALMALARI caiz değildir. Mahrem olmayan kadına bakmak haram olduğuna göre, onlara dokunmak veya tokalaşmak mutlaka haramdır. Peygamber’e (sav) biat eden kadınlar dediler ki: “Ey Allah’ın Resulü, biat ederken elimizi tutmadınız.” Peygamber (sav) “Kadınların elini tutup tokalaşmam.” buyurdu (Ahmed bin Hanbel, Nesâî, İbn Mâce). Hazreti Aişe (ra) biat ile ilgili şöyle buyuruyor: “Allah’a yemin ederim ki Resûlüllah’ın eli bir kadının eline dokunmadı. Sadece sözle onlardan biat aldı.” (Buharî, Ahkâm, 49; İbni Mâce, Cihad, 43). Peygamber (asm) bir hadisi şerifinde şöyle buyuruyor: “Sizden birinizin başına iğne ile dürtülmesi, kendisi için helâl olmayan bir kadına dokunmaktan daha hayırlıdır.” (Taberâni , Mucemu’l-Kebir, 20 / 212) İslâm dini, kadınla tokalaşmayı yasaklamakla kadını tezyif etmiyor; bilakis şerefini kurtarıyor. Kötü niyetli kimselerin şehvetle el uzatmasına engel oluyor. (Halil GÜNENÇ, Günümüz Meselelerine Fetvalar II. 170) Bir kadının eli, yabancı bir erkeğin eline değmesi zaruret yokken haramdır. Bu itibarla, hiçbir ihtiyaca dayanmayan tokalaşmada bu haramlık bahismevzu olur. Yabancı bir erkek yabancı kadınla tokalaşamaz, elini namahremin eline süremez. Resûl-i Ekrem Efendimiz (sav), yabancı bir kadının elini tokalaşmak için tutmanın, ateş tutmaktan daha korkunç olduğunu haber vermiş, namahremin elini tutanın cehennem ateşi avuçlayacağına işarette bulunmuştur. Bu mahzur, bilhassa genç kadın ve erkekler için daha büyük çapta variddir. Hissî tarafları yok olmuş yaşlılar hakkında ise mahzur daha az nisbette variddir. Hatta iki yaşlı kadın ve erkeğin (hislerinin yokluğu halinde) tokalaşmalarında beis olmayacağı ifade edilmiştir. Bu sebeble, yaşlı kadınların elleri öpülebilir. Yaşlılıkları, yâni hissi bakımdan ölmüş oluşları, böyle bir ruhsata sebeb olur. Bir erkeğin yabancı bir kadınla tokalaşması ânında cinsî hislerin ayaklanması halinde, aralarında haramlık bahismevzu olur, sıhriyet akrabalığı meydana gelebilir. Bu bakımdan kadın-erkek münasebetlerinde çok titiz olmak gerekir. Zira böyle lüzumsuz bir tokalaşma yahut el öpme anlarında doğabilecek hissî heyecan, karşı cinse duyulabilecek süflî duygu, haramlığa sebeb olabilir, bu kadının kızı bu kimseye haram hale gelebilir. Böyle şüpheli halden uzak kalmak ise en sıhhatli bir tedbirdir. Mümkün olduğu kadarıyla uzak kalmaya gayret edilmeli, süflî bir his doğduydu, doğmadıydı gibi vesveseye mahal vermemelidir. Hepimizin bildiği gibi bir kızla evlenmeyi düşünmek ve nişanlanmak, evlenmek mânâsında değildir. Bunun için kişinin nişanlısıyla gezip dolaşması ve onunla yalnız kalması kesinlikle haram ve büyük bir vebaldir. Peygamber (asm): “Herhangi bir kimse, bir kadınla yalnız kaldığı takdirde mutlaka onların üçüncüsü şeytandır.” buyurmuşlardır. Bir çok nişanlılar, tenha yerde yalnız kaldıklarında istenmeyen ve meşru olmayan bir takım menfî neticeler meydana gelmekte ve sonunda herhangi bir nedenle nişan da bozulmaktadır. Geride kalan şey vebal ve iffetsizliktir. Bunun için dinini, dünyasını ve şerefini düşünen kimseler, meşru olmayan bu gibi şeylere dikkat etmeleri gerekir. (el-Fıkh’ul-İslâmî ve Edilletuha c. 7, s. 25; Halil GÜNENÇ, Günümüz Meselelerine Fetvalar II. 112)” Sorularla İslamiyet”