Bütçe görüşmelerinde sürprizli 'final': ‘Askeri vesayet' söyleminde roller mi değişti?

Bütçe görüşmelerinde sürprizli 'final': ‘Askeri vesayet' söyleminde roller mi değişti?

TBMM Genel Kurulu’nda 2019 yılı 12 günlük bütçe maratonun yarın konuşmaların ardından yapılacak oylamayla sona erecek. Hakaret ve şiddet görüntülerine de sahne olan 2019 bütçe görüşmelerinde en dikkat çeken tartışma Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın bakanlığının bütçesine ilişkin görüşmelerde yaşandı. Ancak CHP’li Özgür Özel ile yaşanan tartışma öncesinde de AKP milletvekillerinin, Akar’ın konuşmasına sıklıkla alkışladığı görüldü.

CHP kanadından Akar’a yöneltilen sert eleştirilerde, AKP Grup Başkanvekili başta olmak üzere AKP’lilerin Akar’a yönelik koruma şemsiyesi dikkat çekti. Son 16 yıllık iktidarında ‘askeri vesayet’e yönelik bakışını TBMM’de araştırma komisyonları eliyle ortaya koyan, sözcüleriyle 1960 örneği verilerek darbeye zemin hazırlamakla suçladıkları CHP’lilerin, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’la ağır bir tartışmaya girerken AKP, tam aksi bir tutum sergileyerek bir anlamda sürpriz yapmış oldu. AKP’li vekiller, CHP’li Özel’in sözlerini bütçenin ertesi günün çıktıkları televizyonlarda eleştirdi ve Akar’a tam destek verdi.

“Askeri vesayet rejiminin bitişi gibi”

AKP’li vekillerden bazılarının bütçe konuşmaları da dikkat çekti.  AKP Bursa Milletvekili Emine Yavuz Gözgeç, ‘vesayet odakları’ tanımını yaparken, Trabzon Milletvekili Bahar Ayvazoğlu, konuşmasında, “Yarınlarda bu ülkenin tarihini yazacaklar. Askerî vesayet rejiminin bitişi gibi devlet içerisinde devlet olmuş derin ve paralel yapıların devletten sökülüp atıldığı zaman diye de bugünleri yazacaklar, unutmayın” ifadelerini kullandı. Bu sözler TBMM kulislerinde AKP’lilerin  askere olan bakışın değiştiği biçiminde yorumlandı .

TBMM’de çok sert tartışmanın yaşandığı Milli Savunma Bakanlığı bütçesinden yansıyanlar şöyle:

“AKP sıralarından alkışlar”

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI HULUSİ AKAR - Sayın Başkanım, sayın milletvekilleri; Gazi Meclisin çatısı altında siz sayın milletvekillerini ve değerli vatandaşlarımızı sözlerime başlamadan saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Bu vesileyle Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, bayraklaşan vatan toprakları için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi ve ebediyete intikal eden kahraman gazilerimizi ve tüm mensuplarımızı da minnet ve şükranla anıyor, gazilerimize de şifa ve esenlikler diliyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Ayrıca, Bakanlığımızın, Türk Silahlı Kuvvetleri başta olmak üzere, her kademesinde azim ve kararlılıkla görev yapan ve bugünlere gelmemizde emeği geçen tüm silah ve mesai arkadaşlarıma ve görevlerini tamamlayıp yeni bir hayata başlayan emeklilerimize saygı ve şükranlarımı sunuyorum. Ayrıca, şu anda yurt içinde ve yurt dışında, karda kışta, dağda bayırda görev yapan kahraman ve fedakâr silah ve mesai arkadaşlarıma kazasız ve belasız hayırlı, başarılı görevler diliyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI HULUSİ AKAR - Teşekkür ediyorum.

Ancak, bizi, şahsımızı, bizzat şahsımızı hedef alarak yapılan konuşmayı -yedi dakika mı, on dakika mı oldu- iki dakikada cevaplamak mümkün değil. Tamamen şahsiyet yapıldı.

BAŞKAN - Ben size ek bir dakika daha süre vereceğim, İç Tüzük hükümlerine göre elimdeki yetkileri bu doğrultuda kullanacağım Sayın Bakan.

Buyurun.

KAMİL AYDIN (Erzurum) - Ne bir dakikası ya!

RECEP ÖZEL (Isparta) - Yeniden başlatın efendim, yeniden başlatın.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI HULUSİ AKAR - Teşekkür ediyorum.

Öncelikle, büyük bir ciddiyetle, büyük bir samimiyetle, tamamen devlet ve millet meselesi olan savunma ve güvenlik konularını takdim ettikten sonra tamamen, önceden hazırlandığı belli olan, şahsiyet yapılan bu konuşmayı başlangıçta kınıyorum, sonunda kınıyorum, ortasında kınıyorum. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar) Birincisi bu.

İkincisi: Gerçekten bu arkadaşımıza teşekkür ediyorum çünkü bu konular sağda solda, bilen bilmeyen herkesin konuştuğu konular, bu bir fırsat oldu çünkü mahkeme dosyalarında, tutanaklarda, devletin kayıtlarında var olan şeyleri bilmeden, sadece kulaktan dolma şeylerle ahkâm kesenlere karşı cevap verme bakımından bir fırsat oldu. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar)

Bir: Bu söz konusu bilirkişi raporunda benim dahlim yok, bunu herkes biliyor, bütün kayıtlarda var. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar; CHP ve HDP sıralarından gürültüler, sıra kapaklarına vurmalar)

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Sen görevlendirdin.

ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Sayın Başkan, yani hukuka uygun söz almak mümkün değil, korsan söz aldığınız zaman her şeyi söyleyebiliyorsunuz. Bir sözün bir anlamının olması için vaktinde olması lazım. Bir buçuk saattir söz istiyorum. Evet, kural koymuşsunuz "Grup başkan vekillerine söz vermeyeceğim." diye Bir kamyon lafı duyduktan sonra söz alsak ne olacak yani, bir kamyon laf duyuyorsunuz.

Problem şu: Bir defa, bakanlarımız Parlamenter sistemdeki bir bakanla şu an mevcut olan yeni sistemimizdeki bakan arasında hiçbir kategorik farklılık olamaz, olamaz. (CHP sıralarından gürültüler) Milletin referandumundan geçerek onay almış bir Anayasa'ya hukuka dayanan bakanları aşağılamaya bu Mecliste hiç kimsenin hakkı yok. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) O yüzden dakika başı "atanmış, atanmış" diye bağırmanın bir anlamı yok. Bakan, kardeşim, bakan!

MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Sayın Başkan, herhâlde bu gece, şahit olduğumuz bu görüşmeler, Türkiye'de, Türk siyasetinde hafızalarımıza kazınacak bir gece olarak kalacak diye düşünüyorum. Ben çok üzüntülüyüm, grubum da çok üzüntülü; Türkiye'de, Türkiye'nin canhıraş bir mücadele verdiği ve Türk milletine düşmanlığın had safhaya çıktığı, coğrafyamızda bizi çok görenlerin Türkiye Cumhuriyeti devletine yönelik saldırılarını en şiddetli noktaya getirdiği, çok farklı hesapların ve tezgâhların kurulduğunun artık dost-düşman herkes tarafından bilindiği bir dönemde, bütçe görüşmeleri sırasında, önümüzde 3 bakan varken, Dışişleri, Sanayi ve Millî Savunma Bakanı varken sadece ve sadece Millî Savunma Bakanına özel bir konuşma hazırlayıp ve onun şahsiyetine yönelik olarak çok ağır ithamları içeren ve Türkiye'de şu an birliğe, beraberliğe en fazla ihtiyaç duyduğumuz dönemde, Cumhuriyet Halk Partisi olarak bunu yapmış olmalarını milletin takdirine bırakıyorum ve esefle kınıyorum sizi. (MHP ve AK PARTİ sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar) Yazıklar olsun!

CEMAL ENGİNYURT (Ordu) - Sayın Başkan, 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra "Türk ordusu dağıldı, yıkıldı, parçalandı." denilmesine rağmen, "Yiğitler kan döker, bayrak solmaya. Anadolu başlar, vatan olmaya. Kızılelma'ya hey, Kızılelma'ya! En güzel marşını vurmada mehter Ya Allah, bismillah, Allahuekber!" diyerek Afrin'de 5 bin PKK'lıyı çukura gömenlerden Allah razı olsun. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar) Hulusi Akar'ın Genelkurmay Başkanlığında girilen Afrin, inşallah, bundan sonra Millî Savunma Bakanlığı döneminde Menbic, Telafer, Tel Abyad, Sincar dâhil olmak üzere Türk yurdu, Türk vatanı olmalıdır diyor; Sayın Bakana en içten dileklerimle saygılarımı sevgilerimi sunuyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)

AKP’li vekillerin çarpıcı konuşması

EMİNE YAVUZ GÖZGEÇ (Bursa) - "Biz hiçbir şey eskisi gibi olmayacak." derken güçlü bir Türkiye hedefi için yola çıkmışken, maalesef eskiden medet umanlar, egemenliği milletin eline vermek yerine birtakım güçlerin elinde tutmak isteyen vesayet odakları her defasında farklı tuzakları, oyunları devreye soktular. Hatırlayalım, halkın seçtiği Meclisin Cumhurbaşkanı seçmesine izin vermek istemeyen 367 krizi, 27 Nisan e-muhtırası, ekonominin her alanında en yüksek rakamları yakaladığımız bir dönemde ortaya çıkarılan Gezi olayları, 17-25 Aralık ve en vahimi milletin Meclisinin bombalandığı, milletin üzerine tankların yürütüldüğü 15 Temmuz hain darbe teşebbüsü. Tüm bu tuzakları, oyunları milletimizin ferasetiyle Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde birer birer aştık çok şükür. Bundan sonra da ekonomik saldırıları hep birlikte aşıyoruz inşallah.

BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) - Artık dünya küresel güçlerin güçlerinden çok sorunlarına tanıklık ediyor. Buna karşılık Gazze'den Halep'e, Batı Trakya'dan Kudüs'e, Somali, Etiyopya, Arakan'a, Yemen'e kadar bütün kanayan problemli coğrafyalarda insanlar kulaklarını Türkiye'den gelecek açıklamalara dikip gözünüzün içine bakıyorsa Türkiye artık Türkiye'den çok daha fazlasıdır. Artık dünyanın bütün ötekileri Türkiye'nin hamiliğini kabule hazır ve onların da adına kurulu dünya düzenine yüksek sesle itiraz eden tek ülkeyiz biz. Dünya siyaset tarihinde kaç tane 15 Temmuz var, soruyorum? Yarınlarda bu ülkenin tarihini yazacaklar. Askerî vesayet rejiminin bitişi gibi devlet içerisinde devlet olmuş derin ve paralel yapıların devletten sökülüp atıldığı zaman diye de bugünleri yazacaklar, unutmayın.