Büyükekşi'den enflasyon uyarısı ELAZIĞ (A.A)

-Büyükekşi'den enflasyon uyarısı  ELAZIĞ (A.A) - 01.10.2011 - Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, ''Döviz kurlarındaki artış şu anda enflasyon tehlikesi barındırmıyor. Ancak kurların uzun süre bu seviyelerde kalması kaçınılmaz enflasyona sebep olabilir. Bu da maliyetlerin artışı anlamına gelebilir'' dedi. Büyükekşi, Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) işbirliğinde bir otelde düzenlediği toplantıda, açıkladığı Eylül ayı ihracat rakamlarını değerlendirdi. Yunanistan merkezli sorunlar sonucunda ay içerisinde birçok Avrupa bankasının notlarının düşürüldüğünü, İtalya'nın ''A+'' olan kredi notunun A'ya çekildiğini ifade eden Büyükekşi, şunları söyledi: ''Burada siyasi irade eksikliğinin altını çizmek gerekiyor. AB'de sorunları sahiplenecek ve çözüm üretecek bir irade ne yazık ki ortada gözükmüyor. Avrupa'nın borç sorunundaki çözümsüzlük dünyanın tüm geri kalanını olumsuz etkiliyor. Avrupa'da önerilen çözümler bankaların kaynaklarının daralmasına yol açacak. Tüm önlemler alınsa dahi borç sorunu hemen çözülmeyecek, büyümeye geçiş zaman alacak.'' Büyükekşi, önümüzdeki dönemde emtia ve paritelerde dalgalanma ve belirsizliğin devam edeceğini, bu durumun maliyet ve fiyat yapmayı zorlaştıracağını kaydetti. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard and Poor's'un (S&P) Türkiye'nin notunu yükseltmesinin Türkiye'nin pozitif yönde ayrıştığının teyit ettiğini ifade eden Büyükekşi, ''Biz bu not artışının geç olduğunu ifade etmek istiyoruz. Bunun ötesinde Türkiye'nin yabancı para cinsinden de notunun arttırılmış olması gerektiğine inanıyoruz. Kredi derecelendirme kuruluşları bir süredir çok ciddi hatalarla suçlanıyorlar. İtibarları zaten çok yüksek değil. Ama yine de birçok yatırımcı, bu kuruluşların notlarını takip ediyor, yatırım kararlarının bu notlar ışığında veriyor. Temennimiz Türkiye'nin döviz cinsinden notunun en kısa zamanda yatırım yapılabilir ülkeler statüsüne çıkarılmasıdır'' dedi. Büyükekşi, Türkiye'nin durumunun çok farklı olmasına rağmen dış piyasalardaki gelişmelerin Türkiye'yi etkilediğini, döviz kurlarında ciddi yükselişler yaşandığını söyledi. Bu yükselişin arkasında Türkiye'ye bir güvensizliğin yatmadığını belirten Büyükekşi, şunları kaydetti: ''Tam tersine yatırımcılar Türkiye'ye güveniyorlar. Türkiye'ye yılın ilk yedi ayında 9,1 milyar dolarlık net doğrudan yabancı yatırım geldi. Sıcak para değil, gerçek yatırım. Ancak küresel ekonomide çok ciddi riskler mevcut. Bu yüzden de yatırımcılar gelişmekte olan ülkelerin piyasalarından çıkıp dolara döndükleri için, içeride kurlar yükseliyor. Tüm dünyada gelişen ülkelerin para birimleri değer kaybediyor. Güvenli son ve tek liman dolar oldu, altın dahi terk edildi. Bu duruma paralel olarak Türk lirası da değer kaybediyor.'' Büyükekşi, sepet kurun 2.10-2.20 arasında bir müddet daha dalgalanmaya devam edeceğini düşündüklerini de kaydetti. Büyükekşi, ''Döviz kurlarındaki artış şu anda enflasyon tehlikesi barındırmıyor. Ancak kurların uzun süre bu seviyelerde kalması kaçınılmaz enflasyona sebep olabilir. Bu da maliyetlerin artışı anlamına gelebilir. İktisadi faaliyetlerde göreceli bir yavaşlama bekliyoruz. Bu da enflasyonun üzerinde baskı oluşmasını engelliyor. Kredi genişleme hızında yavaşlama, kredi kullanma iştahında azalma var.'' Büyükekşi, kısa vadede yaşanan gelişmelere rağmen uzun vadeli bakış açısının kaybedilmemesi gerektiğini, ihracat için koyulan 2023 hedefine daha da yakın olduklarını belirten Büyükekşi, bu hedefe ulaşmak için başarmaları gereken bir takım kriterleri olduğunu anlattı. ''Sektörlerimiz de dönüşüm, yerli markalar ve yeni yatırımlarla ihracatımızı artıracağız'' diyen Büyükekşi, ''Bu bağlamda son günlerde gündemde olan yerli otomobil üretimine de değinmek istiyorum. Biz TİM olarak sayın Başbakanımızın sık sık gündeme getirdiği yerli otomobil üretimini destekliyoruz. Ülkemizde de çok kuvvetli bir otomotiv endüstrisi var. Mesele otomobil üretmek değil, yerli bir marka çıkararak otomobil üretmektir. Ürün ve pazar planlamasını kendisi yapacak bir markayı çıkarmamız gerekiyor'' dedi. Büyükekşi, böyle bir adımın ortaya çıkaracağı teknolojik etki ve sektörel dinamizmin rekabetçi sektörleri öne çıkartacağını belirterek, şöyle devam etti: ''Büyük adımlar atmak istiyoruz. Bu büyük adımlarla paralel büyük destekler de vermemiz gerekiyor. Bu anlamda hem girdi tedarik stratejisi hem de Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın sanayi stratejisinin öngördüğü hedefler ile uyumlu teşviklere ihtiyaç var. Hepimiz yakından gururla takip ettik. İlk yerli savaş gemimiz denize indi. Türkiye'nin gemi ve yat sektörü böyle bir birikime sahip. Dolayısıyla yerli otomobil için de büyük avantajımız olduğuna inanıyoruz.'' Büyükekşi, TBMM'nin bugün yeni yasama yılının açıldığını belirterek, millet iradesinin tecelli ettiği yüce meclisin yeni yasama yılında başarılı çalışmalara imza atmasını beklediklerini kaydetti. Birçok alanda yasal değişiklikler yapılacağını, ancak daha büyük bir beklenti olarak Türkiye'nin 2023 hedefleri ile uyumlu, Türkiye'de özgürlükleri genişletecek, Türkiye'yi dünyaya taşıyacak, tüm vatandaşların kendilerini eşit görecekleri bir anayasa beklediklerini ifade eden Büyükekşi, ''Meclisimizden yeni Anayasa çalışmalarına bir an önce başlamalarını diliyoruz. Türkiye, çağına damga vurmaya yeni Anayasasının gücüyle devam edecektir'' dedi. Büyükekşi, AB'de yaşanan ekonomik gelişmelere karşın ihracatın artmaya devam ettiğini, ancak artış hızının bir miktar etkilendiğini söyledi. -Sorular- Büyükekşi, bir gazetecinin ''Dolar kurunun nereye kadar çıkacağınızı düşünüyorsunuz? Öngörünüz neye göre, 2 lirayı geçer mi?'' sorusuna, ''Geçeceğini düşünmüyoruz çünkü burada parite son derece önemli biz paritenin bir notunun altına gideceğini de çok zannetmiyoruz. Bu 1.90 civarında falan hareket eder diye düşünüyoruz. Ama bizim verdiğimiz Aralık şu anda 1.7-1.8 arasında. Pariteye bağlı olarak da sepet kurda 2.1-2.2 arasında bundan sonra da devam eder diye düşünüyoruz'' şeklinde cevap verdi.