Caferi Töreni'nden izlenimler

Caferi Töreni'nden izlenimler

T24- Miraç Zeynep Özkartal, İstanbul’daki soğuğa rağmen Halkalı Aşura Meydanı’nda toplanan yaklaşık 50 bin kişinin birlikte salavat getirdiği Caferi Töreni'ni değerlendirdi. Özkartal, Caferider Onursal Başkanı Selahattin Özgündüz'ün camilerinin Diyanet’e bağlanmasından memnun olmadıklarını ve 50 bin metrekarelik külliye inşaatına destek talep ettiklerini yazdı.

İstanbul’da buz gibi bir gün... Buna rağmen her yaştan binlerce kişi, Halkalı Aşura Meydanı’nda. Muharrem’in 10’u, Caferi mezhebi mensupları için yas günü. Bazıları simsiyah giyimli, bazıları bembeyaz... İlki matemi gösteriyor, diğeri kefenin simgesi. Hepsinin başında kırmızı, sarı, yeşil bantlar: “Ya Hüseyin”, “Ya Zeynep” yazıyor üzerlerinde. Onlar Türkiye’nin Caferi vatandaşları.

Sahne kurulmuş olan meydanda yaklaşık 50 bin kişi var. Sahne, 1371 yıl önce Hz. Hüseyin’in öldürüldüğü Kerbela çölüne dönüştürülmüş, her yan kum. Bir aşure töreni ilk kez Türkiye’nin başbakanını ağırlayacak. Hoparlörden mersiyerler duyuluyor, arkasından binlerce kişi bir ağızdan salavat getiriyor. 

Kanlı kundakta bebekler

Alanda kadınlar ve erkekler ayrı duruyor. Ön saflardakiler çoğunlukla gençler ve çocuklar. Caferi camilerinin ‘deste’leri. Elleri zincirli, üzerinde Hz. Ali’nin resmi olan bayraklar taşıyorlar. En öndeki çocukların elllerinde beşikler var. Oyuncak değil, içlerinde kanlı kundakta bebekler yatıyor; Kerbela’da öldürülen altı aylık bebeği temsilen...

Bir ara fotomuhabirleri bir noktaya yöneliyor. Karşılarında minicik iki kız çocuğu, bembeyaz giydirilmişler, sırtlarında da birer kanat. Kucaklarında kanlı bir bebek. Tedirgin bakıyorlar. Belli ki basında bu törenin yüzü olacaklar. Yanlarına yaklaşıyorum. Birinin adı Öznur, 5 yaşında. Diğeri Esmanur, 4 yaşında. Sorular soruyorum. Ne hangi sebeple burada olduklarını biliyorlar ne de ellerindeki bebeğin anlamını.

Kalabalığın ortasında çiçekli bir çadır dikkatimi çekiyor. Adı Kasım Otağı; sembolik bir otağ bu, dilekler dileniyor, örtüler atılarak. 

Pendik’ten gelenler de var, Altınşehir’den de... Çoğu Iğdır kökenli. Başbakan’ın aşure törenine gelecek olmasından çok mutlular. Ağız birliği etmişçesine buraya bir Caferi merkezi yapmasını bekliyorlar Başbakan’dan.

Alkış yok, salavat var

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan alana geldiğinde alkışlarla değil, matem havasına uygun olarak salavatlarla karşılanacağı uyarısını yapıyor, sunucu. Bütün tören boyunca da alkış gerektiren her anda salavat getiriliyor.

Başbakan protokol tribününe oturduktan sonra tören başlıyor. İlk konuşmacı, Türkiye Caferilerinin lideri ve Caferider Onursal Başkanı Selahattin Özgündüz. Özgündüz’ün konuşması Başbakan’a dilek ve şikâyetler olarak özetlenebilir. Camilerinin Diyanet’e bağlanmasından şikâyetle başlayıp 50 bin metrekarelik külliye inşaatına destek ricasıyla sürüyor. Ardından sayıları 3 milyonu bulan Azeri-Caferi vatandaşların TBMM’de temsil edilmemesinden yakınıp aşure gününün de resmi tatil ilan edilmesini istiyor.

Daha sonra Antakya Ehlibeyt Vakfı Başkanı Ali Yeral, Cem Vakfı Genel Başkan Yardımcısı Cemal Canpolat ve İran’ı temsilen Ayetullah Hamaney’in dış politika danışmanı Ali Ekber Velayeti kısa birer konuşma yapıyorlar.

Başbakan kürsüye çıktığı anda öğle ezanı başlayınca, ezan bitene kadar bekliyor ve konuşmasına “Sevgili canlar” diye başlıyor: “Biz, tam 1370 yıldır Kerbela’nın acısını ta ciğerimizde taşıyoruz. Tamamı birer provakasyon olan, Gazi Mahallesi’nde, Çorum’da, Kahramanmaraş’ta, Sivas’ta yitip giden canlarla birlikte, Hz. Zeynep’in kardeşi Hüseyin için hissettiği sızıyı, kardeş acısını bizde içimizde hissediyoruz.”

‘Matemler de gelecek de ortak’

Başbakan’ın konuşmasının ana teması mezhepler arasındaki birlik: “Gün birlik günüdür, gün ikilikten kurtulma günüdür. Matemleri ortak olan milletin geleceği de, coğrafya üzerindeki kaderi de ortaktır.”

Devletin hizmetleri karşısında herkesin eşit mesafede olduğunu da vurguluyor: “Ülkemdeki her inanç kesiminin sorunları, benim sorunumdur.”

İstanbul’daki buz gibi soğuğa rağmen Halkalı Aşura Meydanı’nda toplanan yaklaşık 50 bin kişi hep birlikte salavat getirdi. Alanda kadınlar ve erkeklerin yanı sıra çocuklar da siyah kıyafetleriyle yer aldı.

Başbakan’ın konuşmasının ardından sahneye Zeynebiye Gençlik Tiyatrosu “Kuran’ın Kurbanı Hüseyin” adlı oyunuyla geliyor. Kerbela’da yaşananları temsilen de olsa karşısında gören kalabalık, protokol konuşmalarıyla ara verdikleri mersiyelerine, göğüslerine vurdukları “sine zen” hareketine geri dönüyor.

Caferilik nedir?

Caferilik mezhebi, adını Hz. İmam Cafer Sadık’tan alıyor. Caferiler, Hz. Muhammed’den sonra İslam camiasının önderliğinin ilki Hz. Ali olan on iki imama ait olduğuna inanıyor. Şiiliğin çoğunluk, İran’ın da resmi mezhebi. Türkiye’de kimi kaynaklara göre 500 bin kimi kaynaklara göre de 3 milyon Caferinin olduğu öne sürülüyor.

Çocukların kiminin gözü yaşlı, kimi ise olup bitenin ayırdında değil. “Üzülüyorum” diyen de var, kalabalıktan yakınan da...