ÇAĞLAYAN: İTHALATÇI ÜLKE HALİNE GELDİK BURSA (A.A)

-ÇAĞLAYAN: İTHALATÇI ÜLKE HALİNE GELDİK BURSA (A.A) - 06.09.2010 - Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, "Bugün döviz, faizin kur üzerindeki baskısı evet Türkiye'yi ithalatçı bir ülke haline getirmiştir. Bakın hükümetin bakanı olarak ben bunu söylüyorum. Hem ihracattan hem ithalattan sorumlu bakan olarak bunu söylüyorum" dedi.  Çağlayan, Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) tarafından Almira Otel'de düzenlenen iftar yemeğinin ardından yaptığı konuşmada, döviz kuru konusunda aslında konuşmaya niyetinin olmadığını, ancak ihracatçıların derdini deştiğini ifade etti. Çağlayan, şöyle devam etti:  ''Çünkü, konuşunca diyorlar ki; ''Bunların işi gücü bu zavallı Merkez Bankası'na laf söylemek, laf yetiştirmek, şunu yapmak bunu yapmak. Merkez Bankası'nın başında ne yazar; Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası. Benim Merkez Bankam. Burada hiç kimsenin, hiçbir ihracatçının amacı, Merkez Bankası'nın kendi hükmi şahsiyetini eleştirmek değil. Biz Merkez Bankası'nın yanlış politikalarını eleştiriyoruz ve eleştirmeye de devam edeceğiz. Keşke, inşallah doğru politika yapsalar da biz de eleştiri yerine onlara iltifatlar etsek.  Bugün döviz, faizin kur üzerindeki baskısı evet Türkiye'yi ithalatçı bir ülke haline getirmiştir. Bakın hükümetin bakanı olarak ben bunu söylüyorum. Hem ihracattan hem ithalattan sorumlu bakan olarak bunu söylüyorum. Bunun sebebi, 2002 yılında 1 dolar 1,5 lira, 2010 yılı bitiyor, 1 dolar 1,5 lira. Bunun sebebi yılbaşında 1 avro 2,2 lira, bugün 1 avro 1,92 veya 1,93 olduğu içindir.'' Çağlayan, Merkez Bankası Başkanı ile arasında geçen bir diyaloğa da değinerek, şöyle dedi:  ''Kısa bir süre önce, hiç unutmuyorum bana sayın Merkez Bankası Başkanı 'Efendim biz bir gün faizleri düşürecektik, ama sizin o gün bir açıklamanız vardı. Siz 'Faizler mutlaka düşmeli' demiştiniz. Her zaman söylüyorum, söylemeye de devam edeceğim. 'İşte siz o gün söylediğiniz için faizleri düşürmedik.' Niye? 'Düşürseydik, bu sefer bizim bağımsızlığımıza zarar gelebilirdi.' Arkadaşlar ben size bırakıyorum bunun taktirini ya... Onun için bunları anlatıyorum.'' -''BIÇAK KEMİĞE DAYANMIŞTIR''- Bu konu üzerinde çalıştıklarını, boş durmadıklarını vurgulayan Çağlayan, şu bilgileri verdi:  ''Şu anda yapmış olduğumuz şey, konuyu ben Ekonomi Koordinasyon Kurulu'na götürmeden önce sayın Ali Babacan ile beraber Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanımız, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanvekili, hazine ve Merkez Bankası ile beraber oturup, bir arada ihracatçıların dile getirdiği bütün konuları konuştuk ve tartıştık. Öneriler gündeme geldi. Üzerlerinde böyle bir mutfak çalışması yaptık. Çalışmalarımız devam edecek. 1 Eylül'de Ağustos ayı rakamlarını açıklarken, ben o günün şartlarında 5 tane öneri getirdim ve bunu şimdi Bakanlar Kurulu'na taşıyacağım. Ben bu konuyu artık başka yerde konuşmak yerine Bakanlar Kurulu'na götürmeye kararlıyım. Bunu Bakanlar Kurulu'nda tartışmaktan başka çare yok. Maalesef bazı konularda farklı farklı görüşler var. Ben kurun aşırı bir şekilde değer kaybetmesinden dolayı ihracatta, özellikle ithalatta ciddi problemler yaşıyoruz derken, bazı arkadaşlarımız farklı düşünceler içinde olabiliyorlar. Onun için bunu götürüp Bakanlar Kurulu'nda enine boyuna, eğer ihracatla büyüyeceksek, eğer Türkiye'de ithalat yerine kendi sanayimizi destekleyeceksek, istihdam sağlayacaksak bizim başka çaremiz yok. Ne yapacak, ne bekliyorum? Merkez Bankası oturup döviz alımlarını biraz daha fazla yapacak. Bunları artık Türkiye'nin tartışması lazım, bunlar haşa Allah kelamı değil. Bunlar Kur'anı Kerim'de yazmıyor. Değiştirilmez, tartışılmaz hükümler değil. Bunları korkmadan tartışacağız. Ben bir kere şunu net söylüyorum ki bunları tartışmak zorundayız. Artık 'Tartışmayalım, konuşmayalım' cümlesi bitmiştir, çünkü bıçak kemiğe dayanmıştır...''