''Ergenekon''da tanık olarak dinlenilen çete lideri Alaattin Çakıcı, ''Yalan söylemem, öldüreceğim adama bile önceden haber veririm'' dedi. Çakıcı, eski başbakanlar Tansu Çiller ve Mesut Yılmaz'ın da sorgulanmasını istedi.
Tanık Hadi Özcan, 1994-1995 yıllarında cezaevine gelen TBMM Susurluk Araştırma Komisyonu tarafından bilgisine başvurulduğunu ifade ederek, ''Bana Mehmet Ağar'dan İbrahim Şahin'e kadar her şeyi sordular'' diye konuştu.
Mahkeme Başkanı Hüsnü Çalmuk, Veli Küçük'ün de isminin geçip geçmediğini sorması üzerine Özcan, ''O zamanlarda Veli Küçük ismi yoktu'' dedi.
Özcan, üzerinden 15 yıldan fazla geçtiği için Susurluk Araştırma Komisyonu'na ne ifade verdiğini tam olarak hatırlayamadığını söyledi.
Savcı Mahmet Ali Pekgüzel, ''Soruşturma aşamasında tanık sıfatıyla ifadenizi savcı Zekeriya Öz ile birlikte almıştık. İfadenizde Abdullah Çatlı ve Veli Küçük ile ilgili bildikleriniz olduğunu ve bunları daha sonra anlatacağınızı söylemiştiniz. Nedir bunlar, anlatır mısınız?'' diye sordu.
Özcan, Veli Küçük'ü tanımadığını ifade ederek, o dönemde Abdullah Çatlı ile ortak petrol temizleme ihalesine girdiklerini söyledi. Bu sırada savcı Pekgüzel, ''Abdullah Çatlı olarak mı tanıdınız?'' diye sordu.
''Çatlı'' olarak tanıdığını belirten Özcan, ''Çatlı beni öldürecekti. Bunu Yeşil'e söyledim. O da bana 'Çatlı, ortak iş yaptığı herkesi öldürür. Onun böyle bir ahlakı vardır' dedi. Halbuki Çatlı, resmi evraklar, silahlar ve polisler ile gezerdi. Devlet olarak bilirdim. Yeşil'den sonra da İbrahim Şahin'e gittim. O zaman Özel Harekat Daire Başkanvekili idi. Onu da devlet olarak bilirdim. Çatlı konusunda yardım istemek için Şahin'e gittim. Devleti şikayet etmek için devlete gittim. Daha ne yapayım? İbrahim Şahin, halledeceğini söyledi ama beni başından savmış'' şeklinde konuştu.
Savcı Pekgüzel'in, ''İbrahim Şahin, Abdullah Çatlı'yı tanıyor muydu da Çatlı olarak şikayet ettiniz?'' sorusuna Özcan, ''Tanımaz mı?'' karşılığını verdi.
Hadi Özcan'ın ardından kürsüye organize suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı çağrıldı.
Hakim Çalmuk, bu davada yargılanan sanıkları tanıyıp tanımadığını sorması üzerine Çakıcı, ''Sedat Peker ve İbrahim Şahin'i tanırım'' dedi. Başkan Çalmuk'un, Veli Küçük'ü tanıyıp tanımadığı sorusuna Çakıcı, ''Ona sorun'' cevabını verdi. Çalmuk'un, ''Biz sana soruyoruz'' demesi üzerine Çakıcı ısrarla bu sorunun Küçük'e sorulmasını istedi.
Hüsnü Çalmuk, Çakıcı'ya ''Burası mahkeme nasıl yönetileceğine biz karar veririz. Sorularımıza cevap ver, eğer cevap vermek istemezsen buna da hakkın var. Ancak bu şekilde ters davranmaya devam edersen sana söz hakkı vermem'' diyerek uyardı.
Başkan Çalmuk, doğruyu söylemen için yemin edeceksin demesi üzerine tanık Çakıcı, ''Ben yalan söylemem, öldüreceğim adama bile önceden haber veririm'' dedi.
Çakıcı, davanın sanıklarından Sedat Peker'i 19 yaşından beri tanıdığını, 1991 yılından 2003 yılına kadar görmediği Peker'in 2003 yılında bir kez evine geldiğini anlattı.
Sanıklardan İbrahim Şahin'i 2. Şube Emniyet Müdür Yardımcısı görevini yürütürken tanıdığını belirten Çakıcı, ''İbrahim Şahin, yaptığı iki operasyon nedeniyle bir kahramandır. Ama onun dışında kahramandır da kahraman değildir de diyemem'' dedi.
Korkut Eken'i MİT'ten tanıdığını, Engin Alan'la da Eken'in arkadaşı olması nedeniyle tanıştığını anlatan Çakıcı, ''Engin Alan'ı en son 1978 yılında gördüm. O zamanlar Red Kit gibiydi, şimdi kilo almış'' şeklinde konuştu.
Davanın sanıklarından Hayrettin Ertekin'i kardeşiyle ortak kuyumcu dükkanı olmasından dolayı tanıdığını ancak en son 26 yıl önce gördüğünü belirten Çakıcı, Mehmet Ağar'ı da tanıdığını ve sevdiğini, Ağar ile ilişkilerinin polis-mahkum ilişkisi olduğunu söyledi.
Çakıcı, ''Bunları Mehmet Ağar'a kim yaptırdı? Hesap soracaksanız Tansu Çiller'e sorun. Hesap soracaksanız Mesut Yılmaz'a sorun'' diye konuştu.
Başkan Çalmuk'un rahatsız göründüğünü belirterek, isterse oturarak ifadesine devam edebileceğini söylemesi üzerine Çakıcı, ''Oturamıyorum. 11 hastalık var bende. Neyle yaşıyorsun dersen, iman gücüyle yaşıyorum'' diye konuştu.
Çakıcı, davanın sanıklarından Doğu Perinçek ile ilgili olarak da, "Mehmet Eymür adamlarından biri beni arayarak Doğu Perinçek öldürmeyi teklif ettiler. Ama ben bu teklifi reddettim çünkü Perinçek'i Mehmet Eymür öldürtüp benim üzerime suçu atacaklardı. Bu arada Susurluk Kazası oldu. Eğer Kaza olmasaydı Perinçek'in çocukları yetim kalacaktı" diye konuştu.
Tanık olarak dinlenmesine karar verilen Alaattin Çakıcı İzmir cezaevinden, Hadi Özcan ise Kocaeli'nde bulunan Kandıra Cezaevi'nden cezaevi nakil araçları ile eskort eşliğinde duruşmanın yapıldığı binaya getirildi. Çakıcı'nın yakınları sabahın erken saatlerinde Silivri'ye 6 otobüsle geldi. Otobüslerin üzerinde "Allah" yazıları ve Atatük'ün fotoğraflarının da yer alması dikkat çekti. Tanık olarak ifadesine başvurulan Alaattin Çakıcı'nın çok sayıda yakını duruşmayı izledi.
Çakıcı mahkemede verdiği daha önceki ifadelerinde "Sultan Abdülhamit çok büyük bir insan" şeklinde sözler sarf etmişti.