Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, yeni yılda asgari ücretin net 1404 liraya çıkarıldığını açıkladı.
1 Ocak 2017 itibarıyla yürürlüğe girecek olan yeni düzenleme ile 1300 lira olan asgari ücrete 104 lira zam yapılmış oldu.
Müezzinoğlu, asgari ücretin belirlenmesinde hükümet ve işveren tarafının imzası olduğunu, Türk-İş'in yer almadığını belirtti.
Önceki toplantılarda işçi kesimini temsil eden Türk-İş 2016 başında 1300 liraya yükseltilen asgari ücretin yeni yılda bin 600 TL olmasını talep etmişti.
DİSK, asgari ücretin tümüyle vergi dışı bırakılması gerektiğini talep ediyor. Konfederasyon, 2017 yılı için asgari ücretin en az 2 bin lira net olmasını istiyordu.
İşçi kesiminin 1600 TL'lik talebine karşın işverenler, geçen yılki artış nedeniyle zam yapılmaması gerektiğini belirtiyordu.
CHP de asgari ücret teklifini açıkladı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, asgari ücretin en az bin 750 lira olması gerektiğini belirtmişti.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) temsilcileri yapılan son toplantıda "ağır", "orta ağır" ve "hafif işlerde" çalışan bir işçinin net yaşam maliyetine ilişkin rakamları komisyon ile paylaşmıştı.
Bir işçinin aylık net yaşam maliyeti "ağır" işlerde bin 668 lira 90 kuruş, "orta ağır" işlerde bin 485 lira 30 kuruş, "hafif işlerde" ise bin 379 lira 40 kuruş olarak açıklanmıştı.
Asgari ücret, halen bekar bir işçi için brüt bin 647 lira, vergiler ve kesintiler düşüldüğünde net bin 300 lira 99 kuruş olarak uygulanıyor. Apartman görevlilerinde ise normal işçilerden farklı olarak gelir ve damga vergileri kesilmediği için net bin 399 lira 95 kuruş olarak hesaplanıyor.
Asgari ücretin işverene toplam maliyeti ise bir işçi için bin 935 lira 23 kuruş düzeyinde. Bunun bin 647 lirasını brüt asgari ücret, 255 lira 29 kuruşunu sosyal güvenlik primi, 32 lira 94 kuruşunu işveren işsizlik sigorta fonu oluşturuyor.
Asgari Ücret Komisyonu'nun kararını açıklayan Bakan Müezzinoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:
"Arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Ülke olarak son bir yılda yaşadıklarımız, bir taraftan belirli zorlukları önümüze getiriyor, bir taraftan hedefleri olan bir ülkeyiz. Bu hedeflere yürüyecek şekilde daha çok yatırım, daha çok istihdam, daha çok rekabet.. Bütün bunlar ülkemizin ekonomik dinamiklerinde öncelikli konular. Bir taraftan işverenimizin dünyayla rekabetteki gücünü koruyan, diğer taraftan da alın terini döken, emeğinin karşılığını helal rızık olarak eve götürmek isteyen kardeşlerimizin hakkını koruyabilmek, bu ikisi arasında dengeyi sağlamak çok kolay değil. Bütün buna rağmen öncelikle işçi kardeşlerimizin de çok mutlu olamadığı, işverenin de çok mutlu olamadığı, bakan olarak benim de çok mutlu olamadığım, neticede yarınlarımızın huzurlu geçmesi için paylaşarak sıkıntıları azaltacağımız bir yolculuğu yapma gayretiyle bir, olabildiğince ortak karar vermeye çalıştık. Açıkçası dün gece geç saatlere kadar üçlü imzanın peşinde çok koştum. Gönlüm arzu ederdi ki Türk-İş'in de imzası olsun... Onlara da katkılarından dolayı teşekkür ediyorum. Asgari ücret kararı işverenle birlikte imzalayabildiğimiz için onlara teşekkür ediyorum.m Bu çerçevede geldiğimiz noktada asgari ücreti tek defada yılbaşından itibaren 1 Ocak itibariyle, yılın geneline iki kademeli olmamasına karar verdik. Hükümet ve işveren olarak iki kademeli talep ediliyordu, esasında biz bütçe planlamasında da iki kademeli yapmıştık. Ancak işçi kesiminden gelen talep, bir defa yılın tamamında olsun talebini değerlendirdik. En azından bu taleplerini yerine getirmiş olmanın huzurunu yaşıyoruz. Hükümet olarak bütçe planlaması yaparken enflasyonu 6.5 olarak hesaplamıştık, artış oranını 8 olarak yaklaşık karara bağladık. Bu çerçevede brüt asgari ücret 1720 olarak, net 1404 olarak belirledik. Az veren candan çok veren maldan inşallah malınız çoğaldığında geri kalan kısımlarını da çözeriz."