Can Ataklı: Taşımalı eğitimle köyler, tarikat ve cemaatlerin eline bırakıldı

Can Ataklı: Taşımalı eğitimle köyler, tarikat ve cemaatlerin eline bırakıldı

Korkusuz yazarı Can Ataklı, “Taşımalı eğitimle köyler, tarikat ve cemaatlerin eline bırakıldı” başlıklı yazısında ismini vermediği bir köyden bir fotoğraf paylaştı. Ataklı’nın “Görünce önce güldüm, sonra canım sıkıldı” dediği fotoğrafta birbirine çok yakın inşa edilmiş üç cami görünüyor.

“Küçücük bir köyde neredeyse duvarları birbirine değecek yakınlıkta üç cami birden yapmak acaba kimin aklıydı?” sorusunu soran Ataklı şunları kaydetti:

“Bilenlere sorduğumda aldığım cevap da şaşırtıcıydı. ‘Köylerde birbiriyle husumet içinde olan aileler ellerine biraz geçince hemen bir cami yaptırıp üste çıkmaya çalışır’ dediler. ‘Biri de okul yapsa olmaz mı?’ diye sorduğumda ise alaycı biçimde ‘Okul yapınca işe yaramaz ki, cami olacak ki dindar olduğunu gösterip güçlü olasın’ cevabını veriyorlar.”

Ataklı yazısının devamında ise eğitimci Turgut Ünlü’nün kendisine gönderdiği “Taşımalı eğitim garabeti” başlıklı yazıyı şöyle aktardı:

Gazi M. Kemal Atatürk’ün genç yaşta ve zamansız ölümü, 2’inci Emperyalist Paylaşım Savaşı’nın çıkışı, savaşa girmediğimiz halde, savaşın olumsuzluklarından büyük etkileniş, özellikle köylümüzü sarsmaya başlamıştı.

Aydınlanma çabalarının getirdiği uyanış ne yazık ki, emperyalizme bağımlılık başlangıçlarından itibaren finans kapital ve tefeci bezirgan hacıağalarca, onların iktidarlarınca engellenmeye başlandı. Sonuçlar malum.

Ağır değil montaj sanayi anlayışı, köy ve köylülerin bilinçli ihmal edilişi, örgütlendirilmemeleri, tarıma desteklerle teknolojinin sokulmaması, ithalci, üretici değil, ihracatçı, tüketici bağımlı politikalar köylerden yoğun göçleri getirdi.

Şehirler köy-kent garabetine büründü. Köyler tefeci bezirganların sarmalına terkedildi. Köylerinde kalabilenler yine de son zamanlara kadar üretimlerini sürdürdüler.

Ancak, özellikle son 20 yıldır uygulan “dincileştirme” anlayışının politikaları, köyleri boşalttı. Yerini cami imam, vaizlerine, tarikat-cemaatlere terk etti.

Köy aydınlanmasının meşaleleri okulların büyük kısmı kapatıldı, büyükşehir yapılan illerin köyleri mahalle statüsüne çevrildi. Kapatılan okulların öğrencileri de “taşımalı eğitim” kapsamına alındı.

Türkiye’de 34 bin 434 olan köy sayısı; 12 Kasım 2012 tarihi itibari ile 30 büyükşehirdeki 16 bin 220 köy, mahalleye dönüştürülünce 18 bin 214’e düştü. (1053 beldede mahalleye dönüştürülmüştü)

2002 yılında 25 bin 87 köy okulumuz vardı. Günümüzde bu okulların 20 bin 243’ü kapatıldı. Öğrenci sayısı da 3 milyon 275 bin 458’den 622 bin 795’e düştü.

“Öğrenci sayısının azlığı” nedeniyle okulları kapatılan bu köylerimizde şu an; 49 bin 813 cami, 60 bin 808 imam ve 12 bin 28 müezzin bulunmaktadır.

Okulları kapatılan köylerdeki çocukların ağırlıklı olduğu TAŞIMALI EĞİTİM ile 1 milyon 152 bin öğrenci köylerinden 973 ilçeye taşınmakta, taşıma ve yemek giderleri olarak da devlet TAŞIMALI EĞİTİME her yıl milyarlarca lira ödeme yapmaktadır. (Geçen yıl 12.5 milyar TL)

SONUÇ:

En iyi okul, öğrenciye en yakın okuldur. Bu yok edilmiştir.

Okul ve öğretmenin çıkarıldığı köyler, karanlığa, tarikat ve cemaatlere terk edilmiştir.

Köylerin daha da terk edilmesine neden olunmuştur.

Tarımın, üretimin azalmasına, tarım topraklarının elden çıkarılmasına yol açmıştır.

Halkın büyük sıkıntılara katlanarak ödediği vergiler, plansızca taşımalı eğitime harcanır olmuştur.

Taşıma ve yemek ihalelerinin hep aynı kişilere, siyasi nedenlerle ilçe milli eğitim müdürlüklerince verilir olması  çokça söylenir olmuştur.

“Cumhuriyetin Kaleleri” olarak görülen okullar çürümeye terk edilmiş, büyük zararlar oluşmuştur.

ÇÖZÜM

“Mevcut iktidar bu uygulamadan hemen vazgeçmelidir” dersek boşuna söylemiş olur isek; o zaman önümüzdeki seçimlerde iktidara geleceklere sözümüz,

Taşımalı eğitim uygulamasından hemen vazgeçiniz

Zorunlu 8 yıllık ilköğretim uygulaması olacak şekilde okul ve öğretmen planlamasını yapıp, çabuk yaşama geçiriniz.

Türkiye’nin tarıma, bilimsel tarımsal üretime geçme zorunluluğunun mutlak olacağı önümüzdeki süreçte, köy okullarımızla yeniden buluşalım.