Çanakkale Zaferi'nin 98. yıldönümü

Çanakkale Zaferi'nin 98. yıldönümü

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, 18 Mart Şehitler Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 98. yıl dönümü dolayısıyla, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti adına,Atatürk Anıtı'na çelenk sundu.

Cumhuriyet Meydanı'ndaki törende, AtatürkAnıtı'na Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti adına Bakan Yılmaz, Türk Silahlı Kuvvetleri adına Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mesut Özel, Çanakkale Valisi Güngör Azim Tuna, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ile diğer kurum ve kuruluşların temsilcileri çelenk koydu.

Bu sırada, Oruçreis Fırkateyni'nden 21 pare top atışı gerçekleştirildi. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından heyet, alandan ayrıldı.

Öte yandan, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) üyeleri de anıta karanfil bırakıp, Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi'ni okudu.

Törenin ardından CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran,CHP Genel Sekreteri Bihlun Tamaylıgil ile bir grup milletvekili anıta partilerinin çelengini bıraktı.

Tamaylıgil, burada yaptığı konuşmada, Çanakkale'de bir destan yazıldığını belirterek, "Bir milleti yıkmaya çalışırken, o milletin ayağı kalkışı, dirilişi ve zafere, bağımsızlığa, özgürlüğe, istiklale inanışı Mustafa KemalAtatürk'ün liderliğiyle birleşip şahlanan bir özgürlük mücadelesine dönüştü" dedi.

"Bugün binlerce Mehmet belki de kefensiz Çanakkale'de yatmakta ve bize 18 Mart ruhunun gücünü yaşatmakta" diyen Tamaylıgil, şöyle devam etti:

"Onlar ki vatan, bağımsızlık, özgürlük için başka hiçbir şeyi göze almadan sadece bu topraklar için şehit oldular. Bugün o ruhu çok iyi anlamanın gerektiği gündür. Bugün birlik, beraberlik ve mücadele içerisinde, uluslararası egemen güçlerin kurmuş olduğu senaryolara karşı dik durabilmenin ne kadar önemli olduğunu anlayabilmenin gerektiği gündür. Bugünün ruhunu yeni ruhlarla aramak yerine 18 Mart ruhunu taşıyarak bu vatana sahip çıkmak hepimizin en önemli görevidir.

Gözlerinin ve teninin rengi, inancı ne olursa olsun akan gözyaşının rengi aynıdır. İnancın ve kazanmanın, destan yazmanın ruhu aynıdır. İşte biz Çanakkale'de bir vatanı oluşturan tüm bireyler olarak kökeni, dili, dini ne olursa olsun, geldiği coğrafya ne olursa olsun hep beraber 'özgürlük' dedik, hep beraber 'bağımsızlık' dedik, 'dur' dedik, 'geçemezsin Çanakkale'den ve bu vatanı, bu vatanın evlatlarını ezemezsin' dedik. Dik durduk, durmaya devam edeceğiz. Hiç kimse hayallere kapılmasın ve hayaller içinde yaşamasın.

Biz bu ülke için nice Mehmetler verdik. Ama bu ülke her zaman özgürlük ve bağımsızlık şiarında başı ve alnı dik dolaştı, dolaşmaya da devam edecek. Atam, söz veriyoruz, çelengini önüne koymak için bile belli izinler içine sokulmamıza rağmen, biz her zaman çelengimizi de koyacağız, senin yarattığın ve beraberce mücadelenin ruhunu ortaya koyduğun şehitlerimizin bize yaşattıklarıyla mücadelemize devam edeceğiz. Ruhları şad olsun."