"Caner Erkin ya değişir, ya gider"

"Caner Erkin ya değişir, ya gider"

Hürriyet yazarı Kenan Başaran, Caner Erkin'in Beşiktaş-Başakşehir maçında, maçın hakemi Mete Kalkavan'a küfür ettiği görüntülerin ortaya çıkmasıyla ilgili olarak "Caner Erkin ya değişir, ya gider" dedi.

 

Başaran'nın "Caner ya değişir ya da gider" başlığıyla (27 Ekim 2017) yayımlanan yazısı şöyle:

Beşiktaş’a gelen oyuncuların imza attığı masanın arkasında şu yazar: Burası Beşiktaş. Burada imzalar kağıtlara değil, kalplere atılır.

Bu bir değer yargısıdır.

Madem öyle, o zaman Beşiktaş’a imza atan oyuncu kağıttaki rakamlardan önce arkasındaki bu yazıya bakacak.

Caner Erkin, Beşiktaş’a imza attığında kulübün o sezonki sloganı ‘Efendi Beşiktaş’tı’. Ama Caner Erkin, Medipol Başakşehir maçında tüm Beşiktaşlıların yüzünü kızartan hareketlerde bulundu.

Hakemin arkasından galiz küfürler etti, gol sevincini de gidip önünde yaptı. Duvardaki yazıya bakma, sezon sloganına bakma, efsane başkan Süleyman Seba çizgisini de takma...

Olmaz!

Üstelik sen milli bir oyuncusun ve daha önce bir çok kez davranışlarından ötürü tepki çektin. Galatasaray’da da kavga ettin arkadaşınla, Fenerbahçe’de de. Elin kolun sürekli havada; gelen geçen herkese fırça atıyorsun!

Beşiktaş ‘baba futbolcu’ların kulübüdür, ‘kabadayı futbolcular’ların değil!

Bu sezon ben en çok Pepe’den çekiniyordum. Real Madrid’ten bildiğimiz sertliklerini sürdürmesi halinde Beşiktaşlıyı ele güne karşı zora düşüreceğini düşünüyordum. Ancak şu haftaya kadar Portekizli, futbolun gerektirdiği sınarları aşmadı.

Caner Erkin ise herşeye tepki vererek hem arkadaşlarını hem hakemleri zora sokuyor. Ve elbet yönetimi de. Türkiye’de başarılı olmak rakiplere karşı sizi zaten antipatik yapar. Caner Erkin de bunun üzerine tuz biber ekiyor.

Kayıp olmaz

Caner Erkin, geçen sezon sakatlanınca “Eyvah” denildi. Oysa Beşiktaş’ı yazan çizen biri olarak, onun yokluğunun takımı etkilemeyeceğini savundum. Geçen sezon onun oynadığı dönemde Beşiktaş,kazansa da oyununu bir türlü oturtamıyordu. Caner, saktandıktan sonra Beşiktaş,yokluğunu aramadığı gibi önceki sezonun oyun çizgisine de daha çok yaklaştı.

Sonuçta Caner’siz de şampiyon oldu. Caner’in çoklukla orta sahadan şişirdiği toplara dayanan oyun tarzının Beşiktaş’ın oyun yapısına çok uymadığını düşünüyorum. “Caner-Gönül de gelirse Beşiktaş uçar” iddiası pratikte pek de doğru çıkmadı.

Onun olmadığı maçlarda bu iddiamı yeniden test edeceğim.Ama sağda ama solda Adriano, Caner’den daha çok vazgeçilmezdir. Caner, savunmada sadece gölge markajı yapıyor. Bir sol bek için belki bir çok oyuncudan daha çok asist yapmıştır ama kullandığı top sayısına göre katkısı düşük.

Caner’e dün verilen ceza onun için umarım bir milat olur. Aksi halde Beşiktaş’ın kimyasını bozmaya devam edecek ve ayrılık kaçınılmaz olacak. Beşiktaşlı sahada hakkını arayan asi futbolcuyu sever, fakat hakeme, rakibe küfür eden; sahadaki arkadaşlarına sürekli el kol hareketi yapan futbolcuyu sevmez.

Öte yandan TFF Başkanı, Caner olayının futbol için yeni başlangıç olduğunu söylüyor. Ama dün hakeme küfür eden Caner’e 6 maç ceza çıkarken, derbide kafasına su şisesi yiyen yan hakem Tarık Ongun için G.Saray’a saha kapama cezası çıkmadı. Biliyoruz ki Caner’e talimatlardan ziyade, kamuoyu baskısıyla 6 maç  verildi. Aynı kamuoyu derbinin de tatil edilmesi gerektiğini savundu. Caner, bu durumda bir kurbana dönüştü. Yeni başlangıç istiyorsanız ‘adil’ olun, yeter!