Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Gümrük Birliği Anlaşmasının bize dezavantajları artmaya başladı, güncellememiz lazım. AB ile Gümrük Birliği anlaşmamızı inşallah güncelleyeceğiz." dedi.
Çavuşoğlu, 16 Nisan'da yapılacak anayasa değişikliği referandumu ile ilgili, "İstikrarı getirelim kavgaları bitirelim, seçimler zamanında olsun, koalisyon olmasın ama demokrasiyi güçlendirelim, hukukun üstünlüğünü tesis edelim. Tamamen yapmaya çalıştığımız bu." dedi.
Bakan Çavuşoğlu, Uluslararası Antalya Üniversitesi Aktif Öğrenci Topluluğu tarafından düzenlenen "Gençlik Buluşmaları" toplantısında öğrencilerle bir araya geldi.
Üniversitenin Döşemealtı ilçesinde bulunan yerleşkesindeki konferans salonunda gerçekleştirilen toplantıda konuşan Çavuşoğlu, Türkiye'nin zor bir coğrafyada bulunduğunu ve bugün coğrafyanın her zamankinden zor bir süreçten geçtiğini söyledi.
"Avrupa'da da şu anda başta ırkçılık olmak üzere yaşanan trendlerin, Avrupa'yı oluşturan tüm değerleri aşındırmaya başlayan tehlikeli bir sürece girdiğini" kaydeden Çavuşoğlu, dünyanın değişik coğrafyalarında da terör, radikalleşme, çevre felaketleri, işsizlik, kıtlık, savaşlar, iç savaşlar gibi birçok sıkıntı ve tehdit unsuru bulunduğunu dile getirdi.
"Suriye'nin bugün yönetilemeyen bir ülke haline geldiğini ve dün İdlib'te kimyasal silah kullanıldığını" söyleyen Çavuşoğlu, Türkiye'nin Suriye'deki savaşın bitmesi için samimi çaba sarf ettiğini bildirdi. Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
"Ama bir rejim var, zalim bir rejim, Esad rejimi. Dün kimyasal silah kullanarak çok sayıda insanı öldürdü. Daha önce kimyasal silah tüm Batının kırmızı çizgisiydi, ama kullandıkça millet alışmaya başladı. İnsanlar hunharca öldürülünce bile dünya susmaya başladı. Halep'de 45 bin kişi sıkışıp kaldığı zaman kurtarmasaydık onları da acımasızca öldüreceklerdi. Öyle bir vahşi şekilde öldürüyorlar ki insanlığımızdan utanıyoruz. O 45 bin insanı kurtarmak için Türkiye'den başka kılını kıpırdatan başka bir ülke oldu mu dünyada? Rusya ile oturduk şartları zorladık. Biz bunu yaparken bazı Müslüman geçinen ülkeler de engel çıkarmaya çalıştı."
Bakan Çavuşoğlu, bu kadar zor bir zamanda bunları çözmek için çaba göstermek, mücadele etmek, insanlığı ön plana çıkaran politikalar izlemek, dünyanın her yerinde olmak ve ilişkileri geliştirmek için diplomasiyi işletmek gerektiğini vurguladı. "Biz, birileri rahatsız olacak diye politikalarımızı değiştiremeyiz" diyen Çavuşoğlu, sorunları çözmek ve ekonomik ilişkileri artırmak için ikili, üçlü mekanizmalar geliştirmeye çalıştıklarını, şimdi de dörtlü mekanizmalar üzerinde çalıştıklarını vurguladı.
Barış İçin Arabuluculuk, Medeniyetler İttifakı gibi inisiyatiflere ivme kazandırdıklarını kaydeden Çavuşoğlu, "Bugün barış için arabuluculuğa, medeniyetler ittifakına, hoşgörüye her zamankinden fazla ihtiyacımız var. Çünkü hem savaşlar hem hoşgörüsüzlük hem de ırkçılık, kendisinden farklı olana nefret giderek artıyor. Birbirimizin düşüncesine katılmıyorsak bile saygı duymaya ihtiyacımız var." diye konuştu.
Ekonominin artık batıdan doğuya doğru hızla kaydığını anlatan Çavuşoğlu, Türkiye'nin bunları takip ettiğini, çıkarı neredeyse onu aradığını söyledi. Türkiye'nin ihracatta, üretimde hedefleri bulunduğunu, ticaretin önündeki engellerin kaldırılması için serbest ticaret anlaşmaları imzalandığını, bu mümkün değilse tercihli ticaret anlaşmaları yapıldığını ifade eden Çavuşoğlu, "Gümrük Birliği Anlaşmasının bize dezavantajları artmaya başladı, güncellememiz lazım. AB ile Gümrük Birliği anlaşmamızı inşallah güncelleyeceğiz." dedi.
Girişimci diplomasinin yanında, vicdani ve insani dış politikanın da şart olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, Türkiye'nin dış yardımlarıyla dünyada ABD'den sonra ikinci sırada yer aldığına dikkati çekti.
Edirne-Kars-Tiflis-Bakü demiryolunun açılacağını, tarihi İpekyolu'nun Pekin'e kadar demiryolu ile canlandırılacağını, Edirne-Kars hızlı tren projesinin önümüzdeki günlerde hayata geçirileceğini belirten Çavuşoğlu, 10. Yıl Marşı yazıldıktan sonra AK Parti iktidarına kadar Türkiye'de 1 kilometre bile demiryolu yapılmadığını söyledi.
Çavuşoğlu, “12 Eylül Anayasası ile cumhurbaşkanı ve başbakanın aynı yetkilere sahip olduğunu, bunun da yönetimde karışıklıklara neden olduğunu” savundu.
“Türkiye'nin gelişmesi, ekonomisinin güçlü olması için sisteminin de güçlü olması gerektiğini, anayasa değişikliğinin de bu nedenle hazırlandığını” söyleyen Çavuşoğlu, “Yeni sistem ile kuvvetler ayrılığının netleşeceğini, Meclis'in yasama ve denetim faaliyetlerini yapacağını, cumhurbaşkanının hesap verebileceğini, yargının tarafsız ve bağımsız hale getirileceğini” iddia etti.
Bakan Çavuşoğlu, "Bugün yargının tarafsızlığı, bağımsızlığı konusunda tereddütler var. FETÖ Türkiye'deki birçok kurumu olduğu gibi yargıyı da alt üst etti. Bunların sadakati Pensilvanya'daki hasta adama. Kendisini, tövbe haşa kainatın efendisi gibi görüyor, utanmasa şirk koşacak. Hasta adam, sapık. Böyle düşünen bir adam sağlıklı olabilir mi?" diye konuştu.
Güven ve istikrara vurgu yapan Çavuşoğlu, "İstikrarı getirelim kavgaları bitirelim, seçimler zamanında olsun, koalisyon olmasın ama demokrasiyi güçlendirelim. Hukukun üstünlüğünü tesis edelim. Tamamen yapmaya çalıştığımız bu. MHP ile birlikte çok titiz bir şekilde bunu çalıştık. Sayın Recep Tayyip Erdoğan sonrası Türkiye'nin sigortasıdır bu sistem." dedi.
18 maddelik anayasa değişikliğinin çok iyi okunmasını isteyen Çavuşoğlu, salondaki gençlere seslenerek, "Sizden ricam 18 maddeyi okuyun, okuyun ki soranlara anlatın. Medeni medeni kendi aranızda tartışın." diye konuştu.