Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD'nin Kongre'den geçirebilmesi durumunda, daha pahalı olmasına rağmen Türkiye'nin Patriot hava savunma sitemi alabileceğini söyledi.
"S-400 meselesine bugün kadar yaptırım, uyguladılar, başka yöntemler denediler. Biz hep diyalogdan yana teklifler getirdik. O tekliflerimizi bugüne kadar kabul etmediler. Her zaman söylüyoruz; bundan sonraki süreçte kendimiz üretinceye kadar hava savunma sistemine ihtiyacımız var" diyen Bakan, "ABD bize satabilirse; fiyat ve öbür konularda anlaşabilirsek, en önemlisi de Kongre'den geçirebilirse, daha pahalı olmasına rağmen alabiliriz. Bizim mutlaka bir yerden almamız gerekiyor" diye konuştu.
NTV'ye konuk olan Çavuşoğlu, Mısır'la görüşmelere ilişkin olarak, "Bizim heyetimiz gitti, şimdi onlardan da bir heyet geldi. Bugün görüşüyorlar. İleriki aşamalarda karar verirsek, büyükelçi atama noktasında adımlar atarız. “eniz yetki alanları ile ilgili onlar da isterse müzakerelere başlarız. Bizimle anlaşırlarsa daha fazla alan elde ederler. Bunlar mümkün olan ve olması gereken şeyler. Ekonomik ilişkimiz her geçen gün artıyor” değerlendirmesini yaptı.
Çavuşoğlu, "Biz Afganistan’a çok yatırım yaptık, eğitimine yatırım yaptık. Kadınlara çocuklara yatırım yaptık. Sonuçta bizim Afganistan gibi bir ülkeden tamamen çıkmamız yanlış bir karar olur. Birçok ülke büyükelçiliğini geri çekerken, biz de ayrılsaydık doğru olmazdı" dedi. "Türkiye Taliban'ı tanıyacak mı?" sorusuna "Türkiye Taliban’ı tanıma noktasında konusunda şartlara gelişmelere göre hareket edecek" yanıtını verdi.
Çavuşoğlu NTV canlı yayınında konuşuyor. Çavuşoğlu şu ifadeleri kullandı:
“Afganistan’da Taliban’ın hükümet kurma çalışmaları var. Taliban Pençşir hariç bölgeye hakim oldu. Buradaki çatışmaların iç savaşa neden olmamasını umuyoruz. Ülkede ekonomik sıkıntı ve açlık var. BM’in gıda stokunun bitmek üzere olduğunu görüyoruz. Bizim de Kızılay’ımız bölgeye yardımlarını yapıyor. Bölgede terör sorunu da var. DAEŞ Horasan orada. Kabil Havalimanı ile ilgili Katar ve ABD ile birlikte çalışıyoruz”
"Şu anda havalimanına uçaklar inip kalkabiliyor. Bazı uçuşlar yenden başladı. Bazı ülkelerin vatandaşları orada kaldı. Bizim de orada vatandaşlarımız var. Bin 400’den fazla kişiyi tahliye ettik. Bin 60 tanesi bizim vatandaşımız. Sonuçta Kabil Havalimanı yeniden uluslararası uçuşlara açılabilir, pist yenilenebilir, terminal yenilenebilir. ŞU an orada 19 teknisyenimiz çalışmalarını sürdürüyor. Ama en önemli konu güvenliği kim sağlayacak? Güvenliği havalimanı dışında Taliban sağlayabilir ancak içerde uluslararası toplumun güvenebileceği bir güvenlik şirketi ya da bir ya da iki devlet sağlamalı. Askeri güç istenmiyorsa, bu işi yapan şirketler var. Orada güvenlik sağlanmalı. Uçaklar uçmak istese bile sigorta şirketleri izin vermez"
"Biz Afganistan’a çok yatırım yaptık, eğitimine yatırım yaptık. Kadınlara çocuklara yatırım yaptık. Sonuçta bizim Afganistan gibi bir ülkeden tamamen çıkmamız yanlış bir karar olur. Birçok ülke büyükelçiliğini geri çekerken, biz de ayrılsaydık doğru olmazdı. Biz ‘her şeyi yönetelim’ demiyoruz, ‘bağlarımızı koparmayalım’ diyoruz"
"Bu konuda aceleci olmamak gerekir. Dünyanın da acele etmemesi gerekiyor. Burada dengeli hareket etmek gerekiyor. Biz Türkiye olarak bu şekilde hareket ediyoruz. Hükümetin kapsayıcı olması gerekiyor. Hükümette sadece Taliban olursa, diğer etnik gruplardan insanlar olmazsa olmaz. Kadınlara yer verilmesi gerekiyor. Sonuçta yarın bir kriz olduğu zaman ülkenin iç savaşa sürüklenmemesi için kapsayıcı bir hükümet gerekir, tüm dünyanın kabul etmesi için de kapsayıcı olması gerekir. Biz bu düşüncelerimizi Taliban’a da doğrudan iletiyoruz. Şu ana kadar atanan kişiler sadece Taliban’a yakın kişiler. Şartlara ve gelişmelere göre hareket edeceğiz”
Hükümet kurma talebine Türkiye’nin davet edildiği sorusuna Çavuşoğlu, “Şu anda bir tutumumuz yok, hükümet kurulmadı ve bize bir davet gelmedi” dedi.
“Bu sorunun yerinde çözülmesi herkes için en faydalı olandır. Afganların ülkesini terk etmemesini sağlamak gerekir. Şu anda ciddi bir hareketlilik yok. Bu sene 570 bin kişi, geçen sene ise 3 milyon kişi göç etmiş. Afganistan içerisinde açlık ve ekonomik sıkıntılar var. Taliban'ı seversiniz, sevmezsiniz, ama savaşların bile olduğu yerde insani yardımların ulaştırılması gerekiyor. Diğer taraftan komşu ülkelere de destek sağlamak gerekiyor. Pakistan, Özbekistan ve İran’a göç etmeyi düşünenler var. Biz AB ve uluslararası topluma iş birliği öneriyoruz ”
“Sınırda aldığımız tedbirler her geçen gün artıyor. Daha fazla göçmen yükünü kaldıramayız. İran’dan tedbir almasını istiyoruz”
“18 Mart mutabakatını tam olarak uygularsak sıkıntı kalmaz. Göç sorununu farklı boyuta gitmesi nedeniyle güncelleme olması gerekiyor. AB, ‘Nasıl olsa Covid var, göçmenler gelmez’ düşüncesinden vazgeçmesi gerekiyor. Külfetin paylaşılması gerekiyor. Bizimle oturup neler yapılabileceğini, yükümlülükler nedir ve ne kadar yerine getirildiğinin gözden geçirilmesi gerekir. Daha sonra her iki tarafın, ayrı ayrı ve beraber neler yapması gerektiğinin konuşulması gerekir. ‘Biz para gönderelim ama karışmayalım’ olmaz”
”Bizim BAE ile bir sorunumuz olmadı. Uluslararası ilişkilerde kalıcı düşmanlık ve kalıcı dostluk yoktur, bu ilkesizlik değildir. Karşılıklı adımlar atılarak ilişkiler normalleştirilebilir. Cumhurbaşkanımız ve ben karşılıklı görüşmeler gerçekleştirdik. Sonuç itibarıyla olumlu bir ivme var. Böyle devam ederse ilişkiler rayına girer”
“Görüşmeler devam ediyor ve verimli geçti. Suudi Arabistan ile ilişkilerimiz yeniden rayına girebilir. Bizim bir sorunumuz yok, ama onlar bazı meseleleri büyüterek Türkiye’ye karşı olumsuz bir tavrı oldu”
Bizim heyetimiz gitti, şimdi onlardan da bir heyet geldi. Bugün görüşüyorlar. İleriki aşamalarda karar verirsek, büyükelçi atama noktasında adımlar atarız” derken, “Deniz yetki alanları ile ilgili onlar da isterse müzakerelere başlarız. Bizimle anlaşırlarsa daha fazla alan elde ederler. Bunlar mümkün olan ve olması gereken şeyler. Ekonomik ilişkimiz her geçen gün artıyor”
Mısır’ın Doğu Akdeniz Gaz Forumu kurarak Türkiye’yi dışarda bırakması üzerine Çavuşoğlu, “Türkiye’yi dışarda bırakan hiçbir anlaşmanın geçerliliği yoktur. Türkiye ile iş birliği yapmadan yapamazlar. Haklarımızı ihlal edersek biz de gereğini yaparız. Bunu da sahada gösterdik” derken, “Biz tüm ülkelerin katılacağı Doğu Akdeniz Konferansı’nı Cumhurbaşkanımızın önerisiyle yapalım dedik. Biz hakkımızı hiçbir şekilde yedirmeyiz” yorumunu yaptı.
Bakan Çavuşoğlu, ABD’nin Suriye’den çekilmesi durumunda kaos oluşup oluşmayacağına dair soruya, “Irak’tan çekildiler kaos oldu, Afganistan’dan çekildiler kaos oldu. Suriye’den çekilmeleri kendi tercihleri. Biz Suriye’de terör tehditi sebebiyle bulunuyoruz. Bu uluslararası hukuka uygun. Biz Suriye’nin sınır ve toprak bütünlüğünü destekliyoruz. ABD ise ayrılıkçı PKK/YPG’yi destekleyerek bunun tam tersini yapıyor” derken, “ABD’nin ‘Petrol var ben burada kalıyorum’ anlayışını kabul edilemez” diye konuştu.
"Şam yönetimi ile siyasi bir görüşme mümkün değil" diyen Çavuşoğlu, "Diplomatlar görüşüyor" diye ifadesini kullandı.
S-400 konusu“ABD’nin bitmiş bir anlaşmayı kabullenmesi gerekiyor. ABD kongreden izin alıp satabilirse, bu sistemi de alabiliriz”