ÇELİK: ALEVİ SORUNUNUN ÇÖZÜMLENMESİ İÇİN İLK ADIMLARI BİZ ATTIK ANKARA (A.A)

-ÇELİK: ALEVİ SORUNUNUN ÇÖZÜMLENMESİ İÇİN İLK ADIMLARI BİZ ATTIK ANKARA (A.A) - 13.12.2010 - Devlet Bakanı Faruk Çelik, ''Alevi sorununun başta Alevi vatandaşlarımız olmak üzere tüm vatandaşlarımızın huzur ve refahı için biran önce çözümlenmesi konusunda kayda değer ilk adımları biz attık'' dedi. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersleri Müfredat Bilgilendirme toplantısı Bilkent Otel'de başladı. Toplantının açılışında konuşan Çelik, toplantıyı Kerbela olayının yaşandığı Muharrem ayında yaptıklarını anımsattı. Kerbela'da Hazreti Hüseyin'in acımasız bir şekilde, gaddarca şehit edildiğini ifade eden Çelik, Hazreti Hüseyin'in şehitlerin serdarı olmasının yanı sıra ortak bir değer ve karakterde olduğunu da söyledi.  Her Müslümanın 1330 senedir Hazreti Hüseyin'in Kerbela'da maruz kaldığı zulmü bizzat hissettiğini ve yaşanan şiddeti nefretle hatırladığını söyleyen Çelik, ''Hazreti Hüseyin'i ve diğer Kerbela şehitlerimizin saygı ve rahmetle anıldığı manevi bir günde toplumumuzun en derin sorunlarından birini anlamak ve çözüme kavuşturmak için seferber olmuş durumdayız'' diye konuştu. Yüzyılları aşan sorunları çözmek için iyi niyetli, sabırlı ve soğukkanlı olunması gerektiğini vurgulayan Çelik, şunları söyledi: ''Alevi sorununun başta Alevi olmak üzere tüm vatandaşlarımızın huzur ve refahı için biran önce çözümlenmesi konusunda kayda değer ilk adımları biz attık. Şimdiye kadar mevcut sorunların çözümüne yönelik hiç bir adımın atılmamış olması asla kabul edilebilir değildir. Ne yazık ki hiçbir siyasi irade konuyu gereken bir özen, ciddiyet ve merhametle ele almamış. Sonuçta bu aymazlıkların biriktirdiği sorunlar bugün içinden çıkılması zor bir noktaya ulaşmıştır.'' Sonuncusu 28-30 Ocakta yapılan çalıştaylarda Alevilerin belli başlı problemleri, talep ve beklentilerinin ele alındığını anımsatan Çelik, bütün bunların kamuoyunun önünde gerçekleştirildiğini söyledi. -DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ HER KESİMİ TATMİN ETMELİ- Bakan Çelik, Alevilerin kendi kökleriyle, referans ve değerleriyle irtibat kurmakta güçlük çektiklerinin bilindiğini de belirtti. Çelik, şöyle konuştu: ''Bu durumu besleyen şartların anlaşılır nedenleri olsa bile bütün bu sorunlarla yaşamayı kabul edip onaylamak mümkün değildir. Bunu kabul etmek, herşeyden önce insan haklarının ihlal edilmesidir. Bunu onaylamak kadim bir kültürün tarihten silinmesine, yok edilmesine fırsat vermek ya da buna benzer bir şekilde göz yummaktır. Hükümetin Alevi kardeşlerimizin kimlik, referans ve ritüel kayıplarının giderilmesi konusunda bir dizi çalışma başlatmıştır. Bu çalıştaylarda öne çıkan en önemli husus Aleviliğin kendi kökleri ile olan irtibatının yer yer gevşemiş hatta kopmuş olmasıdır. Alevi inanç ve kanaat önderleri de inanç ve değerlerinin hızla aşındığından yakınmakta, devletten her fırsatta gözden düşürülen geleneklerinin korunması için acilen yardım istemektedirler. Bu gözlemler, bu tanıklıklar fazlasıyla acıtıcı ve hüzün vericidir. Artık bu durum öncelikle eğitim müfredatımızda güven verici, ilgili tarafları rahatlatıcı, tatminkar düzenlemelerin yapılmasını zorunlu kılmaktadır.'' Düzenledikleri 7. çalıştayda Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerinin öğretim ve eğitiminin tüm kesimleri kapsayacak şekilde yapılandırılması konusunda belli bir düzeye ulaşıldığını hatırlatan Bakan Çelik, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersine ilişkin mevcut müfredatın hukuki merciler tarafından meşru bulunmasına karşın hükümet olarak tarafları tatmin etmeyen bir uygulamayı sürdürmeyi doğru bulmadıklarını da söyledi. -ALEVİLER DE İNANÇ VE RİTÜELLERİNİ ÖĞRENME HAKKINA SAHİPTİR- Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin din derslerinin niteliğine yönelik eleştirilerinin Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kısa zamanda giderildiğini vurgulayan Çelik, yapılan düzenlemelerin sonunda uluslararası hukuktan herhangi bir eleştiri gelmediğini belirtti. İç hukuk organlarının da yapılan uygulamayı yeterli saydığını ifade eden Bakan Çelik, ''Buna karşılık biz, Alevilerin kendi kimliklerini, inanç ve ritüellerini en az diğer gruplar kadar öğrenme haklarının olduğuna yürekten inanıyoruz. Bundan dolayı ilgili tarafların memnuniyetini esas alarak bu çalışmaları sürdürmek istiyoruz'' dedi. 7. çalıştayda alınan kararlar doğrultusunda Adalet Bakanlığı bünyesinde Alevi paydaşlarla Cemevleri Komisyonu, Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde ise Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Komisyonu'nu oluşturduklarını anlatan Çelik, söz konusu komisyonlar tarafından hazırlanan raporların kendilerine ulaştırıldığını bildirdi. Madımak Oteli'nin kamulaştırılması konusunda ise gerekli adımların atıldığını ve otelin Sivas Valiliğine teslim edildiğini ifade eden Çelik, ''Bu binanın yaşanılan acı ve sıkıntıları unutmaya mahal vermeksizin yeniden düzenlenmesi sağlanacaktır'' diye konuştu. -''ZORLA GETİRECEK DEĞİLİZ''- Bakan Çelik, konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.  Bir gazetecinin, toplantıya Alevi Bektaşi Federasyonu'ndan bir temsilcinin katılmadığını belirtmesi üzerine Bakan Çelik, düzenledikleri çalıştaylar süresince herkesi davet ettiklerini belirtti. Çelik, şöyle konuştu: ''Yedi çalıştay ve Alevi inanç önderleriyle yaptığımız özel toplantılarda katılmama eğiliminde, ısrarında olanları zorla getirecek değiliz. Bizim kapımız herkese açıktır. Bütün sürecin nasıl yürüyeceğini başından itibaren deklare ettik. Yürümesinde hiçbir aksaklık olmamıştır. Söz verdiğimiz gibi süreci yürütüyoruz, yürütmeye de devam edeceğiz. Çözüme odaklandık. Çözümü gerçekleştireceğiz. Biz bu çalışmaları yaparken ön yargılarla hareket edeceklerin de olacağını ifade etmiştik. Bunları sizler de izliyorsunuz, bizler de izliyoruz. Onlara da saygılarımızı sunuyoruz. Onların görüşlerine de saygı duyuyoruz ama konu hassas, önemli, katkı sağlanması gereken bir konu. İşin edebiyatı yüzlerce yıl yapılmıştır ama çözümü konusunda bu ciddiyette, bu ölçekte masanın etrafında hiç oturulmamıştır. Bunun kıymetinin bilinmesini defalarca ifade ettim. Kimseye bir adım yakın değiliz, kimseye bir adım uzak değiliz. Herkese eşit mesafedeyiz. Ayrım da yapmış değiliz. Buraya katılan arkadaşlarımızın hangi dernek, vakıfa üye olduğunu da hiç düşünmedik.''  Bir gazetecinini, İstanbul Fatih'te bir cinayet işlendiğini, ölenlerden birinin süryani olduğunu belirtmesi ve değerlendirmesini istemesi üzerine Bakan Çelik, bugün düzenledikleri toplantının hassas bir konuyu içerdiğini söyledi. Bakan Çelik, o nedenle farklı bir konudaki değerlendirmeyi başka bir platformda yapabileceğini belirtti. Bakan Çelik'in konuşmasının ardından toplantıya yemek arası verildi. Yemeğin ardından Çelik'in de katıldığı toplantının ikinci bölümüne geçildi. Bu bölümde Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürü İrfan Aycan'ın yeni Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin müfredatına ilişkin katılımcılara bilgi vereceği belirtildi. Basına kapalı olarak gerçekleştirilen toplantıya çok sayıda Alevi inanç ve kanaat önderi katılıyor.