Usta gazeteci-yazar Çetin Altan, 88 yaşında vefat etti. Cenaze tarihi henüz belli olmayan Altan'ın ardından yazar Doğan Hızlan “Gazete dünyasında edebiyat lezzeti taşıyan gazeteci yazarlar benim açımdan düşüncelerini en etkileyici biçimde okuruna yansıtan kişilerdir. İşte Çetin Altan da bunlardan biridir” dedi. Genç kuşak yazarlardan Sibel Oral ise usta yazarı "Direnişinin gücü hiç şüphesiz kaleminden geliyordu" diyerek andı.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Basın Konseyi de birer başsağlığı mesajı yayımladı.
Çetin Altan vefatından önce "Artık anlaşılıyor ki ülkeme demokrasinin geldiğini göremeden ayrılacağım bu dünyadan" demişti.
Çetin Altan'ın vefatı sonrası Radikal'e konuşan Doğan Hızlan şunları söyledi: "Çetin Altan, renkli yazı üslubuyla yazdığı her türde başarılı olmasını bilmiştir. Biz değerlerimizi hayatının bütün safhalarını düşünerek, kaile alarak yazmalıyız, tanıtmalıyız. Türkiye’deki demokrasi çalışmalarında yazısından milletvekilliğine kadar anılması ve hatırlanması gereken çok önemli işler yapmıştır. Gazete dünyasında edebiyat lezzeti taşıyan gazeteci yazarlar benim açımdan düşüncelerini en etkileyici biçimde okuruna yansıtan kişilerdir. İşte Çetin Altan da bunlardan biridir."
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), tarafından yapılan açıklamada, "Basınımızın usta kalemlerinden gazeteci-yazar Çetin Altan'ı yitirdik. Üzüntümüz büyüktür" dendi.
Basın Konyesi de Çetin Altan'ın ölümüyle ilgili mesajında, "Romanları, oyunları ile edebiyat dünyasının renkli yazarı, eserleri dünya dillerine çevrilmiş 20. yüzyılın güçlü kalemi, eski milletvekili, duayen gazeteci-köşe yazarı Çetin Altan'ı kaybettik. Başta Ailesi'ne, sevenlerine, dostlarına ve basın camiasına başsağlığı diliyoruz. Çetin Altan ışıklar içinde uyusun..." ifadelerine yer verdi.
Kitaplarının yayımlayan İnkilap Kitabevi adına konuşan Senem Devis işe şöyle konuştu: "Bugüne dek Çetin Altan’ın 30 kitabını yayımladık… Son günlerde torunu Ömer Altan ile birlikte 3 kitabını yeniden çalışıyor (Kavak Yelleri ve Kasırgalar, Büyük Gözaltı, Tarihin Saklanan Yüzü), Tüyap İstanbul Kitap Fuarı’ndan evvel görmesini arzu ediyorduk… Hatta daha dün, Ömer Altan ile bir arada kapaklar ve arka kapak yazıları üzerine konuşuyorduk… Çok üzgünüz…"
Çetin Altan’ı iyi tanıyan az sayıdaki genç kuşak yazarlardan Sibel Oral, usta yazarı “Bizim kuşak maalesef onun edebiyatını ve değerini pek bilmez, ondan öğreneceğimiz bir şey varsa o da yazıya olan tutkunluğudur” diye anlattı. Sibel Oral Altan ile ilgili görüşlerini şöyle aktardı: Direne direne, dolu dolu geçen bir hayat. Ama bence her şeyden önemlisi onurlu bir hayat. Direnişinin gücü hiç şüphesiz kaleminden geliyordu. Türkiye edebiyat tarihi onun gibi yazıya bu kadar sıkı tutunan, yazıyla nefes alan bir yazar görmemiştir. Bir lafı vardı, tam hatırlamıyorum ama mealen, insanların değerli olmayı unuttukları bunun yerine önemli olmayı tercih ettikleriyle ilgiliydi. Bizim kuşak maalesef onun edebiyatını ve değerini pek bilmez, ondan öğreneceğimiz bir şey varsa o da yazıya olan tutkunluğudur. Bugün her yerde paylaşılan "Enseyi Karartmayın" yazısı tüm Türkiye halklarına mirastır. Ve tabii umudu da... "Torunlarımıza bırakmayı hayal ettiğimiz ülke bu değildi" diyor ama yine de ekliyordu: "hayal kırıklığı yaşamıyorum..." Ve şöyle devam ediyordu: "Ama siz uğraşırsanız mücadeleye devam ederseniz..."
Bize düşen onur ve vicdanın peşine düşüp kalemle, sözün gücüyle mücadeleye devam etmek. Hem bir gazeteci hem de yazıyla ilişkisi olan bir insan olarak, ensesi kararmış bu ülkenin sıradan bir vatandaşı olarak, çok üzgünüm. Ama o "Enseyi karartmayın" dedi bir kere, karartmak isteyenlere bin inat karartmayacağız...