'Biz insanlara 'içki içme' demiyoruz, bunu topluma iyi anlatamadık'

'Biz insanlara 'içki içme' demiyoruz, bunu topluma iyi anlatamadık'

Kamuoyunda alkol ve sigara yasaklarının mimarı olarak bilinen, Başbakan'ın sağlık danışmanı AKP'li Cevdet Erdöl, alkol satışına getirilen sınırlamaların hayat tarzına müdahale olmadığını belirterek “Belki biz bunu iyi anlatamadık topluma. Gezi Parkı’nda ağaç bahaneydi, alkol de bahane oldu. İçmek isteyenler için meyhaneler açık zaten” dedi.

Habertürk gazetesinden Saliha Çolak'a konuşan Cevdet Erdöl, Gezi Parkı eylemleri için, "Birilerinin bir şey yapma arzusu vardı, ağaç bahaneydi, alkol meselesi de bahane oldu beraberinde. Gelişmiş batı ülkelerinde olmayıp da bizim icat ettiğimiz bir yasak yok bu kanunda" dedi.

Habertürk gazetesinde yer alan Cevdet Erdöl söyleşisinin bir kısmı şöyle:

 

Sigara yasaklarının mimarı oldunuz, alkol konusunda sınırlamaları gündeme siz getirdiniz, yasa çıktı. Nasıl değerlendiriyorsunuz gelinen noktayı?

Tütün kanununu 2003'te çalışmaya başladım. 2005'te kanun teklifini verdim, 2008'de kanunlaştı. Ezbere, düşünmeden, 'aklıma geldi, yazdım' mantığıyla asla değil. Başladığımız nokta çok kötüydü. Bir kahvehane önünden geçerken insan silueti seçmek mümkün değildi dumandan. Türkiye'de günde 300 kişi sigaraya bağlı nedenlerle erken ölüyor. İlk yapmamız gereken çocuğun tütün ile irtibatını kesmekti. İlk yılda bile, kalp krizleri ve akciğer hastalıkları nedeniyle acillere müracaatlar, büyük bir başarı örneği olarak azaldı. Kriz yüzde 33 civarında azaldı, İstanbul'da eğitim hastanelerinden alınan istatistikler bunlar. Astım ve akciğer hastalıklarından dolayı başvuru da yüzde 22 dolayında azaldı.

 

Alkol düzenlemesinin hayat tarzına müdahale olduğu eleştirileri var. Gezi Parkı olaylarında da bunu gerekçe gösterenler oldu

Türkiye'de kaç ağaç söküldü de Gezi Parkı'nda olay oldu. Üç, beş, on. Belki bir tanesine bile razı değiliz, o ayrı. Ama hani bu kadar ülkeyi kaos görüntüsüne sokacak bir olay mı oldu? Birilerinin bir şey yapma arzusu vardı, ağaç bahaneydi, alkol meselesi de bahane oldu beraberinde. Gelişmiş batı ülkelerinde olmayıp da bizim icat ettiğimiz bir yasak yok bu kanunda. Ne tenkit ediliyor? Efendim saat 22.00'dan sonra alkol alınamayacak. 18.00 şu anda Ukrayna'da bile akşam satışları. İngiltere'de 21.00 gibi biliyorum. Bazı ülkelerde 23.00.

 

Onlarda aşırı bir tüketim söz konusu galiba?

Daha aşırı, ama biz o seviyeye gelip mi tedbir alalım. Biz tedbir alıyoruz. Biz insanlara 'içki içme' demiyoruz. İçki içenlere meyhaneler açık zaten. 'Anaokulunun, caminin yanına meyhane açma' diyoruz. Bütün dünyada var. Amerika'da alkol satış sınırı 21 yaş. Bazı ülkelerde alkolü göstererek taşıyamazsınız, şişeyi ön tarafta bulunduramazsınız. Gayet insani tedbirler. Bunu belki biz iyi anlatamadık topluma, zamanımız olmadı. Onu da kabul ederim. Ama bu alkol düzenlemesinin hayat tarzına müdahale olduğuna asla katılmıyorum. Bir değişiklik oldu mu Türkiye'de bu kanun çıktı çıkalı. Hayat tarzınıza nasıl müdahale oldu?