ÇED raporlarının kullanım alanı kısıtlanıyor

ÇED raporlarının kullanım alanı kısıtlanıyor

Üçüncü Boğaz Köprüsü, Ilısu Barajı, nükleer santrallar gibi önemli projeler için Çevre Etki Değerlendirme Raporu’nun (ÇED) gerekli olmadığı yönünde çıkarılan yönetmeliklerin iptal edilmesi üzerine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı çözümü yasa çıkarmakta buldu. Büyük projelerin ÇED raporlarından muaf olması yönündeki önceki 4 yönetmeliği Danıştay iptal emişti. TBMM ’ye Başbakan Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla gönderilen Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’na eklenen geçici madde yasalaşırsa büyük projeler için ÇED şartı yasal olarak aranmayacak.

Radikal gazetesinden Enis Tayman'ın haberine göre, Ekoloji örgütleri ile bürokrasi arasında yıllardır süren ÇED Yönetmeliği’nin geçici 3. maddesi savaşında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yasa kozuna sığındı. Hükümet, 2008’de ÇED Yönetmeliği’nde değişikliğe gitti ve geçici üçüncü madde ile 1993’ten önce yatırım kararı alınmış projelere ÇED muafiyeti getirdi. Çevrecilerin açtığı davada Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, yürütmeyi durdurma kararı verdi. Dönemin Çevre ve Orman Bakanlığı ise 2011 yılında Resmi Gazete’de yayımladığı yeni yönetmelik değişikliği ile yürütmesi durdurulan geçici üçüncü maddenin hükümlerini değiştirdi. Termik santrallarında arasında bulunduğu bazı yatırımlar için 2013 ve 2015’e kadar başlarsa ÇED’den muaftır hükmü getirildi.

 

Projeler ÇED’den kaçırıldı

 

Ekoloji Kolektifi Derneği bunun üzerine yine Danıştay’a gitti. Danıştay 14. Dairesi, genelge ve yönetmeliklerle ÇED raporu almadan inşa edilmesi mümkün kılınan önemli projeler için ÇED sürecinin gerekli olduğuna karar verdi. Ancak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 13 Nisan 2013’te Resmi Gazete’de yayımlanan yeni geçici 3. madde ile bu projeler için yeniden ÇED muafiyeti getirdi. Bakanlık, nükleer santrallar, havaalanları, demiryolları, otoyol ve otobanlar gibi pek çok projenin ÇED raporu olmadan yapılmasının önünü açtı. Çevreciler yönetmelik değişikliğine aynı gün iki iptal davası açtı. Çevre Mühendisleri Odası ve Ekoloji Kolektifi adına açılan davalarda yönetmeliğin iptali istendi.

 

Yasal kılıf getiriliyor

 

Bu davalar sürerken hükümet, ‘geçici 3. madde’nin yasalaşması için harekete geçti. 24 Nisan’da TBMM’ye Başbakan Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla gönderilen Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’na, Çevre Kanunu’nda yer almak üzere bir madde ekledi. Madde yasa taslağında şu şekilde yer aldı: “23/6/1997 tarihinden önce yatırım programına alınmış olup, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle planlama aşaması geçmiş olan veya ihalesi yapılmış olan veya üretim veya işletmeye başlamış olan projeler ile bunların gerçekleştirilmesi için zorunlu olan yapı ve tesisler ÇED kapsamı dışındadır.”

 

Danıştay kararları yok sayılıyor

 

Çevre Mühendisleri Odası ve Ekoloji Kolektifi Derneği avukatı Emre Baturay Altınok, Radikal’e yaptığı açıklamada “Torba Kanun’a eklenen hükümle Danıştay’ın 1998, 2010 ve 2013 tarihli iptal kararları yok sayılıyor. TBMM’nin bu ayıba alet edilmek istenmesini şiddetle kınıyoruz. Bu girişim, hukuku tanımamanın, reddi reddederiz mantığının tüm idare teşkilatına bulaştığını gösteriyor. Bu ayıbı hiçbir söz temizleyemez” dedi.