Çevreci çift, katilleriyle çay içmiş!

Çevreci çift, katilleriyle çay içmiş!

Antalya’da doğaya zarar veren taşocaklarının kapatılması için mücadele eden çevreci çifti vahşi bir biçimde katleden 31 yaşındaki A.Y.’nin Çatallar Jandarma Karakolu’nda verdiği resmi ifadenin detayları ortaya çıktı.

Hürriyet'ten Salim Uzun'un haberine göre A.Y. ilk ifadesinde cinayetten bir gün önce Büyüknohutçu çiftinin evine eşiyle birlikte misafir olup çay içtiklerini anlattı. Katil, cinayet ortaya çıktıktan sonra da dağ evine gitmiş.

Antalya’nın Finike İlçesi Kızılcık Yaylası’ndaki dağ evinde çevreci çift Ali Ulvi Büyüknohutçu (61) ve eşi Aysin Büyüknohutçu’yu (61) vahşi bir şekilde öldürdüğünü itiraf eden 31 yaşındaki A.Y.’nin Çatallar Jandarma Karakolu’nda verdiği resmi ifadenin detaylarına Hürriyet ulaştı.

İfadesinde cinayet gününü ve öncesini tüm ayrıntıları ile anlatan katil zanlısının anlattıkları kan dondurdu. İfadesinde Ali Ulvi Büyüknohutçu’yu 4 yıldır tanıdığını iddia eden A.Y., kaçarken sırtından vurduğu Aysin Büyüknohutçu’yu ise tanımadığını söyledi. 

Misafir olup çay içmiş

Çifte ait iki katlı evin yakınında yangın çıktını anlatan A.Y., “Söz konusu şahısların yangından zarar görmemesi amacıyla kendilerini gece evlerinde uyandırdım. Mahallede bulunan komşular ile yangını söndürdük. Ertesi gün eşim ile birlikte Ali Ulvi Büyüknohutçu’nun evine 09.00-10.00 sıralarında ziyarete gittik” diye konuştu.

"100 lira alabildim"

Aysin Büyüknohutçu’yu bu ziyarette tanıdığını vurgulayan katil zanlısı, “Birlikte çay içtik. Eşi Aysin’i burada tanıdım. Eşim astım hastası ilaçlarını alacak param olmadığından 270 lira borç para istedim. Kendisi o kadar parası olmadığını söyleyerek 100 lira para verdi. Ben de o parayı alarak eşim ile birlikte evden ayrıldım. Bu parayla da eşime ilaç aldım” dedi.

Tüfeği çalmış

Cinayet silahını kendisiyle aynı mahallede oturan H. isimli şahsın ahırından aldığını belirten A.Y., ifadesine şöyle devam etti: “Ahıra gittim. Orada bulunan tek kırma av tüfeğini ve bu tüfeğe ait 2 adet fişeği aldım. Ali Ulvi Büyüknohutçu’nun evine giden yol üzerinde bulunan tel örgünün yanına geldim. Evinde bulunan köpeklerin sürekli havlaması üzerine Ali Ulvi Büyüknohutçu dışarı ışığını açarak kapısının önüne geldi.”

“Elinde bulunan el fenerini bana doğru yaktı. Ben bir anda panikledim. Kendimi kaybettim. Kapısına doğru ateş ettim. Bu sırada eşi ‘Ambulans yetiştirin’ diye bağırmaya başladı. Ben de tel örgüden atlayarak evin kapısından içeri girdim.  Mutfaktan çıkılan balkonda Aysin Büyüknohutçu’ya yaklaşık 1-2 metre mesafeden 1 el ateş ettim. Daha sonra giriş kapısı sol tarafında bulunan ayakkabılığın üzerinde bulunan cüzdanı ve telefonu aldım.”

Cinayetten sonra eve gitmiş

“Kapıyı dışarıdan kapatarak evime gittim. Olay anında eldiven veya kendimi gizlemek için maske kullanmadım. (…) Cüzdan içerisinden aldığım parayı (2100 TL) eşimin ihtiyaçları olan yaklaşık 400-500 liralık ilaçları aldık. 700 lirayı ise eşime telefon alması için verdim. Geri kalan parayı daha önceden olan borçlarımı ödemek için kullandım.(…) Mahallede bulunan Sadık amcanın yanına gittim. Birlikte otururken aynı köyde çoban olan Ali isimli şahıs Ali Ulvi Büyüknohutçu’yu bize sordu. Bizde bilgimiz olmadığını söyledik. Daha sonra evini komşularının kontrol ettiğini şahısların öldürüldüğünün öğrenildiğini anladım. Ben de onların yanına evin etrafına gittim.”