Türkiye’nin çeşitli illerindeki açık cezaevlerinde bulunan tutukluların para karşılığında aldıkları raporlarla cezalarını evde yatarak geçirdikleri, bazı tutukluların cezaevinde olması gerekirken pavyonda yakalanmasıyla olay ortaya çıktı. Haklarında dava açılan 55 sanıktan 35'i çeşitli hapis cezalarına çarptırıldı.
Türkiye’ni farklı il ve ilçelerindeki kapalı cezaevlerinde cezalarının belirli oranını tamamlayıp açık cezaevine geçmeye hak kazanan bazı tutukluların ailelerini görebilmek için izinli geldikleri Diyarbakır'da, izin bitimine günler kala teslim olmayıp gardiyan, doktor ve personele rüşvet karşılığı hastaneye yatış yaptırdıkları ortaya çıkmıştı. Kayıtlara göre hastanede yatan hasta olmaları gerekirken dışarıda dolaşırken yakalanan 55 kişi hakkında ağır ceza mahkemesinde açılan davada karar duruşması görüldü.
Sözcü’den Özgür Cebe’nin haberine göre, “Rüşvet almak, vermek, denetim görevini kötüye kullanmak, sahtecilik yapmak” suçlarından 8 doktor, 8 infaz koruma memuru, 9 hastane çalışanı ve 30 tutuklunun sanık olarak yargılandığı dosyada mahkeme, delillerin toplanmış olması nedeniyle davayı karara bağladı.
Dosyada, gardiyanların hastanedeki doktor ve çalışanlardan açık cezaevindeki 30 tutuklunun hastaneye yatışını rüşvet karşılığı yaptırmalarını istedikleri yer aldı. Rüşvet karşılığındaki bu anlaşmaya 7 sanığın da doktorlar ve hükümlü tutuklular arasında arabuluculuk yaptıkları kaydedildi.
Hükümlülerin izin bitimine iki gün kala rüşvet karşılığı doktor ve gardiyanlarla anlaştıktan sonra, kayıtlarda “Yatan hasta” görünmelerine rağmen dışarıda gündelik yaşamlarına devam ettikleri belirtildi.
Mahkûmların, genel cerrahi, göğüs hastalıkları, beyin cerrahi, ortopedi, enfeksiyon hastalıkları, fizik tedavi ve üroloji kliniklerinde hiçbir rahatsızlıkları olmadığı tespit edilmesine rağmen 3 ay ila 1 yıl arasında değişen sürelerle yatan hasta göründükleri ifade edildi.
Hükümlülerin bu süre zarfında hastanede kalmayıp evlerine giderek aileleriyle birlikte kaldıkları, gündüzleri dışarıda sıradan vatandaş gibi yaşamlarını sürdürdükleri anlatıldı. Hükümlülerin 1 aylık fizik tedavi kliniğine yatış yaptırdıkları, bu 1 aylık sürenin dolmasına 2 gün kala bu kez 1 aylık ortopedi, ardından üroloji kliniklerine yatış yaparak cezaevine gitmediklerine vurgu yapan mahkeme, rüşvet çarkının doktorlar, gardiyanlar ve mahkûmlar ile bu işe arabuluculuk edenler arasında periyodik olarak döndüğüne dikkat çekti.
Hiçbir rahatsızlığı olmadığı halde fizik tedavi uzmanı tarafından hastaneye yatışı yapılan hükümlü K.B'nin 2 ay 13 gün hastanede yatan hasta olarak kaldığı, Bolu Açık Cezaevi’nin kendisini araması üzerine hükümlünün taburcu edildiği belirtildi.
Mahkeme, hükümlü E.B'nin ise 6 ay hiçbir rahatsızlığı olmadan ortopedi servisine yatışının yapıldığı, taburcu edilmeden bu kez fizik tedavi kliniğine yatışı yapılarak 8 ay 9 gün yatan hasta göründüğünün altını çizdi.
Bayburt Açık Cezaevi’nde hükümlüyken izinli gelen N.M.'nin genel cerrahi servisi tarafından yatışının yapıldığını belirten mahkeme, bu servisten taburcu edilmesine az zaman kala bu kez kalp damar cerrahi servisine yatışı yapılan hükümlü N.M.'nin bu şekilde 1 yıl 15 gün yatan hasta olarak kayıtlara girdiği, ancak bu sürenin de çok az kısmını hastanede geçirdiği vurgulandı.
Burdur Açık Cezaevi’ndeyken izinli gelen S.K.'nın da beyin cerrahi kliniğine yatışının yapıldığı, buradan taburcu olmadan bu kez enfeksiyon hastalıkları kliniğine yatışı yapılarak 68 gün yatan hasta göründüğü belirtildi.
Hükümlü V.G.'nin de hiçbir rahatsızlığı yokken fizik tedavi merkezine yatışının yapıldığı, ardından ortopedi servisine yatışı yapılarak 6 ay 26 gün boyunca kayıtlarda yatan hasta göründüğü kaydedildi.
Hükümlünün gardiyanlar tarafından hastane dışına çıkmasına göz yumulduğu, dışarıda vakit geçirdiği ve tekrar geri hastaneye dönerek bu kez göğüs hastalıkları servisine yatışının yapıldığı ifade edildi.
Sanık doktorların, hasta olmadıkları halde usulsüz yatış yaparak maddi menfaat temin ettikleri, gardiyanların para karşılığı yatışı yapılan hükümlülerin hastane dışına çıkmalarına para karşılığı göz yumdukları bildirildi.
Mahkeme rüşvet aldıkları gerekçesiyle aralarında doktor, gardiyan ve hastane çalışanlarının da yer aldığı S.A.Ç ile N.B'yi 30'ar yıl, M.B'yi 25 yıl, A.B'yi 20 yıl, M.S'yi 15 yıl, E.İ, H.T, İ.H.Y, L.A ve Ü.Ç'yi de 5'er yıl hapisle cezalandırdı.
Mahkeme rüşvet verdikleri tespit edilen hükümlüler A.K, A.Ç, İ.K ve M.K'yı 15'er yıl, İ.A'yı 20 yıl, B.Ç, E.T, M.Ç, M.Z.Y, S.Ö ile V.G'yi 10'ar yıl, A.K, E.A, M.K, F.K, M.K, M.A.B, M.P, R.T, O.A, N.M, V.B, Y.C, B.D, Z.K'yı da 5'er yıl hapisle cezalandırdı. 20 sanığın ise delil yetersizliğinden beraatlarına karar verdi.