Cezaevlerinin doluluk oranı yüzde 96

Cezaevlerinin doluluk oranı yüzde 96

Kamuoyunda Rahşan affı olarak bilinen, eski Başbakan Bülent Ecevit’in eşi Rahşan Ecevit’in “kader mahkumları” için çıkartılmasını istediği ancak kapsamının genişlemesi nedeniyle, katillerin, cinsel suçları işleyenlerin, hırsızların yararlandığı Şartla Salıverme Yasası ile boşalan cezaevleri, 15 yıl dolmadan üç katı doluluk oranına ulaştı. 2000’de 49 bine kadar düşen cezaevindeki hükümlü ve tutuklu sayısı, toplam kapasitesi 159 bin 475 olarak belirlenen cezaevlerinde 156 bin 195 kişi olarak saptandı.

Milliyet'te yer alan habere göre, TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, dün, cezaevlerindeki son hükümlü ve tutuklu sayısını açıkladı. Üstün, “Cezaevlerinde  156 bin 195 tutuklu ve hükümlü var; bunların 22 bin 484’si tutuklu, 11 bin 538 hükümlü, 122 bin 173’ü ise hükümlü” dedi. Üstün, “Cezaevlerinde bulunanların 148 bin 535’i erkek, 5 bin 607’si  kadın, 2 bin 53’ü çocuk. Cezaevlerinin mevcut kapasitesi 163 bin 251 ve doluluk oranı yüzde 95,7. Kapasite aşımının söz konusu değil ancak dağılımda bazı yerlerde dengesizlik olabilir” dedi.

 

İndirimler bitmedi

 

Bu tablo, 2000 yılında afla boşalan cezaevlerinin 15 yıl bile dolmadan, 3 kat oranında fazla hükümlü ve tutukluyla dolduğunu gösterdi. 2000 yılındaki Şartla Salıverme Yasası’ndan sonra da indirim ve erteleme düzenlemelerinin yapılmasına rağmen bu tablonun doğması dikkati çekti. Şartla Salıverme Yasası’ndan kısa süre sonra, Yeni Türk Ceza Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 2005’te, düzenlemelerin değişmesinin etkisiyle cezaevlerinden binlerce kişi tahliye oldu. Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılması uygulamasının yürürlüğe girmesiyle de binlerce kişi cezaevlerinden çıktı. Denetimli Serbestlik uygulamasının kapsamının genişletilmesi, ifade özgürlüğüne yönelik cezaların düşürülmesi, 5 yıldan fazla kimsenin tutuklu kalamayacağına yönelik düzenlemenin yürürlüğe girmesiyle de cezaevlerinden binlerce kişi tahliye edildi.

 

Sayı her yıl arttı

 

1970’ten itibaren 50-60 binlerde olan tutuklu ve hükümlü sayısı 1980 darbesiyle 70 bin 172 oldu. 1981’de bu rakam 79 bin 786’ya yükselirken, 1982’de 78 bin 202’ye, 1983’te 76 bin 258’e düştü. 1985’te 71 bin 230 olan tutuklu ve hükümlü sayısı 1986‘da 52 bin 150’ye indi.

Bu sayı 1991’de çıkartılan af yasası sayesinde 26 bin 851 oldu. 1998’de 60 bin 391 tutuklu ve hükümlünün bulunduğu cezaevlerinde bu rakam bir yıl sonra 67 bin 581’e yükseldi. “Şartla Salıverilme Yasası”ndan sonra cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlü sayısı 72 binden 49 bin 512’ye düştü.

 

Afların tarihçesi

 

“Af veya ceza indirimi” getiren 60’a yakın düzenleme yapıldı. İlk “genel af” yasası 7 Ocak 1922’de çıkarıldı. Yasa ile cezalarının üçte ikisini tamamlayan mahkûmların kalan cezaları affedildi; işgale uğrayan yerlerdeki kişiler hakkında açılan davalar ise ertelendi. 26 Aralık 1923’te ikinci genel af yasası çıkarıldı. 29 Ekim 1923’e kadar işlenmiş suçlara verilen cezaların yarısı affa tabi tutuldu. Cumhuriyet’in kuruluşunun 10. yıldönümü dolayısıyla 26 Ekim 1933’te yeni bir genel af yasası çıkarılarak 5 yılı geçmeyen hürriyeti bağlayıcı cezaya mahkûm olanlar af kapsamına alındı.  27 Mayıs 1960 darbesinin ardından genel af çıkartıldı. 23 Şubat 1963 tarihinde çıkarılan bir başka genel af yasasıyla 5 yılı geçmeyen hapis cezaları için af getirildi. 3 Ağustos 1966 tarihindeki genel af yasasıyla da benzeri doğrultuda düzenlemeler öngören af ve ceza indirimi getirildi. 15 Mayıs 1974’te çıkartılan genel afla, cezaevleri bir kez daha boşaltıldı. 1991’de Özal’ın, Terörle Mücadele Yasası’na eklettiği düzenlemeyle kısmi af getirildi. 2000’de Şartla Salıverme Yasası çıkartılarak bir kez daha af düzenlemesi getirildi.

 

Adli suçları işleyenler dönüyor

 

Şartla Salıverme Yasası’nın çıktığı dönemde, dönemin Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürü Mustafa Törenyücel’in yaptığı araştırmaya göre, her 5 kişiden biri 2 yıl içinde yeniden suç işleyerek cezaevine giriyor. Araştırmaya göre aftan sonra aynı kişiler tarafından tekrarlanan suçların büyük bir bölümünü hırsızlık, ırza geçme, gasp, sarkıntılık ve uyuşturucu suçları oluşturuyor.

 

10 yılda 107 bin arttı

 

Yıllara göre cezaevindeki artış şöyle yaşandı:

- 2000’de 49 bin 512

- 2001’de 55 bin 609

- 2002’de 59 bin 429

- 2003’te 64 bin 296

- 2004’te 57 bin 93

- 2005’te 55 bin 87

- 2006’da 70 bin 277

- 2008’de 103 bin 235

- 2009’da 116 bin 34

- 2010’da 120 bin 814

- 2011’de 128 bin 604

- 2012’de 136 bin 2

- 2013’te 144 bin 178

- 2014’te 156 bin 195

 

Durmadan kapasite artıyor

 

Adalet Bakanlığı, tablo karşısında durmadan yeni cezaevi yapmak zorunda kalıyor. Bakanlığın halen, 302 kapalı, 52 müstakil açık ceza, 2 çocuk eğitimevi, 5 kadın kapalı, 1 kadın Açık, 3 çocuk kapalı olmak üzere 365 ceza infaz kurumu bulunuyor.