Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ve derneğe üye avukatlara yönelik dava artık karar aşamasında.
Independent Türkçe'den Can Bursalı'nın haberine göre, 2013 yılında başlatılan soruşturma kapsamında İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan dava, Yargıtay'ın 2017 yılında 37. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan diğer ÇHD davasına yönelik kısmi bozma ve birleştirme kararının ardından yeniden hareketlendi.
İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın iddianamesi, eski savcı Adem Özcan tarafından 19 Temmuz 2013'te hazırlandı.
Savcı Özcan'ın ismi, kamuoyunda ilk olarak 7 Şubat 2012'de Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarı Hakan Fidan'ın ifadeye çağrıldığı soruşturmayla biliniyor.
Fidan'ı ifadeye çağıran savcı Sadrettin Sarıkaya'nın alınmasından sonra soruşturmayı yürütmek üzere görevlendirilen Özcan, ilk iş olarak MİT Kanunu gereği, Başbakanlık'tan soruşturma izni istedi. Soruşturma iznine yönelik talebe yanıt verilmezken, savcı Özcan'a da soruşturmadan el çektirildi.
Özcan'ın ismi ayrıca, Selam Tevhid soruşturmasıyla da biliniyor. Savcı Özcan, yüzlerce kişinin dinlenmesiyle gündeme gelen Selam Tevhid davası nedeniyle yargılandığı davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Şu anda firari durumda olan savcı Özcan'la ilgili, 2021 yılının sonunda kritik bir gelişme yaşandı. 24 Aralık 2021'de Resmi Gazete'de İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Hazine Bakanı Nureddin Nebati'nin imzasıyla yayınlanan karara göre, 770 kişinin mal varlığı donduruldu. Mal varlığı dondurulanlar arasında, savcı Adem Özcan'ın da ismi yer alıyor.
Özcan'la birlikte mal varlığı dondurulanlar arasında, 17-25 Aralık sürecinin savcılarından Zekeriya Öz, Hrant Dink Cinayeti soruşturmasına bakan eski savcılardan FETÖ firarisi Muammer Akkaş gibi isimler yer alıyor.
Davada tutuklu yargılanan ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı, 17 Kasım 2021'deki duruşmada, iddianameyi yazan savcı Adem Özcan'ın MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ı ifadeye çağırdığını hatırlatmıştı.
Kozağaçlı ayrıca, FETÖ firarisi olan Özcan'ın 2013'te yazdığı iddianamedeki sonuç bölümünün birebir kopyalanarak 15 Kasım 2021'deki mütalaada kullanıldığını ifade etmişti.