CHP: 1 Temmuz diye bir anlaşma yok

CHP:  1 Temmuz diye bir anlaşma yok

CHP, geçtiğimiz hafta 6 saatlik toplantının sonunda Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun çalışmalarını 1 Temmuz tarihinde sonlandıracağına ilişkin mutabakat sağlandığına ilişkin açıklamalara bugün karşı çıktı. Kart, “1 Temmuz diye bir anlaşma yok” dedi.  

AKP’nin çalışmaları 1 Temmuz tarihinde bitirmek istediğini  söyleyen  Kart,  bunu da komisyon eliyle yapmak istediğine dikkat çekti. Uzlaşma Komisyonu’nun CHP’li üyesi Rıza Türmen, ortaya  taslak bir metin çıktığını, bundan geri adım atılmak istenmesinin mantığını anlayamadığını söyledi. Türmen, “Komisyon birinci taslak  metnini ortaya çıkarmışken, bizim daha hızlı çalışmak için bir çabamız olmalı. Ama biz, komisyon dağılacak mı dağılmayacak mı? Onu tartışıyoruz”. 

 Sadece 45 madde ‘başkanlık’

CHP’li Atilla Kart ve Rıza Türmen düzenledikleri basın toplantısında, anayasadaki son durumu anlattı. Buna göre, Anayasa Uzlaşma Komisyonu, taslak yazımı çalışmalarında, 17 Mayıs 2013 tarihi itibariyle 1 yılı dolduruyor. AKP’nin taslak metni 113, CHP’nin 171,MHP’nin 132,BDP’nin ise 168 maddeden oluşuyor. Müzakereler devam ettiği takdirde, nihai taslak metnin 155 madde civarında olması  bekleniyor. Temel Hak ve Özgürlükler bölümündeki 65 maddenin 34’ünde mutabakat var. 

“Kamu Düzeni, Milli Güvenlik, Genel Ahlak, Tercih Ettiği Dil…” gibi kavramlar üzerinde yapılacak  yeni müzakerelerle  ve taslağın tümünün olgunlaşma seviyesine göre, bu sayının bir anda “55 civarında” bir rakama ulaşma ihtimali yüksek. Yasama, Yargı, Yürütme, İdare ve Kamu Hizmetleriyle ilgili bölümler 80 madde civarında.  Bu maddelerin 45’i Başkanlık sistemiyle doğrudan ilgili. Diğer 35 madde ise; yine Hükümet modeli sebebiyle dolaylı olarak sağlıklı bir şekilde müzakere edilemiyor.

“1 Temmuz” diye bir anlaşma yok. AKP, bu tarihte çalışmalar hangi aşamada olursa olsun bitirmek istiyor ve Kendince, bunu , Komisyon kararıyla gerçekleştirmek istiyor” diyen  Kart, şunları söyledi:

“Führer’e giden yola taş döşemeyin. Döşenen taşları görmezden gelmeyin. Bu sürece doğrudan ya da dolaylı olarak iştirak etmeyin. Telafisi ve dönüşü mümkün olmayan bir sürece girilmeden, anayasal zeminde herkesi üstüne düşen görevi yapmaya davet ediyoruz. AKP içinde, sağduyu ve sorumluluk  sahibi olduğuna inandığımız insanlara da sesleniyoruz. Hepimizin ortak geleceğini ilgilendiren bir süreçten söz ediyoruz”.