Gonca Tokyol
Türkiye’nin gelecek 4.5 yıldaki son seçimi olan 31 Mart sonrasında Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye’nin en büyük illeri İstanbul ve Ankara’da yönetimi AKP’den aldı; İzmir’de de seçmenlerin tercihi değişmedi, yönetim CHP’de kaldı.
CHP ile birlikte Millet İttfakı’nı kuran İyi Parti İstanbul’da aday çıkarmazken; Cumhur İttifakı’nın adayı Binali Yıldırım karşısında CHP’li Ekrem İmamoğlu’nun elini en çok güçlendiren olaylardan biri de 2 yıldan uzun süredir cezaevinde bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın seçim öncesinde yaptığı, “Gerekirse bağrınıza taş basın, ama mutlaka sandığa gidip 'Faşizme hayır' anlamına gelecek oyunuzu kullanın” çağrısı oldu. Peki, 2014 seçimlerinde aldığı yüzde 40.08 oy oranını 31 Mart seçimlerinde yüzde 48.80’e çıkaran CHP bu süreçte neyi farklı yaptı?
Kendisi de İmamoğlu’nun adaylığı kesinleşmeden önce CHP’yi İstanbul’da temsil etmeye gönüllü olan eski CHP İstanbul İl Başkanı ve İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, seçimden 17 gün sonra mazbatasını alan İmamoğlu’nun pazar günü Maltepe’de düzenlediği 'İstanbul'a Yeni Bir Başlangıç' mitingi öncesi T24’ün “Bu seçimlerde ne farklı yapıldı da bu sonuca ulaşıldı” sorusunu yanıtladı.
CHP’nin ‘öteki’ denen, İstanbul’un çeperi olarak adlandırılan bölgelerde ciddi hazırlıklar yaptığını belirten Tekin, “Seçim öncesi, bu bölgelerdeki insanlarla, kentsel dönüşüm mağdurlarıyla, işsizlerle, kent yoksullarıyla son 20 yılda yapılmayan bir ilişki kurdu. Seçim sürecinde de bu vatandaşlarımızla sağlıklı bir zemin oluşturuldu” dedi. Tekin, şöyle devam etti:
“İstanbul’un bütününe baktığımızda, çeperlerde ilk kez çok yüksek oranda oy almışız. Esenyurt’ta, Bağcılar’da, Esenler’de, Sultanbeyli’de, Sultangazi’de… Belki son 25 yıldır alamadığımız oyu almışız.
"Ekonomik kriz faktörü çok önemli. Büyük bir işsizlik, yoksulluk var. Sadece bu şehirde yaşayan 581 bin hane ne yazık ki zamanında su faturasını ödeyememiştir, 480 bin aile elektrik parasını ödeyememiştir. Bu kadar sefaletin, yoksulluğun olduğu bir yerde seçmen tabii ki bir değişime ihtiyaç olduğunu hissediyor. Ve bu değişim, CHP adayı Ekrem İmamoğlu’nun kampanyasına olağanüstü bir güven verdi. Ve bu güven sonucu, benim de daha önce beklediğim bir sonuç oldu.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Refah Partisi’nden aday olduğu 27 Mart 1994 seçimlerinde oyların yüzde 25.19’unu alarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini Sosyal Demokrat Halkçı Partili (SHP) Nurettin Sözen’den görevi devralmıştı.
Erdoğan'ı cumhurbaşkanlığına taşıyan süreç, 25 yıl önce SHP'li Sözen'den İBB koltuğunu almasıyla başlamıştı. Erdoğan, bir süre sonra İBB'yi safında kazandığı Refah Partisi'nden ayrılarak, 17 yıldır iktidarda olan AKP'yi kurmuştu.