CHP, 'Pandemi ve Basın Özgürlüğü' raporu yayımladı. Raporda, "Medya, ticaret, siyaset ilişkilerinde şeffaflık hakim olacak" denilirken, Gazetecileri Koruma Komitesi’nin (CPJ) son yıllık raporuna göre 2020’de rekor sayıda gazetecinin çalışmaları nedeniyle hapsedildiği, 1 Ocak 2020 - 1 Aralık 2020 arasındaki sürede 274 gazetecinin özgürlüğünden yoksun bırakıldığı ifade edildi.
CHP'nin hazırladığı raporda, “Gazetecilik mesleğine itibar kaybı yaşatan ve gazetecileri olduğu gibi gazeteciliği de hedef alan söylem, tutum ve girişimlerle ‘havuz medyası’ tanımını basın tarihine kara bir leke olarak hayatımıza sokan iktidarın basın ve ifade özgürlüğüne yönelik düşmanlaştırıcı politikaları karşısında dayanışmak, örgütlenmek, sendikal hakları savunmak, demokrasi, insan hakları ile ifade ve basın özgürlüğünde diretmek sorumluluğunu taşıyoruz” denildi.
Raporda, "Gazetecileri Koruma Komitesi’nin (CPJ) son yıllık raporuna göre 2020’de hükümetler sivil itaatsizlik ve pandemi haberlerini kısıtlarken, rekor sayıda gazeteci çalışmaları nedeniyle hapsedilmiştir. 1 Ocak - 1 Aralık 2020 arasındaki sürede 274 gazeteci özgürlüğünden yoksun bırakılmıştır. CPJ’in sayımına göre Çin, pandemiyle ilgili haber yapan birçok kişiyi tutuklayarak, geçen yıl olduğu gibi 2020 de en fazla gazeteciyi hapse atan ülke olurken ikinci sırada Türkiye yer almıştır" denildi.
Raporda, Basın İlan Kurumu’nun (BİK), sahip olduğu yetkileri ve olanaklarının Türkiye’deki özgür basın ortamını güçlendirmek yerine 2020 yılında toplam 169 gazeteye 797 günlük ilan cezası verdiği belirtildi.
Medya Gözlem 2020 raporu verilerine göre ise, İletişim Başkanlığı kartlarda iptalin söz konusu olmadığı ve değerlendirme aşamasında olduğunu belirtse de 600’e yakın kartın yıl sonu itibarıyla hala değerlendirme aşamasında olduğu belirtildi.
Raporun son kısımlarında CHP Genel Başkan Yardımcıları Gülizar Biçer Karaca tarafından CİMER’e 18 Mart 2021 tarihinde yapılan başvurudan bahsedildi. 31 Mart 2021 tarihinde Basın ve Yayın Dairesi Başkanlığı tarafından cevap verilen başvuruda şunlar ifade edildi:
14 Aralık 2018 tarihinden 31 Aralık 2020 tarihine kadar 1238 adet basın kartı iptal işlemi gerçekleştirildiği belirtilerek, basın kartı iptal işlemlerinin Basın Kartı Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde; işten ayrılma, kurumun kapanması, kart bilgilerinde değişiklik olması, kart süresinin dolması, yıpranmış kart başvurusu yapılması, unvan değişikliği, emeklilik, vefat gibi gerekçelerle yapıldığı aktarıldı.
Basın kartı sahibi basın mensubu sayısının 09 Mart 2021 tarihi itibarıyla 15.145 kişi olduğu ifade edilerek, CHP’nin hazırladığı raporda şu görüşlere dikkat çekildi:
Medya ve iletişim özgürlüğünün bilgi kirliliğine yol açmadan en yaygın şekilde kullanılabilmesi ile halkın bilgi edinme hakkından en geniş biçimde yararlanabilmesinin şeffaf ve demokratik ortamı amaçlanacak.
Yayınlarda sansür veya ön denetime kesinlikle karşı olan anlayışımızla, bu konuda sadece uluslararası normlarda yargı denetimine bağlı kılınması öngörülecek, basın hakları ve iletişim özgürlüğü sonuna kadar savunulacaktır.
Devlette idarenin saydamlaştırılması paralelinde; medya dünyası, vakıflar, dernekler ile meslek odalarının, sektörün ve bu kuruluşların yöneticilerinin; medya, ticaret, siyaset çerçevesindeki ilişkilerinin saydamlaşması ve çağdaşlaştırılması hedef alınacaktır.
Medyada şiddet görüntülerinin, iletişim kurumları arası özdenetim mekanizması ile önlenmesi amaçlanacaktır.
Basın İlan Kurumu’nun adil ve hukuki olmayan ve bir nevi baskı unsuruna dönüşen taraflı uygulamaları engellenecektir. Medyada tekelleşmenin önlenmesi sağlanacak. RTÜK meslek odalarına açılacak.
Sarı Basın Kartlarının Başbakanlığa bağlı bir kuruluş yerine, Basın Konseyi, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, İl Gazeteciler Cemiyetleri, Türkiye Gazeteciler Federasyonu ve toplu sözleşme yapma hakkına sahip sendika temsilcilerinden oluşan bir kurulca değerlendirilip hazırlanması için gerekli düzenlemeler yapılacaktır.”