CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, “Deprem bölgesinden ayrılan insanlara yalvarıyorum, kayıtlarını başka illere almasınlar, gelsinler kendi illerinde oylarını kullansınlar, biz onların geliş gidişlerini mutlaka ayarlayacağız ama kayıtlarını almasınlar” dedi. Ağbaba, “Yoksa AK Parti'nin devlet arkasında, memuru var, her imkanı kullanacak, bizim de imkanımız halkımız, halkımız da bize destek versin gelsin oyunu kendi ilinde, ilçesinde kullansın” diye uyarıda bulundu.
Sözcü yazarı Ruhat Mengi’nin sorularını yanıtlayan Ağbaba, depremin ardından selin vurduğu bölgedeki son durumu şöyle anlattı:
“Deprem yoğun kış günlerinde meydana geldi, soğuk ve kar yağışı çok devam etti. Ardından bölgede bir hava yumuşaması oldu, bahara yakın bir hava oldu, o nedenle insanlar çadırlarda idare ediyordu ama başlayan yağmur adeta yeni bir deprem yarattı, insanların çadırlarını su bastı. Yastık, yorgan, döşek, her şeyleri su içinde kalmış. Kızılay'ın depremler sonrası insanlara verdiği çadırlar yazlık. İnsanlar kaderine terk edilmiş, zaten yeteri kadar konteyner ve çadır yoktu, yağmur altında ıslanarak sobanın başında bekliyorlar. Ani bir sel baskını olunca herkes çaresiz kaldı.”
Bölgedeki insanların, “devlet depremde de yoktu, selde de yoktu” dediğini ifade eden Ağbaba, “Örneğin Erkenek'e gidin, hâlâ selden zarar görmüş insanlara ulaşılabilmiş değil, Doğanşehir'in bazı bölgelerine ulaşılabilmiş değil” diye konuştu.
Ağbaba, şöyle devam etti:
“Bir örnek vereyim; Bostanbaşı şu anda Malatya'nın en lüks semti, 2004'ten itibaren imara açıldı, yüzlerce kez basın toplantısı yaptık, eylem yaptık, ‘tarım arazisidir lütfen buraya bina yapmayın’ dedik. 2004'te önce beş kata izin verildi, arkasından 6, 7, 12 kata izin verildi. Bostanbaşı'nda şu anda ağır hasarlı olmayan bina yok. Siz tarım arazisine 12 kat imar izni verirseniz o bina çöker. Burada yerel yönetimlerin de, tarım arazisine imar izni verenlerin de mutlaka cezalandırılması lazım. Sadece mimara, müteahhide bırakarak bu iş çözülmez. İmar iznini verene, o binayı denetlemeyen belediyeye bir şey demiyorsanız daha çok can kaybı yaşarız. Yerel yönetimlerin sorumluluğunun altının çizilmesi lazım, hangi partiden olursa olsun bu resmen cinayettir.
Yerel yönetimler de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da bunun hesabını vermelidir. ‘Ben TOKİ binasını sağlam yapıyorum’ diyerek bu sorumluluktan kurtulamaz. Diyorlar ya yıkılanların yüzde 98'i, eski bina, bu da doğru değil, birçok yeni bina yıkıldı, yerel yönetimlerin verdiği keyfi izinlerle can kayıplarımızın dışında milli servet de yok olmuş durumda. Ucu kime dokunursa dokunsun mutlaka bunun hesabının verilmesi lazım.”
Ağbaba, Memleket Partisi lideri Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanlığına adaylığıyla ilgili ise şöyle konuştu:
“Muharrem İnce, bizim partimizde grup başkanvekilliği yapmış, geçen dönem Cumhuriyet Halk Partisi'nin cumhurbaşkanı adayımız, o da hepimiz kadar bu sorumluluğu kendisinde hissediyordur. İnanıyorum ki o da bu iktidarın gitmesi için uğraş veriyor, Muharrem İnce bu iktidarın değirmenine su taşımaz, taşımamalıdır. Recep Tayyip Erdoğan'ın bu ülkenin başında bir gün daha kalmasını istemez, bu ülkeyi yolsuzluk batağına sürükleyen, liyakatsizliği bir kural haline getiren bir siyasetin gitmesinde Muharrem İnce'nin de katkı sunacağına benim kuşkum yok. Hemen çekilecektir demiyorum ama Muharrem İnce de ülkesini seven, demokrasiye inanan bir insandır, o da bu anlayışın gitmesi için gereğini yapacaktır."
Seçimlere ilişkin de Ağbaba, şunları söyledi:
“Bütün tedbirler alınırsa seçim yapılabilir hem mekânsal olarak alınır, hem de sandık güvenliği sağlanırsa seçim yapılabilir. Burada SÖZCÜ aracılığıyla benim yapacağım önemli çağrı; deprem bölgesinden ayrılan insanlara yalvarıyorum, kayıtlarını başka illere almasınlar, gelsinler kendi illerinde oylarını kullansınlar, biz onların geliş gidişlerini mutlaka ayarlayacağız ama kayıtlarını almasınlar. Malatya'dan, Adıyaman'dan insanlar Ankara'ya, Mersin'e, İzmir'e gidiyor, onlardan ricam budur, gelsinler oylarını Maraş'ta, Malatya'da, Adıyaman'da kullansınlar. Yoksa AK Parti'nin devlet arkasında, memuru var, her imkanı kullanacak, bizim de imkanımız halkımız, halkımız da bize destek versin gelsin oyunu kendi ilinde, ilçesinde kullansın.”