CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, TÜİK’in enflasyon hesaplama paketinde gıda, konut, ulaştırma ile giyimin ağırlıklarını azalttığını hatırlatarak, “TÜİK, ‘eğer enflasyon normal şartlarda düşürülemiyorsa o zaman vatandaşı etkileyen ana grupların dağılımını düşürelim’ demiş. Böyle giderse gıdayı enflasyon paketinden çıkarabilirler” dedi.
Ocak 2020 enflasyon verilerine göre tüketici fiyatlarının bir önceki yılın aynı ayına oranla yıllık yüzde 2,15 artış göstererek çift haneli rakamlardaki seyrini koruduğunu vurgulayan Erdoğdu, şu değerlendirmede bulundu: “2019 yılı eylül ve ekim aylarında baz etkisi sayesinde tek haneye gerileyen ve hükümet tarafından enflasyonda gerileme olarak sunulan enflasyon rakamları, Kasım 2019’da baz etkisinin ortadan kalkmasıyla yeniden çift hanelere çıktı ve yükselme eğilimine girdi. Endekste kapsanan 418 maddeden 268’inin ortalama fiyatının artış göstermesi, pahalılıkta artış eğiliminin güçlendiğinin temel göstergelerinden biri. Beklentileri aşan enflasyon rakamları, pahalılıkta artışın durdurulamadığını açıkça ortaya koyuyor.”
Gazete Duvar'ın haberine göre enflasyonun beklentilerin üzerinde artmasının, faiz ve enflasyon arasındaki makasın açılması ve Merkez Bankası’nın düşük faizle hedeflediği öncelikleri test edeceğine işaret eden Erdoğdu “Hani faiz düşünce enflasyon da düşüyordu? ‘Faiz düşerse, enflasyon düşer’ söyleminin ekonomide hiçbir karşılığı yoktur. En basit ifadeyle faiz, neden değil sonuçtur. Ayrıca faiz de, enflasyon da düşse, reel geliri artırmadan ekonomide çarkların çalışması mümkün değil” dedi.
“İktidarın enflasyonu düşürme formülü bu ay belli oldu. Enflasyon düşmüyorsa vatandaşı etkileyen ana grupların dağılımını düşürüyorlar” diyen Erdoğdu şunları söyledi: “Hükümet enflasyonu düşürmekte kararlı. Ama bunu hayatı ucuzlatarak değil, halkın en fazla tükettiği mal ve hizmetlerin ağırlığını azaltarak yapmakta kararlılar. Onlar için halkın yaşadığı pahalılık ve vatandaşın refah seviyesi önemli değil. Rakamlarla oynayarak halka açıkça yalan söylüyorlar. Bunun için de devletin resmi kurumunu alet ediyorlar. İnsanlar hayatta kalma mücadelesi verirken, insanlarla adeta alay edercesine enflasyon paketinde vatandaşın en çok tükettiği kalemlerin ağırlığını düşürüyorlar. Oysa vatandaş, geçen yıl ocak ayında 100 TL’ye aldığı ürünü bu yılın ocak ayında 108 liraya alıyorsa enflasyonun yüzde 8 olacağını, ama aynı ürünü bu yıl 150 liraya alıyorsa yaşadığı enflasyonun yüzde 50 olduğunu yaşayarak biliyor.”
Enflasyonun yüzde 12’yi aşmasına, faizlerin ise düşmesine karşın dövizde kayda değer bir hareket görülmediğine değinen Erdoğdu, “Enflasyon yüzde 12, tünel zam mı yüzde 56. Halk kullanamadıktan sonra dünyanın en muhteşem eserini yapsan ne olur? Hazırladıkları yerel yönetimler düzenleme taslağında vatandaşın hayatını daha da zorlaştıracak bir dizi yeni zam var. Buna göre, Çevre Temizlik Vergisi (ÇTV) yüzde 41 ile yüzde 213 oranında artırılacak. Dolayısıyla su faturaları, elektrik ve doğalgaz faturalarıyla yarışacak. Acayip bir ekonomik sistem yarattılar, zam yaptıkça enflasyon düşüyor. En basit iktisat kurallarını bile alt üst ettiler” diye konuştu.