CHP kadın kolları genel başkanlığı için Fatma Köse ve Aylin Nazlıaka yarışıyor

CHP 14. Kadın Kolları Kurultayı Bilkent Odeon’da 650 kadın delegenin katılımı ile yapılıyor. 

Saat 11.00’de İstiklal Marşı ve saygı duruşu ile başlayan kurultayda, CHP’li kadınlar yeni Kadın Kolları Genel Başkanı’nı seçecekler. Kurultay’da yirmi asil, yirmi yedek olmak üzere 40 Kadın MYK üyesinin de seçimi yapılacak.

Köse ve Nazlıaka yarışacaklar

Anka ajansından Mehtap Belen'in haberine göre daha önce adaylığını açıklayan Pınar Parmaksız’ın kurultay başlangıcında adaylıktan çekilmesi üzerine Kadın Kolları Genel Başkanlığı için mevcut başkan Fatma Köse ve PM Üyesi, eski milletvekili Aylin Nazlıaka yarışacaklar.

CHP Parti Meclisi Üyesi Gökçe Gökçen’in Divan Başkanı seçilmesinin ardından açılış konuşması Kadın Kolları Genel Başkanı Fatma Köse tarafından yapıldı.

 “Gezi'ye, Suruç'a, Roboski'ye borcumuz var”

Konuşmasında İstanbul Sözleşmesini savunan ve erkek şiddeti sonucunda yaşamını yitiren kadınlara değinen Köse, şunları söyledi:

“ Bugün 6284  Sayılı Kanunu hedef  alan, İstanbul Sözleşmesi'ni tartışmaya açanlar, açık açık katiller için kurtuluş yolu arayanlardır.Cumhuriyetin kadınlara sağladığı tüm kazanımları yok edip bizi yeniden ortaçağın karanlığına mahkum etmek isteyenlerdir. Borcumuz var yitirdiğimiz canlara.Borcumuz var 8 saat çalışma süresi istedikleri için diri diri yakılan dokuma işçilerine. Borcumuz var dünyanın yükünü omuzlarında taşıyan annelere. Borcumuz var 10 Ekim katliamında yaşamını yitiren Barış Güvercinleri'ne, Suruç Katliamında yok edilen 33 düş yolcusuna, Roboski’de katledilen toprağın öptüğü çocuklara. Borcumuz var Gezi direnişinde katledilen, Ethem’e,  Mehmet’e, Abdullah’a, Ali İsmail’e, Berkin’e… Sivas’ta ve Maraş’ta katledilen canlarımıza… Cumartesi Anneleri'ne,yerin yedi kat altından ekmeğini çıkarırken, iş cinayetine kurban giden madencilere, Aladağ’da cemaat yurdunda, alev alev yanmaya terk edilen 11 kız çocuğuna borcumuz var! Borcumuz var bu mücadeleye ömrünü adamış tüm kahramanlara.Hepsinden öte kadının uygarlık ve eşitlik mücadelesinin yolunu aydınlatan, Mustafa Kemal Atatürk’e borcumuz var. Bütün sivil toplum örgütlerini bu mücadelede insanlıktan, eşitlikten yana tavır almaya çağırıyorum.”

Solonda sık sık "Korkmuyoruz, susmuyoruz, itaat etmiyoruz" sloganları atıldı.