CHP'nin Darbe Girişimi Komisyonu üyeleri Aykut Erdoğdu, Aytun Çıray, Zeynel Emre ve Sezgin Tanrıkulu Meclis'te düzenledikleri basın toplantısında "Bu Darbe Komisyonu değil, Reşat Petek raporudur" diyerek tepki gösterdi. AKP'li Reşat Petek'in Darbe Girşimi Komisyonu Başkanı olarak görevlendirilmesinin İç Tüzüğe aykırı olduğu savunulan basın açıklamasında "Darbe Araştırma Komisyonu'nun AKP’li üyeleri geçmişte Fetullah Gülen’le yakın ilişkisi ve desteği olan milletvekilleri arasından seçilmiştir. Petek ve AKP’li üyeler darbe girişimini karartmak üzere faaliyet göstermiştir. Petek tarafından basına açıklanan 643 sayfalık bu taslak rapor, bir kontrollü darbe girişiminin siyasi ayağını saklama ve günahsız kişi ve kurumlara iftira raporudur" dendi.
Öte yandan raporda "Vefat etmiş ve kendisini savunma ihtimali olmayan Süleyman Demirel, Turgut Özal, Kasım Gülek, Vehbi Koç ve Bülent Ecevit gibi isimlerin hatırası kirletilmeye çalışılmıştır" ifadesi yer aldı.
Raporda 15 Temmuz gecesiyle ilgili hiçbir önemli bilgiye yer verilmediğini söyleyen CHP’li milletvekilleri taslak raporda cevaplanamayan soruları şöyle sıraladı:
- Türkiye Cumhuriyeti devleti Fethullah Gülen cemaatine nasıl teslim edildi? -Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı darbe ile ilgili bilgileri Cumhurbaşkanı ve Başbakandan sakladı mı? Eğer bu bilgi saklandıysa Hulusi Akar ve Hakan Fidan neden hâlâ görevde tutuluyor? - Darbe gecesi düğün gecesine nasıl dönüştü? Derdest edilen Kuvvet Komutanlarından Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı bilgi sakladı mı? - Darbe önceden biliniyor muydu? Darbe gecesi can veren ve yaralanan insanlarımız kontrollü bir darbeye mi kurban edildi? - 15 Temmuz öğle saatlerinde MİT’e yapılan ihbarla darbe biliniyor olmasına rağmen gerekli önlemler neden alınmadı? - Adil Öksüz kimdi? Neden nasıl serbest bırakıldı? - Darbenin siyasi ayağı kimlerden oluşuyor? Darbe başarılı olsaydı Cumhurbaşkanı kim olacaktı?
AKP Burdur Milletvekili ve 15 Temmuz Komisyonu Başkanı Reşat Petek’in, 4 Ay 15 gün sonra ‘15 Temmuz Darbe Girişimi Taslak Raporunu’ açıklarken Fetullah Gülen'in, 15 Mart 1967 yılında CHP'ye 5 bin lira bağışta bulunduğuna dair makbuzlu iddiası CHP'liler tarafından yalanlanmıştı.
TBMM Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu'nun CHP'li üyelerin basın açıklaması şöyle:
Değerli Basın Mensupları,
15 Temmuz 2016 tarihinde yaşanan kanlı darbe girişimini araştırmakla görevli Meclis Araştırması Komisyonunun Cumhuriyet Halk Partili üyeleri olarak Komisyon çalışmaları ve geçtiğimiz Cuma günü açıklanan taslak Komisyon raporu hakkında bilgi vermek istiyoruz.
15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti karanlık bir darbe girişimine maruz kalmıştır.
Bu hain girişim sonucunda 249 insanımız can vermiş, 2.301 insanımız yaralanmıştır.
Darbe Araştırma Komisyonu darbeye direnen dört partinin önergelerinin birleştirilmesi ile kurulmuştur. Şimdiye kadar hemen hemen bütün araştırma önergelerini reddeden AKP, darbe sonrası oluşan kamuoyu baskısıyla gönülsüz olarak komisyon kurulmasını desteklemiştir.
AKP’nin kendi komisyon üyelerini geç bildirmesi sebebiyle Darbe Araştırma Komisyonu çalışmalarına darbeden 75 gün sonra, 4 Ekim 2016’da başlayabilmiştir.
Darbe Araştırma Komisyonunun AKP’li üyeleri geçmişte Fetullah Gülen’le yakın ilişkisi ve desteği olan Milletvekilleri arasından seçilmiştir. Bu durum bir çıkar çatışması yaratmış ve Komisyonun güvenilirliğine zarar vermiştir.
Muhalefetin ısrarlı taleplerine rağmen, Darbe Araştırma Komisyonu'nun yönetimine ilişkin seçimlerde Başkanlık divanında AKP’li üyeler dışında kimseye yer verilmemiştir.
TBMM İç Tüzüğüne göre Komisyonda olması gereken yetkiler İç Tüzüğe aykırı bir önerge ve AKP’li üyelerin oylarıyla Komisyon Başkanı Reşat Petek’e devredilmiştir.
İç Tüzüğe aykırı bir şekilde Reşat Petek’in görevlendirilmesi sonrası Reşat Petek ve AKP’li üyeler darbe girişimini karartmak üzere faaliyet göstermiştir.
Bilgi ve tecrübelerinden istifade etmek üzere komisyonda görevlendirilmesini talep ettiğimiz uzmanlar komisyonda görevlendirilmediği gibi, görevlendirilen uzmanların tamamı da Komisyon Başkanı Reşat Petek tarafından seçilmiştir.
Darbe girişimi ile ilgili hayati önemde bilgiye sahip olan başta Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Sn. Hulusi Akar ve MİT Müsteşarı Sn. Hakan Fidan ile görevdeki kuvvet komutanları ısrarlı taleplerimize rağmen komisyona gelmemiş/gelmelerine izin verilmemiştir. Eski Genel Kurmay Başkanı Necdet Özel davete rağmen komisyona gelmemiştir.
Darbe girişimini aydınlatmak üzere verdiğimiz önergeler ya kabul edilmemiş ya da gereği yerine getirilmemiştir.
Komisyon 9 Aralık 2016 tarihinde Recep Tayyip Erdoğan’ın AKP’li üyelere yönelik “darbe araştırma komisyonu çalışmalarını sonlandırmalıdır” talimatı sonrası AKP’li komisyon üyeleri ve başkanı eliyle 4 Ocak 2017 tarihinde son toplantısını yaparak fiilen sonlandırılmıştır.
26 Mayıs 2017 tarihinde Reşat Petek tarafından açıklanan taslak raporun yazım süreci komisyon üyelerinden gizlenmiş ve hazırlanan taslak rapor komisyon üyeleriyle müzakere edilmeden basına açıklanmıştır.
Komisyon Başkanı Reşat Petek tarafından basına açıklanan 643 sayfalık bu taslak rapor, bir kontrollü darbe girişiminin siyasi ayağını saklama ve günahsız kişi ve kurumlara iftira raporudur.
Bu raporla vefat etmiş ve kendisini savunma ihtimali olmayan Süleyman Demirel, Turgut Özal, Kasım Gülek, Vehbi Koç ve Bülent Ecevit gibi isimlerin hatırası kirletilmeye çalışılmıştır
Taslak raporda darbe girişimi ile ilgili AKP’nin siyasi sorumluluğunu ima edebilecek bilgi kırıntıları dahi rapordan çıkartılmıştır.
Taslak raporda darbe girişimi engellenemez bir doğal afet gibi sunulmaya çalışılmış, siyasi ve idari sorumluluklar gizlenmiştir.
“Yarım Asırlık Örgüt” vurgusuyla sorumluluk AKP öncesi hükümetlere bırakılmaya ve 2002 öncesi devlete gizlice sızan Fetullah Gülen Cemaatine 2002 yılı sonrası bilinçli olarak devletin teslim edilmesi gizlenmeye çalışılmıştır.
Taslak raporda Fetullah Gülen Cemaatinin yabancı gizli servislerle bağlantısı güçlü bir biçimde vurgulanmış ancak bu bağlantı önceden bilinmiyormuş havası yaratılmıştır.
Raporda sayfalar boyunca Fetullah Gülen Cemaatinin hiyerarşik yapısı anlatılmış ve bu durumun daha önce bilinmediği havası yaratılmaya çalışılmıştır.
Raporun 181-185 sayfaları arasında Fetullah Gülen Cemaatinin siyasi ayağına değinilmiş ve bu bölümde Süleyman Demirel, Turgut Özal, Bülent Ecevit gibi isimler açık veya gizli şekilde suçlanmış olmasına rağmen AKP dönemi sadece şu iki cümleyle geçiştirilmiştir: “Dolayısıyla 3 Kasım 2002 seçimleriyle tek başına iktidar olma fırsatını yakalayan AK Parti hükümeti iktidara geldiğinde FETÖ’den oluşan hazır bir kadro bulmuştur. 2009 yılına gelindiğinde örgütün Türkiye siyasetindeki boşluklardan faydalanan oportünist yapısını sarsacak kırılma anları yaşanmıştır”
Siyasi yapılanma başlığı altında bu iki cümle dışında 2002-2013 yılları arası AKP tarafından devletin Cemaate teslim edilmesi ile ilgili tek bir tespite yer verilmemiştir.
Komisyona davet edilen ve darbe öncesi dönemle ilgili AKP-Cemaat ilişkileri konusunda hayati önemde bilgiler veren İlker Başbuğ, Işık Koşaner, Emre Taner gibi devletin en üst kademelerinde görev yapmış isimlerin verdiği önemli bilgilere raporda yer verilmemiştir.
Cemaat Operasyonları başlığı altında yer verilen kumpas davaları sadece Cemaat operasyonu olarak sunulmuş, bu operasyonların siyasi ayağı olarak faaliyet gösteren AKP’nin faaliyetleriyle ilgili hiçbir bilgiye raporda yer verilmemiştir.
Raporda 15 Temmuz gecesi ile ilgili hiçbir önemli bilgiye yer verilmemiş, karanlık hiçbir nokta aydınlatılmamıştır. Darbe ile ilgili karanlıkta kalan ve Taslak Raporda cevaplanmayan sorular şunlardır:
i.Türkiye Cumhuriyeti Devleti Fetullah Gülen Cemaatine nasıl teslim edildi?
ii.Genel Kurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı darbe ile ilgili bilgileri Cumhurbaşkanı ve Başbakandan sakladı mı? Eğer bu bilgi saklandıysa Hulusi Akar ve Hakan Fidan neden hala görevde tutuluyor?
iii.Darbe gecesi düğün gecesine nasıl dönüştü? Derdest edilen Kuvvet Komutanlarından Genel Kurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı bilgi sakladı mı?
iv.Darbe öncesinden biliniyor muydu? Darbe gecesi can veren ve yaralanan insanlarımız kontrollü bir darbeye mi kurban edildi?
v. 15 Temmuz öğle saatlerinde MİT’e yapılan ihbarla darbe biliniyor olmasına rağmen gerekli önlemler neden alınmadı?
vi.Adil Öksüz kimdi? Neden ve Nasıl serbest bırakıldı?
vii.Darbenin siyasi ayağı kimlerden oluşuyor? Darbe başarılı olsaydı Cumhurbaşkanı kim olacaktı?
Komisyonun CHP’li üyeleri olarak hazırlayacağımız muhalefet şerhinde, bu ve benzeri sorulara cevap bulmaya çalışacağız.
Saygılarımızla.
Aykut Erdoğdu İstanbul Milletvekili Aytun Çıray İzmir Milletvekili Zeynel Emre İstanbul Milletvekili M.Sezgin Tanrıkulu İstanbul Milletvekili