CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, partisinin ısrarlı takibi sonucu yükseköğrenim kredi geri ödemelerine ilişkin sorunun çözüldüğünü ifade ederek, "Şimdi EYT'yi bekliyoruz. Ekimde EYT'yi ya halledeceğiz ya halledeceğiz. Paşa paşa halledeceksiniz. Milletin ocağı, şubatı beklemeye tahammülü ve sabrı yok." dedi. Altay, TBMM Başkanlığı’nın 15 Temmuz Darbe Girişimi Komisyon Raporu’nun olmadığı yönündeki açıklamasına ilişkin de "TBMM FETÖ borsasına yenik düştü" açıklamasını yaptı.
Altay, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, AKP'nin yanlışlardaki ısrarının Türkiye'yi eğitimden sağlığa, ekonomiden tarıma bir açmazın içine taşıdığını söyledi.
Trakya'daki ayçiçeği üreticilerinin feryadına hükümetin kulak vermesi, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci'nin bölgeye gidip bitkide yaşanan hastalıkla ilgili alınması gereken tedbirleri hayata geçirmesi gerektiğini söyleyen Altay, çiftçinin zararının giderilmesi konusunda belli güvenceler verilmesini istedi.
Altay, CHP'nin 3600 ek gösterge, asgari ücret düzenlemesi, taşeron işçilere kadro, faturalardan TRT payının kaldırılması gibi isteklerinin gerçekleştiğini, şimdi de KYK kredi borçlarının faizinin silinmesinin taahhüt edildiğini belirtti.
CHP'li milletvekillerinin 2018'den beri TBMM'ye KYK kredi borçlarıyla ilgili 19 kanun teklifi verdiğini, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da "KYK borçlarınızı ödemeyin, faizlerini sileceğim, geldiğimizin haftasında faizleri sileceğiz." açıklamasından sonra böyle bir adım atıldığını iddia eden Altay, "CHP'nin ısrarlı takibi sonucunda KYK da halloldu, şimdi EYT'yi bekliyoruz. Ama Sayın Bakan'ın ifade ettiği gibi ocakta şubatta değil. Ekim'de EYT'yi ya halledeceğiz ya halledeceğiz. Paşa paşa halledeceksiniz. Milletin ocağı, şubatı beklemeye tahammülü ve sabrı yok." diye konuştu.
Emeklilikte yaşa takılanlarla (EYT) ilgili konunun Meclis'in açıldığı ay çözülmesi için CHP olarak her şeyi yapacaklarını vurgulayan Altay, EYT'yi her gün konuşacaklarını söyledi. Altay, bu sorunun da el birliğiyle çözülebileceğini dile getirdi.
Engin Altay, "Bay Kemal'in" Erdoğan için bir kabusa dönüştüğünü iddia ederek, "Bir kurtuluş yolu var. Sandığı ne kadar erken getirirse Bay Kemal paranoyasından o kadar çabuk kurtulur." ifadelerini kullandı.
Kur korumalı mevduat hesabı uygulamasının Türkiye'nin kanayan yarası olduğunu savunan Altay, "KYK borçlarının faizini sildiğimiz vakit '26 milyardan vazgeçtik' dedi Erdoğan. Güzel, geç tabii. Zenginler için 60 milyardan vazgeçiyorsun. Kur korumalı mevduat ile bugüne kadar devlet adına 37 milyar 235 milyon lira ödedin, 10 milyar lira vergi almadın, yaklaşık 13 milyar lira da Merkez Bankasının tasarrufu var. Sonuç 60 milyar. Zengine 60 milyar veriyorsun, gıkın çıkmıyor, 3,5 milyon öğrencimiz için '26 milyardan vazgeçtik' diye hava atıyorsun. Gel şu kur korumalı mevduattan vazgeç." dedi.
Durumu "fakirden alıp zengine vermek" olarak değerlendiren Altay, "580 bin kişi, yani 146 bin aile zenginliğine zenginlik katmış, servetine servet katmış." diye konuştu. Yanında getirdiği bir ekmeği bölerek bunu örneklendiren Altay, ekmeğin yüzde 65'lik kısmını 580 bin kişinin, yüzde 35'lik bölümünü de 84 milyonun bölüştüğünü belirtti.
CHP Grup Başkanvekili Altay, Türkiye'deki enflasyonu diğer ülkelerle karşılaştırarak, "bu kadar kötü bir tablo karşısında iyimser laflar edip milletten sabır dilemenin de bir maharet olduğunu" savundu.
Türkiye'nin eğitimde de felakete sürüklendiğini iddia eden Altay, Yükseköğretim Kurumları Sınavı'na giren 3 milyon 8 bin kişiden 96 bininin 100 puanı bulamadığını, 1,5 milyon kişinin ise geçtiğimiz yıl uygulanan 170 baraj puanını aşamadığını kaydetti.
Engin Altay, bir gazetecinin, FETÖ'nün 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu Başkanı Reşat Petek'in, hazırlanan raporu Meclis Başkanlığına teslim ettiklerini söylediğini ancak Meclis Başkanlığından yapılan açıklamada "rapor yok" denildiğini ifade ederek, değerlendirmesini sorması üzerine şunları söyledi:
"Meclise hırsız girmiş de haberimiz yok. Bombalanan bir Meclisin kendini bombalayanlarla ilgili kurduğu araştırma komisyonu raporunu ortaya koyamaması ayıp ötesi bir şeydir. Bu rapor var. Muhtemelen imha etmişlerdir ama bu komisyon çalıştı. Bu komisyon 26 Temmuz'da kuruldu. Biz 3 Ağustos'ta üyelerimizi verdik. AK Parti 20 Ağustos'ta zar zor, bağır çağır üyelerini verdi. 4 Ocak'ta çalışmalar bitti. 12 Temmuz'da rapor sunuldu, aradan geçen onca zamandan sonra. 14 Temmuz 2017'de CHP itiraz etti. CHP ikinci muhalefet şerhini verdi. Bizim ikinci muhalefet şerhimizin içine koyulamayan bir rapor basılmaya kalkıldı. Ben milletvekilleriyle Meclis matbaasına yürüdüm. Basımı durdurdular ve o gün bugün rapor yok. Bu Sayın Şentop'un ayıbıdır. Sayın Şentop'tan önceki Meclis başkanlarının da ayıbıdır. Meclisin, kendisini bombalayanlarla ilgili kurduğu komisyon raporunu kaybetmesi ayıptır, Türkiye Büyük Millet Meclisine yapılabilecek en büyük ihanettir. FETÖ bomba vurdu TBMM'ye, bunlar TBMM'nin itibarına bomba koydu. Kadük madük değil, rapor neredeyse biz onu çıkaracağız. Bütün tutanakları silmiş olamazlar. Herkes sabretsin. 10 aydan az bir süre kaldı. Bu raporu da ortaya koyacağız, FETÖ'nün siyasi ayağıyla da patır patır hesaplaşacağız.
TBMM FETÖ borsasına yenik düşmüştür. Bu raporun ortadan kaybolması, rapora kimsenin ulaşamaması TBMM'nin FETÖ borsasına yenik düşmesidir ve raporun kadük kaldığını açıklamak da birtakım güç merkezlerine TBMM'nin boyun eğmesidir. Bunu kabul etmemiz mümkün değildi. Bu rapor da 15 Temmuz'un arkasındaki sır perdesi de inşallah en geç 10 ay sonra herkesçe biliniyor olacak."