CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, BDDK’nın, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’nda yapılan değişiklikten sonra 21 tasarruf finansman şirketinin tasfiyesine karar vermesinin, bu şirketlerin 53 binden fazla kişiyi mağdur ettiğini açıkladı. Sertel, hazırladığı Meclis Araştırma Önergesi ile mağdurların sorunlarının Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) tarafından araştırılmasını talep etti.
Sertel yaptığı açıklamada, şunları söyledi:
“Bu gidişle dolandırılmayan yurttaş kalmayacak. Hatırlayın: Jet Fadıl, Tosuncuk, TODEX… Kimse artık peşinden koşmuyor. Türkiye’de Sülün Osman’a şapka çıkartan, bu ülkeyi yönetenlerin acizliği nedeniyle vatandaşların canını yakıp kaçanlar; birbiri sıra gazetelerde televizyonlarda, manşet oluyorlar. Ama dolandırıcılık bir türlü önlenemiyor. Bu iktidar nedeniyle önlenemeyecek.
‘Faizsiz ev, faizsiz araba satacağız’ dediler; 53 binden fazla ailenin canını yaktılar. İnsanların birikimlerini yok ettiler, el koydular. Meclis’e araştırma önergesi verdik. 1 Ekim’de Meclis açıldığında, bu konuda mutlaka bir araştırma yapılması ve 53 bin ‘faizsiz ev, araba alacağım’ diye paralarını kaptıranların sorunlarının Meclis’te tartışılması gerekiyor.
Finansman Şirketler Kanunu’nda yapılan değişiklikten sonra BDDK, 21 tasarruf finansman şirketinin kapanmasına ve buralarda ev alacağım diye 50 bin lira, 100 bin lira, 150 bin lira, 200 bin lira yatıranların paralarının yok olduğunu adeta seyrediyor. Çocuklarının geleceğini, yılların birikimini kaptırdı insanlar, bu firmalara.
Benim ricam, Türkiye’de kim faizsiz kazanç sağlayacağım diyorsa, ondan uzak durun. Kim eğer size faizsiz araba, ev sağlayacağım diyorsa, ondan uzak durun. Çünkü Türkiye’de tek adam yönetimi faizle yönetiliyor. Faizi yükselten, faizi hayatımızda çekilmez kılan tek adam yönetiminde, kim faizsiz konut, araba, kazanç sağlayacağım diyorsa, mutlaka dolandırıcıdır. Faiz hayatımızın içinde, vardır ve var olacaktır. Faizsiz kazanç diyenler, Türkiye’de hep dolandırıcılık yapmışlardır.”
Sertel, ayrıca yaptığı açıklamada ise şu değerlendirmeleri yaptı:
“Mart ayında Meclis’ten geçen kanun nedeniyle adeta merdiven altı olarak çalışan ve vatandaşların ev, araba hayalleriyle oynayan 21 firma kapandı. Kanunun çıkış amacı tasarruf finansman firmalarına 100 milyon TL sermaye başta olmak üzere belli kriterler getirmek olsa da düşünüldüğü gibi olmadı. Şartları yerine getiren firmalar halen çalışmaya devam ediyor. Getiremeyenler ise birer ikişer kapandı. Kapanan firmalar nedeniyle 53 binden fazla kişinin mağdur olduğu ifade ediliyor. İnsanlara hayal satan bu firmalara yıllardır göz yumuldu, olan yine vatandaşa oldu. Çocuklarının geleceğini, yılların birikimlerini bu firmalara veren vatandaşlar mağduriyetlerinin giderilmesini istiyor ama onları ne duyan var ne de gören.”
Meclis’in 1 Ekim’de açılmasıyla birlikte araştırma önergesinin genel kurulda görüşülmesi ve bir komisyon kurularak konunun derinlemesine araştırılıp çözüme kavuşturulması için çaba sarf edeceğini ifade eden Sertel, mağdur vatandaşların tenis topu gibi şirketler ve BDDK arasında savrulduğunu söyledi. Sertel, kapılarına kilit vurulan şirketlerde kimseyi bulamayan vatandaşların BDDK’da benzer bir tavırla karşılaşarak muhatap bulamadıklarını aktardı.
Mağduriyetlerin yalnızca kapanan şirketler nedeniyle oluşmadığını halen faaliyette olan şirketlerin de vatandaşa proje teslimatını durdurduğunu, parasını da iade etmediğini dile getiren Sertel, tasarruf finans şirketlerinin mağdur ettiği çok sayıda vatandaşın kendisine ulaştığını ifade ederek, mağdur vatandaşlardan birinin kendisine yazdığı notu şöyle aktardı:
“Banka kredi faizleri yüksek olduğu için ve faiz yememek için bu sisteme girmiş olan mağdurlardan biriyim ve benim gibi 53 binden fazla mağdur daha var. Bu yazımı kendi adıma ve onların adına sizlere yazıyorum. Bizlerin sesi olmanızı ümit ediyoruz. Bunlar devlete belgelerini göstererek şirketlerini kuran, devlete vergi veren ve yine sözleşmelerini yaparken devlet güvencemiz var denilerek insanları kendilerine çeken firmalardır. 21 firma firma tasfiye oldu ve 53 binden fazla kişi şu anda mağdur durumdadır. Ne devlet kanadından ne haber kanallarından ne de bu şirketlerden bir bilgi alamıyoruz veya alsak da bizi tatmin edici düzeyde olmuyor.
Binlerce insan çocuklarının boğazından kesip verdi, kimisi altın bozdurdu, kimisi arabasını sattı veya kimisi kaç yıldır çalıştığı aldığı tazminatını yatırdı, kimisi de borç aldı girdi. Sağlık durumları zorda olup son paralarını bu şirketlere kaptıranlar var. İnsanların aileleriyle araları bozuldu, kapanmayacak yaralar açıldı, intihar eşiğine gelip komalık olan insanlar var. Sizden ricamız sesimizi duyurmanız. Mağduriyetimizin giderilmesi için destek olmanızdır. Bu mağduriyetimizin yanı sıra devletimizin bizim ev, araba hayallerimizin yok olmaması için uygun bir kredi veya bu isteklerimize ulaşabilmemiz için bir çözüm yolu üretmesini de rica ediyoruz. Herkes mağduriyetimize suskun kalmış vaziyette biz ise ne yapacağımızı bilemeyen bir haldeyiz.” (ANKA)