CHP'li Engin Altay, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Meclis'teki 'koruma ordusuna' isyan etti: İşte Meclise bir darbe arıyorsanız budur

CHP'li Engin Altay, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Meclis'teki 'koruma ordusuna' isyan etti: İşte Meclise bir darbe arıyorsanız budur

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, AKP Grup toplantılarına katılmak için geldiği Salı günleri Meclis içinde alınan koruma önlemlerinin “koruma terörü” olduğunu belirterek isyan etti. TBMM Genel Kurulunda konuşan Altay, "Sayın Erdoğan'a Türkiye Büyük Millet Meclisi içinde kimse bir şey yapamaz. Onu korumalarından önce gerekirse biz koruruz. Ama bu gösteriş, debdebenin, bu şatafatın koruma noktasında da Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne böyle indirilmiş olması garip" dedi.

Altay, Salı günleri Meclis içinde alınan güvenlik önlemleri nedeniyle bir "gerilim" yaşandığını ifade etti.

Altay, "Meclisin tepesinde fır dönen helikopterlere de bir itirazımız yok. Meclisin etrafında, yerleşke dışında alınan tedbirlere de bir itirazımız yok ama Türkiye Büyük Millet Meclisi Yerleşkesi'nin içinde yani bahçede ve Genel Kurula, grup toplantı salonuna bağlı salon ve fuayelerde bir terör estiriliyor, koruma terörü estiriliyor" diye konuştu.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Koruma Müdürlüğü’nün yetkilerinin, görevlerinin baypas edildiğini ve Cumhurbaşkanlığı Koruma Genel Müdürlüğü'ne bağlı ekiplerin Meclisi "işgal ettiğini" kaydeden Altay, şunları söyledi:

"İşgalden kastım kötü anlamda anlaşılmasın. Çok şükür, Türkiye darbeler devrini kapattı diyoruz. Türkiye'nin Cumhurbaşkanına, Türkiye Büyük Millet Meclisinde ve herhangi bir yerinde bir saldırı olursa, merak etmesin, biz de en az onun kadar kendisini savunma noktasında gayret içinde oluruz. Ama bana ve diğer milletvekillerine, Cumhurbaşkanlığı Koruma Müdürlüğü tarafından, Meclisin içinde her gün geçtiğim yol kapatılıyorsa ben o koruma müdürünü ya da o polisi fena yaparım, fena yaparım. Bu, bana değil; bu, millete edepsizliktir. Bu, millete saygısızlıktır. Ben geçtim, dinlemedim, geçtim, bariyeri kırdıracağımı anladı, açtı. Belki beni tanıdı ama tanınmayan milletvekillerimize, tanıyamadıkları milletvekillerine zaten direkt ‘Şuradan geçeceksin.’ diyorlar. Bizim bunu kabul etmemiz mümkün değil. Ben bunu kabul edenin milletvekilliğinden de şüphe ederim. Bu kadar açık söylüyorum. İşte Meclise bir darbe arıyorsanız budur. Milletin seçtiği milletvekili Meclis Yerleşkesi'nde…"