CHP’li Hakverdi: Meclis, beşli çetenin yandaş vakıflara yaptığı bağışlar araştırılsın

CHP’li Hakverdi: Meclis, beşli çetenin yandaş vakıflara yaptığı bağışlar araştırılsın

CHP Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi, kamudan ihale alan, “ 5’li çete” olarak nitelendirdiği dev şirketlerin, vakıflara yaptığı bağışlar ve bu bağışlar üzerinden yararlandıkları vergi indirimleri ile vakıfların bu paraları kullandıkları faaliyetlere ilişkin Meclis araştırması açılmasını istedi.Hakverdi, araştırma önergesinde, “Yönetim kurullarında Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu, kızı ve damatlarının yer aldığı bilinen bu dernek ve vakıflar üzerinden siyasi kadrolaşma ve toplum mühendisliği yapıldığı bilinmektedir” değerlendirmesini yaptı.

ANKA’da yer alan habere göre, Hakverdi, araştırma önergesinde,  “Son yıllarda kamuoyunda iktidara olan yakınlığı ve derin ilişkileri ile tanınan ve kamudan yüklü miktarlarda ihaleler alan; Kolin, Kalyon, MNG, Cengiz, Limak, Makyol, ERG, Rönesans ve Bayburt inşaat gibi firmaların aldıkları bu ihalelerde müşteri garantili ödemelerle birlikte yüklü vergi affından ve vergi muafiyetinden de faydalandıkları bilinmektedir. Dünyada kamudan en çok ihale alan ilk on şirketten beşi Türkiye’den ve son beş yılda bu firmaların sadece beşi toplamda 161 milyar liralık 55 sözleşmeye imza attı” yorumunu yaptı

 Hakverdi önergesinde şu görüşlere yer verdi:

“Gelir Vergisi Kanunu’na göre Cumhurbaşkanınca “kamu yararı statüsü” verilen vakıflara yapılan bağışlar vergiden düşülmektedir. AKP iktidarı döneminde, iktidara yakın birçok dernek ve vakfa kamu yararı statüsü verilerek ayrıcalık sağlanmıştır. Yönetim kurullarında Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu, kızı ve damatlarının yer aldığı bilinen bu dernek ve vakıflar üzerinden siyasi kadrolaşma ve toplum mühendisliği yapıldığı da bilinmektedir. Yandaş vakıfların bu yönlü faaliyetlerinin finanse edilmesi için iktidar gücünün kullanıldığı ve yapılan kamu ihalelerinde bu finansmanın baz alındığı düşüncesi kamu vicdanını derinden yaralamaktadır. Öte yandan bu durum gerçekten kamu yararına çalışan vakıf ve dernekleri de zan altında bırakmaktadır.”

Hakverdi şu ifadeleri kullandı:

“Bu vakıflara bağış yolu ile ekonomik destek veren firmalara kamu ihalelerinde öncelik tanındığı, ihale süreçlerinde bu bağışların da pazarlık konusuna dahil edildiği, hatta bu bağış tutarlarının “usulüne uydurularak” ihale bedeline eklendiği ve bu yolla devletin zarara uğratıldığı görüşü kamuoyunda yaygındır. Yakın süreçte Kızılay gibi ülkemizin güzide kurumlarının dahi iktidara yakın vakıflara kaynak sağlamak için paravan olarak kullanıldığı ve bu yolla bağışçı şirketin vergi indiriminden yararlandığı bilinmektedir. Hal böyle iken kamudan en çok ihale alan KOLİN, KALYON, MNG, CENGİZ, LİMAK, MAKYOL, ERG, RÖNESANS ve BAYBURT İnşaat gibi firmaların hangi vakıflara ne kadar bağış yaptığı ve bu bağışlar sonrasında ne kadarlık vergi indiriminden yararlandığı araştırılmalıdır. Diğer taraftan bu vakıf ve derneklerin aldıkları bu bağışları hangi faaliyetlerinde kullandıkları da araştırılmalıdır” 

Hakverdi, ”Önce çocuklarına, eşlerine, yakınlarına, akrabalarına ve yandaşlarına bir vakıf kurduruyorlar. Kurdukrdukları bu vakfa sonra da kamu yararı statüsü verdiyorlar. Yine 5'li çeteye, yandaşlara ihale veriyorlar, iş veriyorlar. Ve bu 5'li çete de bağışta bulunuyor bu vakıflara, bu bağış sayesinde de devletimize vergi ödememiş oluyorlar. Para vergisi dahil yine yandaşta, yine akrabada kalıyor. Bu şekilde vakıflara aktarılan paraların nerelere harcandığının peşine düştük. Ve bu sebeple de Meclis'e bir araştırma önergesi verdik." diye konuştu.